28 ŞUBAT FETÖ´YE YARADI

28 ŞUBAT FETÖ´YE YARADI

?28 Şubat Zulmünü Unutmadık, Unutturmayacağız? sloganıyla düzenlenen programda konuşan İnegöl Anadolu İmam Hatip Lisesi Meslek Dersleri Öğretmeni Abdülvasi Duran, ?28 Şubat´ta tek kazançlı çıkan kesimin FETÖ olduğunu söyledi.

28 ŞUBAT´TA SÜRÜLMÜŞTÜM

Sani Konukoğlu Konferans Salonu´nda düzenlenen programda 28 Şubat´ya yaşanılanları anlatan İmam Hatip Lisesi Meslek Dersleri Öğretmeni Abdülvasi Duran ?Yıllarca tefsir ve hadis derslerine giriyorum, kız çocuklarımıza sürekli örtünmeyi tavsiye ediyorum ayet-i kerime gereği? O günlerde benimle birlikte derse giren ve başörtüyü yasaklayan müfettiş, koridorda sınıfa giderken ?Hocam kızlara söyle başlarını açsınlar´ diyor. Ben niye söylüyorum, görev sürem boyunca başörtünüzü takın demişim, siz söyleyin. ?Hayır, sen söyleyeceksin´ dedi, söylemedim ve beni sürdüler. Hırsızlıktan, arsızlıktan değil Allah için gitmiştik.?dedi.

 

ÇÖKTÜK AMA YIKILMADIK

 En sevinçli noktalarından biri de Batı çalışma grubunun fişlediği insanlar arasındayım. Milli Eğitim sayfasında İnegöl Abdülvasi Duran olarak var ve size de vasiyet ediyorum, öldüğümde o kitabı benimle beraber mezara koyun, kabir azabımızın hafiflemesine vesile olabilir. Beni en çok etkileyen anektod var, Cuma günüydü, nöbetçi öğrenci bir yazı getirdi. Pazartesi´den itibaren kızlar başlarını açacak yazıyordu. Bütün arkadaşlar o yazıyı okudu, birbirimizin gözünün içine baktık.  Birçok arkadaşımız yere çöktü? Çöktük ama Allah´a şükür yıkılmadık.?dedi.

 

 

?28 Şubat Zulmünü Unutmadık, Unutturmayacağız? sloganıyla İHMED, İlim Yayma Cemiyeti İnegöl Şubesi, Aile Hayatını İyileştirme Derneği, İnegöl REHBER-DER, İnegöl Diyanet-Sen ve Yedi Hilal Derneği işbirliğinde Sani Konukoğlu Konferans Salonu´nda düzenlenen programa Belediye Başkanı Alper Taban,STK temsilciler, oda ve dernek başkanları, kurum ve kuruluş temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katılım gösterdi.

 

Hacı Yusuf Şahin Cami İmam Hatibi Nurullah Memiş´in Kur´an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda konuşan İHMED Başkanı Ahmet Taştan, ?Kur´an-ı Kerim´de bir ayeti kerime var, hatırlat. Hatırlatmak müminlere fayda gerek. Yine başka bir ayet-i kerimede; ?Sizden öncekilerin başına gelenler sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sanıyorsunuz?´ diyor. Biz böyle konuları unutmak isteriz ama su uyur düşman uyumaz. Biz uyursak devran bir kez daha döner ve bizi altında ezer. Hâlbuki mümin aptal bir insan değildir. O yüzden bize kalan zafer günleri andığınız gibi geçmişimizdeki acı günleri de anmak zorundayız? dedi.

 

?SİZDEN ÖNCEKİLERDEN İBRET ALIN Kİ,

 SİZDEN SONRAKİLERE İBRET OLMAYASINIZ?

