?BACA MESELESİ MEMLEKET MESELESİDİR?

negöl Doğalgaz Dağıtım A.Ş. (İNGAZ) Genel Müdürü Faruk Coşkun, İnegöl Gazeteciler Derneği tarafından gerçekleştirilen Ramazan Sohbetleri programına konuk olarak kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.

TERÖRE TEPKİ

Atatürk Havalimanı´nda yaşanan terör saldırısı ile ilgili konuşanİNGAZ Genel Müdürü Faruk Coşkun, ?Bu hadise hepimizi üzdü. Allah bu tür olaylarla bizleri karşı karşıya getirmesin. Ölenlere Allah´tan rahmet diliyorum? dedi.

BİSİKLETLİLERE SAYGI DUYULMALI

İnegöl´e karşı bakış açısının sorulması üzerine konuşan Coşkun, ?2004 yılında İnegöl´e iş için geldim. İnegöl ve Yenişehir´de doğalgaz çalışmalarını yapacaktık. O zaman için 4 yıl hedefim vardı. Şuan 12 yıldır İnegöl´deyiz ve memleketimiz oldu. İnegöl´ü çok seviyorum. İnegöl´den ayrılmamaya karar verdik ve İnegöl´de yerleşik bir hayat sürdürdük. İşimizin haricinde İnegöl´de sosyal çevremiz oldu. Kendi memleketimiz gibi seviyoruz. Küçük denmeyecek kadar büyük bir şehir. Hayat biraz daha kolay, her şeye kısa zamanda ulaşabiliyorsunuz.Dostluklar daha güçlü olabiliyor. Aynı anda tarım, sanayi ve kültürel etkinliklerin olabildiği bir şehir. Hayatımda gitmediğim kadar sinemaya İnegöl´de gittim. Rahatlıkla ailenizle zaman geçirebileceğiniz ortamlar var. İnsan yapısı da buna çok müsait. Bisikletlileri çok seviyor ve hepsine saygı duyuyorum. Yolda giderken arabayla da duruyorum çünkü onlar doğayı kirletmiyorlar. Herkesin de o saygıyı duymalarını bekliyorum? şeklinde konuştu.

İNGAZ İNEGÖL´ÜN BİR PARÇASI OLDU

Doğalgazın İnegöl´e gelişinin ilk yıllarının zorlu geçtiğini belirten Coşkun, ?Kimse doğalgazı, nasıl ulaştırılacağını bilmiyorlardı. Yaptığımız mülakatların hepsinde ?Yerin altına boru mu döşüyorsunuz?´, ?bomba mı döşüyorsunuz´ diye söylemler vardı. 12 yılda gördük ki biz bomba döşemedik, teknik şartlara uygun şekilde çalışmalarımızı gerçekleştirdik. Zor dönemleri geçtik. İNGAZ şirket olarak İnegöl ve Yenişehir´in bir parçası konumunda. Tüzel kişiliği İnegöl´de kurulu olan bir şirket, İnegöl´e ve İnegöllülere ait bir şirket. Bursa´nın 2 ilçesinde doğalgaz dağıtım hizmeti veriyoruz. Birisi İnegöl diğeri ise Yenişehir. İNGAZ bu 2 ilçenin bir değeri konumunda. Çalışanlarımız da İnegöllü. Vatandaşlarımız sahiplendiler? diye konuştu.

