Devletimizden yanayız

Milliyetçi Hareket Partisi İnegöl İlçe Başkanı Hayati Bedir, gazetemiz Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Onurhan Bayraktar´ın konuğu olduğu programda kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.

 

Kendisini tanıtarak konuşmasına başlayan Başkan Hayati Bedir, ?1983 İnegöl doğumluyum. Aslen Erzurumluyum. İnegöl´de gayrimenkul işi ile uğraşmaktayım. Siyasete ilk olarak 16 yaşında Ülkü Ocakları´nda başladım. 2013 yılında davet üzerine MHP yönetim kuruluna girdim ve halen aktif olarak siyasetin içerisindeyim? dedi.

 

MHP´YE CİDDİ BİR TEVECCÜH VAR

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)´nin İnegöl´deki rolünü anlatan Başkan Bedir, ?MHP İnegöl´de hep 2. parti olmuştur ve şuan itibariyle de İnegöl´de çok güzel bir noktadadır. 26 Mart 2017´de göreve geldiğimizde yarın seçim varmış gibi sahaya indik. Özellikle 15 Temmuz´dan sonra MHP´ye çok büyük bir teveccüh var. Bizler 7 aydanberi yaptığımız sabah namazı programlarında vatandaşlarla buluşuyoruz. Vatandaşlarımız her ziyaretimizde Devlet Bey´in 15 Temmuz´daki tutumundan bahsedip seçimlerde MHP´den yana teveccühte bulunacaklarını ifade ediyorlar. 31 Mart´ta divan toplantısı gerçekleştirdik. 500 kişilik bir salon olmasına rağmen binin üzerinde katılım sağlandı. İnegöl´de şuanda MHP´nin ciddi birseçmen kitlesi ve ağırlığı var. Şuanda açık ara önde giden bir siyasi noktadadır? şeklinde konuştu.

 

SEÇİME HAZIRIZ

Erken seçime değinen Bedir, ?Yakın zamanda bir erken seçim kararı alındı. Biz zaten göreve geldiğimizde yarın seçim varmış gibi çalışmalarımızı sürdürüyorduk. Erken seçim bekleniyordu ama bu kadar erken bir tarih beklenmiyordu. Biz teşkilat olarak tüm hazırlıklarımızı tamamladık ve seçimi bekliyoruz? dedi.

 

İNEGÖL´DEN BİRKAÇ VEKİL ÇIKMASINI İSTİYORUZ

İnegöl´de MHP´den vekil adaylarının olup olmadığının sorulması üzerine konuşan Bedir, ?Son yapılan çalışmalarda Bursa 2 bölgeye ayrıldı. İnegöl de 2. bölge içerisinde yer alıyor. Son yapılan nüfus artışında 143 ile 145 bin arasında bir nüfusa 1 milletvekili düşüyor. İnegöl, MHP´nin Bursa teşkilatları arasındaki en gözde teşkilatıdır. Bize iyi bir sıralama vereceklerine eminiz. İnegöl´den bir değil birkaç vekil çıkmasını istiyoruz. Bursa´da 20 milletvekili sayısı var. En az 1´inin İnegöl´den çıkacağını düşünüyoruz. Bu şekilde olduğunda İnegöl´e ciddi katkılar sağlayacağını düşünüyoruz. Teşkilat olarak İnegöl´ün en iyi noktada olmasını istiyoruz. Birçok vilayetten büyük bir şehiriz. İhracat rakamlarımız çok yüksek. Bunlar da göz önünde bulundurularak iyi bir noktada sıra verilecektir. Bir milletvekili çıkacağına da inanıyoruz? diye konuştu.

 