İnegöl Anadolu İmam Hatip Lisesi Meslek Dersleri Öğretmeni Abdülvasi Duran, ?Unutmayın. Her şey unutmayla başlıyor. Ve unutmalar zamanla nankörlüğe dönüşüyor. Nankörlük de nimetin kıymetini bilememeye dönüşüyor. Mevlana Hz. der ki; sizden öncekilerden ibret alın ki sizden sonrakilere ibret olmayasınız. O günlerin acısı her zaman gözümüzün önüne geliyor. Bir öğretmen olarak 28 Şubat´ta gördüğüm şey şuydu; o günün müfettişleri, kontrol edicileri bizi kendimize inkâr ettiriyorlardı. En büyük darbe insanı kendine inkâr ettirmektir. Yıllarca tefsir ve hadis derslerine giriyorum, kız çocuklarımıza sürekli örtünmeyi tavsiye ediyorum ayet-i kerime gereği? O günlerde benimle birlikte derse giren ve başörtüyü yasaklayan müfettiş, koridorda sınıfa giderken ?Hocam kızlara söyle başlarını açsınlar´ diyor. Ben niye söylüyorum, görev sürem boyunca başörtünüzü takın demişim, siz söyleyin. ?Hayır, sen söyleyeceksin´ dedi, söylemedim ve beni sürdüler. Hırsızlıktan, arsızlıktan değil Allah için gitmiştik. En sevinçli noktalarından biri de Batı çalışma grubunun fişlediği insanlar arasındayım. Milli Eğitim sayfasında İnegöl Abdülvasi Duran olarak var ve size de vasiyet ediyorum, öldüğümde o kitabı benimle beraber mezara koyun, kabir azabımızın hafiflemesine vesile olabilir. Beni en çok etkileyen anektod var, Cuma günüydü, nöbetçi öğrenci bir yazı getirdi. Pazartesi´den itibaren kızlar başlarını açacak yazıyordu. Bütün arkadaşlar o yazıyı okudu, birbirimizin gözünün içine baktık.  Birçok arkadaşımız yere çöktü? Çöktük ama Allah´a şükür yıkılmadık.?

 

28 ŞUBAT´IN KAZANANI FETÖ OLDU

?Sonradan ortaya çıktı ki bunların hepsi figürmüş. Müslim Gündüz, 28 Şubat´ın bastonu nerede? Ali Kalkancı pavyondan çıkarılıp şeyh kılığına sokuldu. Fadime Şahin, pavyondan alınmış bir telekız. Hepsi bizim başımıza çorap ördürülmek için uydurulan bir senaryoydu. 28 Şubat kime yaradı? 28 Şubat FETÖ´ye yaradı. İmam Hatipler kapatıldı, Kur´an Kursları kapatıldı, tek bir kanal, hiçbir dinle alakaları olmadığı halde dindar kesim olarak görüldüler ve herkes çocuğunu oraya gönderdi. Bu memleketin altın gibi çocukları orada heba oldular. Tek kazançlı kesim FETÖ oldu.O günleri unutmayalım ve alınacak dersleri alalım. O gün İnegöl´de belki 1 imam hatip lisemiz vardı ama şimdi 4 tane imam hatip lisemiz var. O gün İnegöl´de 1 tane imam hatip ortaokulu vardı, bugün sayısını ben bile bilmiyorum. O günlerde 13 yaşındaki bir çocuğun Kur´an öğrenmesi kanunen yasakken bugün 3 yaşındaki bir çocuk bir anaokulunda Kur´an öğreniyor. O günlerde kazan dairesinde namaz kılma yeri ararken, bugün liselerde ve ortaokullarda en havadar katın mescit olma emri var. İmam Hatip Liselerinde ve ilahiyatlarda dahi başörtüsü yasakken askeriyede ve polislerde de dâhil olmak üzere her yerde başörtüsü yasak. Her şeyden önce Müslümanlar onurlandı. Bir devlet dairesine giderken ezik değiliz. Bugün dünyaya baş kaldıran bir Müslüman olarak iftihar ediyoruz. Bugün, dünyaya ben de varım diyen bir ülkede yaşıyoruz. Bunları düşünün, dindar olun kindar olmayın? şeklinde konuştu.

 

Sürecin tanıklarından Erdem Beyazıt İmam Hatip Ortaokulu Müdür Yardımcısı Vahide Coşkun, ?Hüzünlü 28 Şubat konuşmalarını dinlemek istemiyorum. Geçmiş 15 yıl içinde her yıl hüzünle dinledik, anma programları oldu. Artık bu programlarda hüzünlenmek istemiyorum. O zaman bir enkaz düştü, o enkazın altında kaldık. Geçen yıllar içinde enkazın altından çıktık, yaralarımızı tamir ettik. Şuan öğrencilerimizle baş başayız. Bu bizim için her şeye değer. Artık üzülmeyelim, geleceğimiz çok parlak görünüyor.  İnşallah daha güzel gençler yetiştireceğiz. O günleri atlattık. Her insanın açılmasını istemediği konuları vardır. Bu konu benim için üzerinde konuşmak istemediğim bir konu ama gençlerimiz bu konuyu bilmiyorlar, fikirleri yok. Onlara hatırlatıp kendimize de o günleri hatırlayarak bu günlerin kıymetini bilmemiz gerektiğini düşündüğümüz için bu gecelerin var olmasını istiyorum? dedi.