DOĞALGAZDA ZİRVE ALANYURT´TA

Yatırımlarla ilgili genel bilgilendirmelerde bulunan Coşkun, ?Tüm dağıtım bölgemizi hesap ettiğimizde 109 bin hanenin olduğu bir bölgede doğalgaz dağıtım işi yapıyoruz. Buna Yenişehir de İnegöl de dâhil. Bu 109 bin hanenin 67 bin 500´ü doğalgaz abonesi, 66 bin 500´ü de doğalgaz kullanıcısıdır. Hane sayısına vurduğumuzda yüzde 56 nispetinde doğalgaz kullanıcımız var. Bu kötü bir rakam değil ama çok da iyi bir rakam değil. Tüm konutların yüzde 56´sı gaz kullanıyor. Yüzde 56 bile İnegöl´ün havasını değiştirmeye yetti, arttı. 2007´den sonra düzelme net şekilde ortaya çıktı. Hava kirliliğini yaşadığımız o günleri hatırlayalım. Camilerde abdest alınırken insanların ağız ve burunlarından kurum geliyordu. İnegöl´ün sisleri de meşhurdu. Hava kirliliğini içine attığınızda göz gözü görmüyordu. Doğalgaz kullanıcı sayısını biraz daha artırabilirsek İnegöl ve Yenişehir´in havasının ne kadar farklı olduğunu hep birlikte göreceğiz. İnegöl´ün içinden dışına doğru çıktık. Alanyurt´u saymazsak 2004´teki İnegöl´ün imar sınırlarını ele aldığımızda bu bölgede 60 bin hanemiz var, 38 bin gaz kullanıcımız var, yüzde 58 oranına sahibiz. Akabinde Alanyurt bölgesine gittik. Orada da yaklaşık 14 bin 300 hane var. Onlardan da 10 bini yüzde 69´u gaz kullanıyor. En fazla gaz kullanımı Alanyurt bölgesinde. Yeni İnegöl dediğimiz Akhisar-Huzur bölgesinde yüzde 44´ler civarındayız. Geçen sene Yeniceköy Mahallesi´ne gittik. Burada henüz yeniyiz ama tüm sokaklardan doğalgaz hattı geçti. Yaklaşık 6 bin hanenin bin 200´ü doğalgaz kullanıyor, yüzde 19-20 mertebesindeyiz. Bu seneki hedefimiz Cerrah Mahallesi. Cerrah´ta henüz doğalgaz kullanıcısı yok ama bu bölgeye 2016 yılının sonunda Eylül-Ekim ayı gibi tüm sokaklara doğalgaz vereceğiz? ifadelerini kullandı.

KÖYLER NE ZAMAN DOĞALGAZA KAVUŞACAK?

Köyden mahalleye dönüşen bölgelere verilecek doğalgaz hizmetinin sorulması üzerine konuşan Coşkun, ?Deydinler Mahallesinin hemen bitişiğinde Okyanus Koleji var. Bizden doğalgazı mal ve hizmet üreten müşteriler kapsamında aldılar. O hattın bedelini Okyanus Koleji´nden özel olarak talep ettik ve aldık. Şimdilik dağıtım bölgemizin dışında kalan bir bölge.Bu sebeple 2016 yılında Deydinler´in içerisine girmemiz söz konusu değil. 2016´da sadece Cerrah ile ilgili çalışmamız olacak. Kulaca Mahallesi´nde de 2009 yılında oradaki salça fabrikasının, kooperatifin bize talebi olmuştu. Onlar da 3 kilometrelik hattın bedelini ödeyerek mal ve hizmet üreten müşteriler kapsamında doğalgazı aldılar. Bu köy ya da mahallelerde ne zaman ya da hangi şartlarda gaz kullanılacak? Biz Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu´nun belirlediği şart ve mevzuatlar içerisinde doğalgaz dağıtıyoruz. Özel şirketiz, istediğimiz yere doğalgaz götürürüz gibi bir serbestliğimiz yok. Kamu hizmeti yaptığımız için hizmetlerin karşılığında da aboneye bunlar yansıdığından dolayı piyasa düzenleyici bize belirli bir yatırım bütçesi verir. Müsaadeyi aldıktan sonra o bölgelere yatırım yapabiliriz. Buradan yola çıkarak Edebey, Çeltikçi, Hocaköy, İsaören, Deydinler, Kurşunlu gibi ova köyleri kapsayan bir çalışmamız var Bunu dosya olarak sunacağız. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu´ndan onay alırsak önümüzdeki yıllarda bu mahallelere doğalgaz götürmeyi arzu ederiz. Netice itibariyle bunlar devlet politikası ile eşgüdümlü giden yatırımlardır? dedi.