MEYDANIN BORCU 100 MİLYON TL´Yİ BULUR

İnegöl ile ilgili gördükleri sorunların ve çözüm önerilerinin sorulması üzerine konuşan Bedir, ?İnegöl ile alakalı sorunları yerinde tespit edip ona göre çözümler üretmeye çalışıyoruz. En büyük sorunlardan biri trafik çilesidir. Bunu sürekli dile getirip çalışma yapıyoruz. Projelerimiz bittiği takdirde kamuoyu ile paylaşacağız. İnegöl´ün trafik yüküyle alakalı 10 Ocak Dünya Gazeteciler Günü dolayısıyla basın mensuplarıyla bir araya geldiğimizde İnegöl´ün 30 yıl trafiğini hafifletecek bir proje sunup yerel yöneticilerle paylaşabileceğimizi belirtmiştik. Avarlar Kavşağı´nda halen devam eden bir sinyalizasyon sorunu var. Mesudiye Altgeçidiyle alakalı 10 Ocak tarihindeki açıklamamızın ardından Bursa Valiliği açıklama yaparak zeminle alakalı sıkıntıları dile getirip gerekli çalışmaları bitirdikten sonra halkın hizmetine sunacaklarını ifade ettiler. Aradan uzun zaman geçmesine rağmen bu sorun aşılamadı. Ankara´da bugün Özdilek Kavşağı´ndan büyük bir kavşağın 30 günde bittiğine şahit olduk. Bu sorunlar vatandaşımızı canından bezdirdi. Yetkililere sesleniyoruz. Bunlar bir an önce bitirilip vatandaşın hizmetine sunulmalı. Yeni Belediye binasıyla alakalı bölgenin yeşil alan bırakılması gerektiğini söylememize rağmen, Belediye Meclisinden çıkan kararda oranın hizmet binası olmasına karar verdiler. Bakanlıktan bunla ilgili destek aldılar. Bu konuda ciddi masraf çıkmış durumda. İller Bankasından gerekli kredi çıkmaması sonucunda özel bankalardan borçlanmayla gidileceğini öğrendik. 35 milyon TL´lik bir krediden bahsediyorlar. Ortalama 100 milyon TL´ye yakın vatandaşa dönük bir borçlanma ortaya çıkacaktır. Minimum seviyede borçlanmayla yapılmasını arzuluyoruz. İnegöl´ün il olmasından yana olduğumuzu defaatle dile getirmiştik. Bu noktada herkesin ciddi çalışmaları vardı. İnegöl´ün il olduğunu düşünürsek buranın bu şekilde hizmet vermesi için uygun olduğunu düşünüyoruz? dedi.

 

İNEGÖL´Ü HALKIMIZLA YÖNETMEYE HAZIRIZ

İnegöl´de Belediyeyi almaları halinde neleri değiştireceklerinin sorulması üzerine konuşan Hayati Bedir, ?Hazırladığımıztrafik projesinin hayata geçmesiiçin çalışırız. Bunun haricinde İnegöl´ün nüfusu 300 bine yaklaştı, ciddi derecede hava kirliliği var. Hava kirliliğinin giderilmesi noktasında çalışacağız. Bu konuda da bir çalışmamız devam ediyor. Çarpık yapılaşmaya dönük kentsel dönüşüm gerçekleştirilmeli. İnegöl´ü yaşanabilir bir şehir haline getirmek için çalışırız. İnegöllülerin en iyi şekilde hizmet alabilmeleri için altyapı, hava kirliliği, trafik gibi tür sıkıntıları varsa sorunların bir an öncebitmesi için çözümlerimizin hayata geçirilmesini isteriz. İnegöl bunu hak ediyor. İnegöl sanayisi ciddi derecede ihracat rakamlarına ulaşan bir şehrimiz. Özellikle mobilya sanayicilerimizle bir araya gelerek işadamları ve çalışanların talep ve şikâyetlerini yerinde dinleyerek daha fazla katkı düşüncesiyle yola çıkıp sanayicimizi kalkındırmaktan yanayız. İnegöl´de ortalama 2 fuar yapılıyor ama sanayimize girdiğimizde ciddi yol problemleri var. Milyon dolarlık tesislerimiz yazın toz kışın çamur içerisinde. İnegöl insanı geçimini sanayiden sağlıyor. Sanayimizi ne kadar güçlendirir ve güzelleştirirsek çarşımız ve İnegöl´ümüz de o kadar güzel olur. İnegöl´de marka olmuş ürünlerimizi de dünyaya tanıtmadan yanayız. Her yörenin kendine has ürünleri vardır, İnegöl´ün de bu noktada köftesi var. Bunun dünyaya tanıtılması noktasında çalışmalıyız. Turizmde Oylat denen bir cennetimiz var. Halen yeteri kadar tanıtıldığına inanmıyoruz. Bunun uluslararası boyutta tanıtılmasından yanayız. Ne kadar turist çekersek o kadar döviz girdisi sağlarız. Ülke genelinde herkesin bahsettiği cari açığa da katkı sağlayacağına inanıyoruz. İnegöl dediğimiz zaman bir tarafımız denize yakın bir tarafımız ormanaçok yakın bir tarafımız Uludağ? Tarımdan da yeterince faydalanamıyoruz. Öğrencisi, STK´sı, çiftçisi, köylüsü herkesin ortak aklıyla yönetilmekten yanayız. Alper Taban Bey ortak akıldan bahsediyor ama çok fazla zaman olmadığından dolayı bu hayata geçirilemiyor. Gelecekte İnegöl Belediyesini aldığımız takdirde halkımızla yönetmeye hazırız?şeklinde konuştu.