 

KIYMETİNİ BİLMELİYİZ

Coşkun konuşmasını şöyle sürdürdü; ?28 Şubat bizim için bir sonuçtu, infilaktı ama 28 Şubat´ın öncesinde yaşanan hazımsızlıklar sonrasında patlayan bir olaydı. Ben ilkokula kaydolurken babam başıma örtüyü koydu; imam hatip ilkokuluna gidiyorsun ona göre kendini hazırla dedi. Öğretmenlerime imam hatibe gideceğimi söylediğimde ?sen başarılı bir öğrencisin, ne işin var orada´ dediler. Daha sonrasında da bu söylemlere maruz kaldım; ?cenaze mi yıkayacaksınız?´ dediler. Üniversiteyi de bu şekilde geçtikten sonra atama olduktan sonra tüm öğretmenler gibi ?Türk bayrağının olduğu her yerde çalışmak istiyorum´ heyecanı ile Eşrefpaşa Lisesi´ne atamam çıktı. Okula gittim, karşılandım. İlk karşılamamızda hiçbir sıkıntı yoktu, ortamın iyi olduğunu düşündük. Ders programımızdan sonra sınıfa giderken bütün idareciler beni sınıfın önünde beklediler. Kafamı uzatıp sınıfa bakmama fırsat vermediler. Sınıfa giremeyeceğim söylendi. İndim aşağı, öğretmenler odasında bekledim. İkinci gün geldiğinde okulun kapısından bu şekilde giremeyeceğim söylendi, 3. gün okul bahçesine bu şekilde giremeyeceğim ifade edildi. Böyle bir tercihi düşünemedik, mecburen ?Tamam´ dedik. O gün okuldan ayrılırken arkama bakmadım, dönemeyeceğimi bilerek o bahçeden ayrıldım. O gün bir ant içtim, o gün öğretmenlik beni terk etti ama öğretmenliğimi asla terk etmeyeceğim sözünü verdim kendime. Bu bizim için bir motivasyon oldu. Oturup hayıflanmadık, aynı derdi paylaşan arkadaşlarımızla bir araya gelerek çeşitli programlar yaptık, tepkiler gösterdik ama biz biliyorduk ki onlardan bir sonuç çıkmayacaktı. En azından kendimizi ifade etmek istedik.?

 

KARINCAYI BİLE İNCİTMEDİK

?Biz kimseye zarar vermek istemiyoruz, sadece meslek erbabının mesleğini hakkıyla yapabilmesini istedik, bunu ifade etmeye çalıştık. Tüm eylemlerimizde bırakın etrafa zarar vermeyi karıncayı bile incitmedik, insanlara bunu gösterdik. Okuldan ayrıldıktan sonra ailemin yanına gittim, tüm öğretmenlik birikimimi çocuklarıma aktarma düşüncesine girdim. Kendi sınıfımızı kurmaya çalıştık. Branşım biyoloji idi ama öğretmenliği dini alanda da kullanmaya çalıştık. O aralarda önce çocuklarımızla bir ev okulu oluşturduk, belirli şeyler yapmaya çalıştık. İnegöl´e geldikten sonra tefsir ve sohbet ortamları kurduk. Bu şekilde yıllarımızı geçirirken hayıflanmaya gerek yoktu, bu bizim kaderimizdi. Allah izin vermeseydi onlar bize bu zulmü yapamazlardı. Bu bizim kaderimizde vardı. İmam Hatip Lisesi öğrencileri ile Cuma programı yapıyorduk. ?Allah´ım, ben para pul istemiyorum, şu çocuklarla haftada birkaç gün bir arada bulunabileceğim bir fırsat istiyorum´ diye dua ettikten birkaç hafta sonra ücretli öğretmenlik teklifi aldım. Okula koşa koşa gittim, bu benim için bir milattı. 97 yılındaki olaydan sonra bir milat daha yaşadım böylece? Biz o geçen zamanı unuttuk. Öğretmenliğimin 5. yılındayım, yaşıt öğretmen arkadaşlarım emekliliğe hazırlanıyorlar. Gençlerimiz bugünlerin kıymetini bilsinler. Biz bu ortamı yaşamayı bilmezsek Rabbim elimizden alabilir? diye konuştu.

 

Avukat Serkan Güçlü´de yaşadığı zorlu günleri anlattı.

 

Haber ve Fotoğraf: Onurhan BAYRAKTAR



  • BIST 100

    10276,88%0,67
  • DOLAR

    32,34% -0,07
  • EURO

    34,74% 0,06
  • GRAM ALTIN

    2390,37% -0,26
  • Ç. ALTIN

    3880,65% 0,07