YAKIN GİDERİ 3´TE 1´E ÇEKİLİYOR

Mobilya sanayindeki doğalgaz kullanımına değinen Coşkun, ?Kalburt mevkiinde Estetik Yay´a gaz götürdük, Abdullah bey bizlere teşekkür etti, yıllardır bekliyordu. Maliyetlerin hepsine katlandı çünkü doğalgaz kullanımından dolayı elde edilecek bir kolaylık var. Hem maddi hem de işletme olarak bir kolaylık var. Mobilyacı esnafı doğalgaza ihtiyacı olmadığı için tercih etmeyebilir. Yoksa bütün keresteciler sitesinin, küçük sanayi, metal sanayinin olduğu bölgede doğalgaz var. Kimsenin doğalgazı almaya engeli yok. 1 daire yılda ortalama bin 200 liralık bir doğalgaz tüketimi yapıyor. Ortalamamız bu. 100 metrekare bir hanede izolasyonu falan varsa yıllık doğalgaz tüketimi KDV dâhil bin 200 TL. Aylık 100 lira yapıyor. Bu miktara hem ısınıyor hem ocağınızı yakıyor hem sıcak suya sahip oluyorsunuz. Likit tüple karşılaştırdığınızda kat kat ucuza geliyor. 1-2 yıl içerisinde tüm dönüşüm maliyetlerini karşılayabilirsiniz. Sanayide de lokantacı esnaf doğalgazdan çok memnun. Hemen geçmek istiyorlar. Yakıt maliyetleri 3´te 1´ine düşüyor. Sanayinin de yıllık doğalgaz tüketimi 3 bin 200 TL falan. Tüm firmaların ortalaması bu. Belki kendi proseslerinde doğalgaza ihtiyaçları yok, atıklarını yakıyorlardır. Bu konuyu bilemiyorum? şeklinde konuştu.

DUYARLILIK ÇAĞRISI

Çevre kirliliğinin toplumsal bir problem olduğunu belirten Coşkun, ?Çevre temizliği ve sağlığı çok önemli. Çocuklarımızdan emanet aldığımız bir doğa ile iç içeyiz. Önce havayı kirletmişiz şimdi temizliyoruz. Doğalgaz hiç kirletmiyor değil, daha az kirletiyor. Havamızı temizleyemiyoruz. Bunu yere çöp, plastik atmaya kadar götürebilirsiniz. Elimizdeki poşeti caddeye atıyoruz, pet şişeyi caddeye atıyoruz, sigara izmaritlerini sokağa atıyoruz. Bu bir kültür. Bunu toplum olarak kendimize iş edinmemiz gerekir. Su kaynaklarını kirletmememiz gerekir. Bu sadece sanayinin kirliliği değildir. Herkes tutabildiği yerden tutsun. Köyünün kenarından dere geçiyorsa o dereyi kirletmemenin tüm yollarına bakmak zorunda. Çok güzel bir memleketimiz var. İnegöl bunların tamamını gözlemleyebileceğiniz çok güzel bir şehir. Fevziye´den çıkan su 5-6 kilometre sonra kirleniyor. Bunda payımız var. Dereye çöplerimizi, molozları, tarım ilaçları, sanayi atıkları, evlerin kanalizasyonlarını atarsak, biz kirletirsek bizim arkamızı kimse toparlayamaz. Devletimiz, hükümetimiz ne kadar güçlü olursa olsun her şey bizde bitiyor. Çevremize duyarlı ve sağlıklı olacağız. Eskiden herkes kendi kapısının önünü temizliyordu. Yere izmarit, plastik atmayacağız. Bu ne kadar temizlenirse temizlensin biz atmayacağız. Vatandaş olarak bir şeyler yapmalıyız. Artık su kaynaklarımız tükenmek üzere, tarım alanları bitmek üzere. Piknik sahalarına gidiyoruz. Çocuklarımla pikniğe gittim önce mıntıka temizliği yaptık. Dağda piknik yapmışlar her şeylerini oralara atmışlar. Önce onları toplayıp sonra piknik yapıyorsunuz. Atmayın kardeşim. Bu ülke bizim, çocuklarımıza bir şey kalmayacak. Onların havasını, atmosferini her şeyini kirletiyoruz. Herkes elinden geldiğince dikkat etsin? diye konuştu.