 

İKTİDAR UĞRUNA ÜLKEMİZDEN Mİ VAZGEÇELİM?

Cumhur İttifakına yöneltilen eleştirilerin hatırlatılması üzerine konuşan Bedir, ?1998-99 yılında bu hareketle tanışırken o zaman da seçimlerle tanışmıştım. 99 Nisan ayında bir seçim söz konusuydu. O günkü şartlarda MHP yüzde 18 oyla hükümet ortağı oldu. Bizim önce ülkem sonra partim sonra ben anlayışımız var. Bizler ülke ve devlet sevdalısı insanlar olduğumuz için ülke vedevletimizin faydasına olan her şeye varız, canımızı ortaya koymaya hazırız. Devlet konusunda alınan kararlar uzunvadeli olduğu için bazen tepki çekebiliyor. O günkü şartlarda da MHP Genel Başkanı ciddi tepkiler almıştı. 3-3,5 senelik bir hükümet ortaklığı olmuştu. 15 yıla yakındır AK Parti ülkeyi yönetiyor. Bu noktada yanlış olan ne varsa dile getirdik. Ancak bizler ne zaman anlaşıldık? 15 Temmuz 2016´da yaşanan hain darbe girişiminde Devlet Bahçeli´nin hükümet yetkililerine ulaşmaya çalışıp akabinde basın aracılığı ile ortaya çıkıp ?Bu kalkışmanın karşısında, devletimizin yanındayız´ diyerek milletimize cesaret vermişti. Genel Başkanımız bu noktada ne yapılması gerekiyorsa yapmıştır. 15 Temmuz darbesine kimileri tiyatro dedi ancak böyle bir olay Cumhuriyet tarihinde yaşanmamıştır. O günkü şartlarda ülkemizin yanında durmasaydık belki iktidar düşerdi ama o gün belki ülke de düşecekti. Devlet varlığı ortadan kalkacaktı. Sırf iktidar uğruna ülkemizden mi vazgeçelim? MHP olarak sürekli devletimizin ve ülkemizim yanında olmuşuzdur. O süreden sonra mevcut sistem değişti. Bir referanduma gidildi. Referandumda evet vereceğimizi ifade ettiğimizde çirkin iftiralarla karşı karşıya kaldık. O gün bir Evet bloğu oluşmuştu AKP-MHP ittifakı oluşmuştu bir de hayır bloğu oluşmuştu. Diktatör sistem gelecek gibi söylemlerle algı operasyonları yapıldı. Bunun üzerinden 1 yıl geçti. Önümüzde bir Cumhur seçimi var. Vatandaşlarımızın şunu görmesi lazım, mevcut sistemde baraj 50+1. Bugünkü şartlarda hiçbir parti yüzde 50 barajını geçecek durumda değil. İktidar partisi bile tek başına bu barajı yakalayamıyor. AK Parti ile bu konudaittifak ediyoruz. Adayımızın da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu ifade ettik. Bugün dağdakiler, AB, ABD, farklı siyasi parti ve örgütler bizi eleştirip yanlış yaptığımızı ifade ediyorlar. Bu ülke için canından geçmiş bir toplum bu ülke için ne kadar yanlış yapmış olabilir? Kızılelma diyen bir asker, ailesine ?Bizi beklemesinler´ diyen bir topluluk bu ülkeye nasıl bir yanlış yapabilir? Bizler dağdan inin ovada siyaset yapın da demedik, yüce Türk devletinin güçlü olmasından yana olduğumuzu ifade ettik. Bugün içinde bulunduğumuz coğrafya Türkiye Cumhuriyeti coğrafyası İslam devletinin kalbidir. Bu coğrafyada Türkiye Cumhuriyeti düşerse 1,5 milyar nüfusluİslam