İNGAZ´DA KAMPANYALAR SÜRÜYOR

İNGAZ´da hayata geçirilen kampanyaların sorulması üzerine konuşan Coşkun, ?Dönem dönem kampanyalarımız oluyor, yine olacak. Abonelik bedelleri 4 taksit devam ediyor. Bedeli 501 lira. İNGAZ hep kampanya yapıyor? dedi.

POLİTİK SEBEPLER FİYATLARI ETKİLEMİYOR

Siyasi olayların doğalgaz fiyatlarını etkilemediğini belirten Coşkun, ?Uluslararası anlaşmalar var. Bunlar devlet politikasıdır. Politik sebeplerden dolayı doğalgaz fiyatlarında oynama hiçbir zaman söz konusu olmadı. Ülke olarak olabilecek ihtimalleri düşünerek önlemleri aldık, tedarikçi sayısını artırdık. Taşıma doğalgaz ile ilgili yeni çalışmalara girildi. Tuzgölü´ndeki doğalgaz depolama sahası yılsonu itibariyle devreye alınacak. Yazın doğalgaz stoklanacak. Bununla ilgili arz güvenliği sağlanmış olacak. AB ülkelerine göre Türkiye ortalama doğalgaz fiyatları açısından en düşük seviyelerde. AB ülkelerinin doğalgaz tüketim bedelleri konutta 2,42 TL´ye geliyor metreküpü, bizde 1,01 TL. Bu bizim tedarikçi sayılarımızı artırmamızla alakalı. Sadece Rusya´dan doğalgaz temin etmiyoruz. Azerbaycan, İran, Nijerya, Katar gibi farklı ülkelerden de doğalgaz ithalatı yapıyoruz? şeklinde konuştu.

 

KARTLI SAYAÇ SİSTEMİNİ TERCİH ETMİYORUZ

Büyükşehirlerde kullanılan kartlı sayaç sistemine geçilip geçilmeyeceğinin sorulması üzerine konuşan Coşkun, ?Suda kartlı sisteme geçtik, memnun musunuz? Olmadık yerde kart bitiyor. Bir de doğalgaz bitse? Duşta sabunlu şekilde kalırsınız. Bu başta çok cazip gözüküyor. Kartlı sistemler işletmelerin işine gelir. Tahsilatlarınızı garanti yaparsınız. Biz işletmecilik açısından bunu tercih etmedik, önermiyoruz. Ayda bir de olsa müşterimizin kapısına gitmeyi daha çok tercih ediyoruz. Doğalgaz riski bir yakıt. Sürekli kontrol etmelisiniz. Her kapıya gidişimizde müşterimizin sayacını kontrol ederken tesisatını da gözden geçiriyorsunuz, kaçak var mı bakıyorsunuz. Kartlı sayaç tercih ettiğimiz bir sistem değil. Bunu kullanan bölgelerde de gerek vatandaş gerekse işletmelerde karşılıklı memnuniyetsizlikler söz konusu. Ankara, Kütahya kartlıdan bizim gibi mekanik sayaca dönüyor. Şimdilik tercih etmiyoruz? diye konuştu.

AFETTE BÖLGEYİ GAZSIZLAŞTIRMAK ÇOK ÖNEMLİ

1999 Marmara depreminden sonra Türkiye´de her bir kurum ve kuruluş bütün çalışmalarında depremi dikkate alarak projelendirme yaptı. Bizim de İnegöl-Yenişehir doğalgaz dağıtım projesi kapsamında olası depremlere göre dizayn edilmiş projelerimiz var. İşin başından sağlam tutmaya çalışıyoruz. Deprem, sel yada diğer afetlerle ilgili işletme sürecinde ne tür önlemler alıyoruz? Bununla ilgili personelimizde yılda birkaç kez tatbikat yapıyoruz. Boru hatlarımızın kendimize göre zayıf ve riskli noktaları var mı? Kırıldığında, patlamada, yangında şehri nasıl gazsız bırakacağımızı düşünüyoruz. Burada en önemli husus doğalgaz hatlarında zarar geldiğinde yada doğalgaz hattında patlama olduğunda şehri gazsız bırakmalıyız. Eğer yıkım varsa ve gaz akışı sürüyorsa buradaki felaket daha da artacaktır. Bölge emniyetli şekilde gazsızlaştırılacak. Mevcut şebeke içindeki doğalgazı boşaltmalıyız. Nerelerden, hangi noktalardan boşaltacağımızı tespit etmiş durumdayız. Bu konuda tatbikatlarımızı da tamamlamış durumdayız. Oksijene mi atılacak, yakılacak mı bunu da tespit ediyoruz. Biz bu konuda bir cep kitapçığı da oluşturduk. Şirketimiz kurulduğundan beri var olan bir uygulama. Şebekemiz büyüdükçe sürekli revize ediyoruz? dedi.

 

AFETE KARŞI DURUŞUMUZU VE YAPACAKLARIMIZI BELİRLEDİK

Bütün probleminafetle birlikte sonlanmadığını belirten Coşkun, ?Afetten sonra da yaşayan insanlar için ne yapacağız? Bu afetin kış ayında olduğunu düşünün. Düzce depremi kışın yaşandı. İnsanlar soğukta kaldılar. Tekrar şehri gazlandırmamız lazım. Bu da büyük bir operasyon istiyor. Belki bizim personel sayımızın üstünde bir ekiple çalışmamız gerekir. Civar şehirlerdeki Bursa, Eskişehir, Bilecik gibi illerdeki doğalgaz dağıtım şirketleriyle olası bir afette ortak hareket etme noktasında görüşmelerimiz oldu. İnegöl´ün içerisinde de 50´ye yakın yetki verdiğimiz mühendislik firması var. En az 50-60 makine mühendisi ve teknik eleman çalıştırıyor. Bu arkadaşlarımızla da zaman zaman yaptığımız toplantılarda bu konuları da gündeme getirerek bu arkadaşlarımızdan da destek alacağımızı düşünüyoruz. Hem afet anında hem de afet sonrası duruşumuzu, yapacaklarımızı belirledik? şeklinde konuştu.

3 YILDA 75 AĞAÇ ZAYİ OLMAKTAN KURTARILDI

Abone yönetimi açısından iyi oldukları tarafların yanı sıra birçok konuda kendilerini geliştirmeleri gerektiğini belirten Coşkun, ?Bunun için iyileştirme çalışmalarımız olacak. 2013 yılında yazılım değiştirdik. Bu yazılımla birlikte müşterilerimizin daha rahat hizmet almalarını sağladık. Farklı bir projede başarılı olduğumuza inanıyorum. Proje onayı konusunda doğalgaz dairelerinin ya da binalarının doğalgaz dönüşümü işinde kâğıdı ortadan kaldırdık. Bunu hem teknolojiyi kullanmak hem çevreye duyarlılık hem de sosyal sorumluluk projesi olarak algılıyoruz. Bizde bir dairenindoğalgazının projesi yapılırken kâğıt kullanılmıyor. Mühendislik firması doğalgaz projesini bilgisayar ortamında çizip hesaplarını yapar, İNGAZ´a bir linkle bunu ulaştırır. Sistemimiz onu kendisi insansız olarak kontrol eder. Projeye onay ya da ret verir. Onaylandıktan sonra proje makine mühendisi arkadaşımızın tabletine düşer. Arkadaşımız projeye bakar, evinde otururken bile doğalgaz projesini onaylayabilir. Onayladıktan sonra ilgili mühendislik firmasının bilgisayarına, müşteriye düşer, projeniz onaylandı gelin sözleşmenizi yapın denir. Akabinde doğalgaz dönüşüm işinde dairelerin içine girdiğimizde yine elimizde kâğıtlarla gitmeyiz. Bu sisteme 2013´te girdik. Tabletlerle projeye bakar, onayladıktan sonra sistemimize doğalgazı açıldı şeklinde yeni müşteri kaydı yapılır. Bu şekilde neyi kazandık? 3 yılda yaklaşık 1 milyon 800 bin küsur A4 kâğıdını zayi etmemiş olduk. Bu da yaklaşık 75 tane çam ağacı yapıyor. İlerleyen yıllarda bu daha fazla olacak. Yine çevreye duyarlı bir hareket yaptık. Ağaç dikmek kadar ağacı katletmek de önemli. Bizde proje onayı için kimse ağaç kesmeyecek? ifadelerini kullandı.