coğrafyası düşer. Bundan 15 sene önce İslam ülkelerinde savaş yoktu. Bugün hepsi gözümüzün önünde... Buralara operasyonlar yapılırken yanlış olduğunu da ifade etmiştik. Arap baharı, diktatör dediler... Ne zaman demokrasi dediyseler kan ve gözyaşı bitmedi. Bu teröristler sadece İslamülkelerinde mi var? AB, OHAL sürecinde seçime gidilemeyeceğini ifade etti. Bunlar kim ki bize gönderme yapıyor? AB üyesi olan Fransa OHAL´de seçime gitti. Cumhurbaşkanını OHAL sürecinde seçti. Birileri tarihi çok fazla bilmiyorlar galiba? Fransa seçimlerden sonra OHAL´i kaldırdığında mevcut getirdiği yasalar OHAL´den daha sert yasalar oldu. Ülkemizde OHAL uzatıldı diye feryat ediyorlar. Vatandaşlarımız Türkiye´deki tüm şehirlere rahatça seyahat edebiliyorlar. Vatana ihanet etmediysen neden OHAL´den yakınıyorsun ki? Ülkemiz özel bir dönemden geçiyor. Neredeyse tüm kurumlarımız işgal edilmiş durumda. 15 Temmuz gecesi her şeyi gördük. Bugün ülkesini MHP´den daha fazla seven bir kitle göremedim. Ülkesini MHP Genel Başkanından daha fazla savunan bir lider degöremedim. Genel Başkan olduğunda serveti eriyen tek lider? 7 Haziran seçimleri bitip hükümet kurulamadığında CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu ?MHP Genel Başkanı Başbakan olsun, ittifak organları HDP ve CHP olsun´ dedi. Sırf Başbakanlık uğruna bu koltuğu kabul etseydik ne olacaktı? Ülkeyi iç savaşa çekmek için ellerinden geleni yaptılar. Koalisyonun kabul edilmediği söylendi. Böyle bir şey yok. Sonrasında 1 Kasım seçimleri alındı. MHP´nin 80 milletvekili sayısı 40´a düştü. Bu konuda ciddi algı operasyonları ve hakaretler yapıldı. MHP Genel Başkanı ve teşkilatlarına ciddi operasyon yapıldı. MHP, Türkiye Cumhuriyet Devletinin kalbidir. Bu kale düşerse devlet düşer, devlet düşerse de İslam coğrafyası düşer. 1 Kasım seçimlerinde yaşanan sıkıntılı süreçte ilçe yöneticisiydik. Bizler birkaç arkadaşımızla busancağın düşmemesi için canımız pahasına müdahalede bulunduk, türlü hakaretlerle karşı karşıya kaldık. Bugün ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha görüyoruz. Yakın zamanda mecliste bir siyasi partiden diğerine vekil geçişi yaşandı. Adı konulmamış bir durum? Siz seçmeninize sordunuz mu? Bugün AK Parti ile ittifak ettiğimizden dolayı hadsizce bizi eleştiriyorlar. Sizin kimlerle gezdiğiniz belli değil. Dağdakilerle mi Avrupa´daki ajanlarla mı geziyorsunuz? Neyin demokrasisinden bahsediyorsunuz. 60 gün gibi bir süre sonra seçim yaşanacak. Bizler yerelde seçime hazırız ve sorunsuzbir seçim için elimizden geleni yapmaya hazırız. Sandıktan ne çıkarsa yüce Türk milletimizin kararı der öper başımıza koyarız. Milletimize küsmez, hakaret etmeyiz. Ülkemize ve milletimize hizmet için buradayız. Tavrımız milletten ve devletten yanadır? diye konuştu.

 

EKONOMİK OPERASYONLAR YAPILIYOR

Yaşanan ekonomik sıkıntılar ve orantısız zamlara değinen Başkan Bedir, ?Ülkemizdeki ekonomik sıkıntı yeni bir konu değil. 2007´den bu yana ekonomik kriz söz konusu.O dönemde yaşanan kriz dünya genelinde yaşandı. O gün Başbakan olan bugünün Cumhurbaşkanı ?Krizbizi teğet geçti´ demişti ve ciddi devlet teşvikleri olmuştu.Ekonomi anlamında büyük sıkıntı yaşıyoruz. Hammadde fiyatlarına karşı yüzde 165´in üzerinde ciddi zamlar olduğu söyleniyor. Bugün her şeyin milli olmasından yanayız. Ekonomide elimiz rahat değil, ithalatımız çok fazla. Üretemediğin için ithal ediyorsun. İthalat yaptığımız ülkeler, ters düştüğümüz an canları sıkıldığında istedikleri gibi hammadde fiyatlarına zam yapabiliyorlar. Dövizdekiciddi artış ülkemize karşı yapılan bir ekonomik operasyondur. Bunları daha önceki siyasi partilerin bulunduğu hükümetlerde de gördük. Milletimizi canından bezdirmek için ekonomik operasyonlar yapılıyor. Şer odakları gerek döviz gerek zamlaraoynuyor. Hükümet düşsün de ne olursa olsun diye bir zihniyet var. 1900´lü yıllarda Kurtuluş Savaşı zamanına bakarsak Edirne Bulgarlar tarafından işgal edilmek üzereydi. Enver Paşa da Edirne´yi almaküzereydi. Edirne´yi Enver Paşa alacaksa bırakalım Bulgarlar alsın dediler. Bugün Tayyip Erdoğan düşsün de devlet düşsün mantığıyla karşı karşıyayız. Bu coğrafyada yaşayan kim olursa olsun büyük Türk Milletinin evlatlarını oluşturan milletimizin bunun altından kalkacağını düşünüyoruz. Para kazanılır ama vatan kazanılmaz. Her şeyin milli olmasından yanayız. Suriye´de Elbab ve Afrin operasyonları yaşandı. Böyle durumlarda dışa bağımlıysan savaşsırasında hiçbir devlet sana silah ve mühimmat vermez. Afrin´de yüzde 85 milli silahlarımızla mücadele ediyoruz. Başarı milli üretimden yanadır. Tam bağımsız şekilde üretim yapmalıyız. Dövizin bu kadaryükselmesi sadece bizim ülkemizden kaynaklı değil. Bütün dünya ülkeleri borç içerisinde. Bunları kimse konuşmuyor. Savaşların asıl sebebi çıkardır. ABD´nin 18 trilyon dolar bir borcu söz konusu. İşgal ettikleri ülkelerin kaynaklarını alarak kendi ekonomilerini iyileştirmeye çalışıyorlar. Sabırla ve milletimizin dirayetiyle bunları atlatacağız. Erken seçim kararı alındı ve piyasalar hafifledi. Devletimiz bir hasar görürse bu hasardan herkes zararlı çıkar. Bundan tek kâr edecekler batıya hizmet edenlerdir. Onları 100 sene önce de gördük. O gün İstanbul işgal edildiğinde İngiliz mandası kabul edilmek istenmişti, bu gün de aynı durum sözkonusu. Milletimiz ölüm gösterilerek sıtmaya razı ediliyor. Milletimiz güçlüdür, devletimiz güçlüdür. Hiç kimse korkmasın, hiç kimse telaşe kapılmasın. Devletin özevlatları devletlerine sahip çıkıyorlar. Dün bazı hain topluluklar devlet kademelerini işgal etmişlerdi, o günküşartlarda devletimize küsmedik ve devletimizin kurtulmasıiçin elimizden geleni yaptık. Bugün MHP´yi hadsizce eleştiriyorlar. Bizim mecliste 35 milletvekilimiz var, ne yapalım? Batı ile mi PKK ile mi işbirliği yapalım sırf rahatımız için?? dedi.

 

?CUMHUR İTTİFAKI MİLLETİMİZİN TALEBİDİR, MİLLETİMİZİN AKLIDIR?

Bedir son olarak; ?Seçimin milletimize vedevletimize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlüdür. Türkiye Cumhuriyeti coğrafyası üzerinde yaşayan Türk millet evlatları da dirayetli, cesur ve güçlüdür. Bu günler geçicidir. Gelecek zenginlik, ferah ve mutlu günlerle doludur. Tek ihtiyacımızolan şey birlik ve beraberliktir. Milletimiz ve devletimizden yanayız. Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin. Cumhur ittifakı milletimizin talebidir, milletimizin aklıdır? ifadelerini kullandı.

 

Haber ve Fotoğraf: Onurhan BAYRAKTAR