BİLİNMEYEN FEDAKÂRLIK

Doğalgaz teknisyeni ?Çiçek Çocuklar´ ile ilgili konuşan Coşkun, ?Geçen sene şiddetli bir kış geçirdik, birçok yere ulaşılamadı. Beklenenin üzerinde yaşanan her şey bizim için kriz olabiliyor. O kış döneminde ne yaptık? Şunu beklemedik, ?Belediye bizim yolumuzu açsın´ demedik. Yatırımda kullandığımız iş makinelerimizin tamamını acil müdahale aracı yaptık. Vatandaşımız bunu fark etti ya da etmedi. Bu çocuklarla bunu yaptık. Takım çantalarını aldılar, iş makinelerine çıktılar. Kapalı olan yolları kendimiz küredik, bir tek vatandaşımızın bile doğalgazı ile ilgili sorunu olmaması için tüm tedbirlerimizi alıp ihbarlara gittik. O dönemi böyle geçirdik? dedi.

DOĞALGAZI VERİMLİ KULLANMANIN YOLLARI

Doğalgazın nasıl daha verimli ve doğru kullanılabileceğini aktaran Coşkun, ?Kombilerin balkona konmasını arzu etmiyoruz. Teknik şartlar buna müsaade ediyor, dışına koruma yapıyorsunuz. Bir şekilde çok soğuk olduğunda su boruları donuyor ya da soğukta kalıyor, enerji verimliliğinizi düşürüyor. Daha az gaz tüketimiyle ısınacakken kombiniz dışarıda olunca daha fazla gaz tüketimi ile ısınıyorsunuz. Bu sebeple daha fazla fatura ödeniyor. Mutfak anlayışı değişti, mutfak yaşam mekânı oldu. Eşlerimiz, annelerimiz o mekânı mümkün mertebe genişletmeye çalışıyor kombiyi de dışarı attırıyor. Balkona atılması verimliliği düşürüyor. Eğer balkona alınacaksa balkon mutlaka kapansın. Bir odayı ısıtmak da yanlış kullandığınız tüm odaları ısıtın. 1-2 gün evden uzaklaşıyorsanız da kombinizi kapatmayın, rölantide çalışsın. Mantolama, izolasyon yaptırın. Bacalar bizim kanayan yaramız. Doğalgazcılar geldi tüm bacalar kalktı. Artık evlerde baca yok. Ben buna üzülüyorum. Bu, bu ülkede mühendisliğin bittiği noktadır. Bacasız ev olur mu? Birine beddua ediyorsunuz ?Bacası sönesice´. Bacayı kaldırdık.Bu berekettir, sosyal bir tarafı var. İkincisi teknik bir boyutu var. Nedir? İngiltere´de 80 binin üzerinde bacacılık mesleğine sahip sertifikalı usta var. Bunlar da doğalgaz kullanıyorlar. Biz istiyoruz ki doğalgazı bacalara verelim ama doğalgaz şirketleri bunu kabul etmiyor. Neden? Çünkü Türkiye´de standartlara uygun baca üretilmiyor. Eğer bir binada standarda uygun baca üretilmemişse orada imar faaliyetinden bahsedilmez. Standartlara uygun baca yapılmamışsa orada mühendislikten de bahsedilmez. Biz alalım diplomalarımızı yırtalım, çöpe atalım. Baca meselesi memleket meselesidir. Bu ülkede ister doğalgaz olsun ister kömür ister fueloil olsun atık gazın dışarıya verildiği bir baca sistemi olması lazım. Ki var. Standartlara uygun baca sistemi yapılıyorsa o bacayı tercih ediyoruz. Diyoruz ki; sen standarda uygun doğalgaz bacası yap. Kombini de cihazını da o bacaya ver. En az yüzde 10 daha verimli.Estetik açısından da çok önemli. Türkiye genelinde her ortamda bunu dile getiriyorum. Hermetik kombiler var, pencereden baca çıkarıyorlar. Bunun mimarlığından nereden bahsedeceksiniz. Mekanikçi, inşaat mühendisi, mimar arkadaşlar oturup ?Biz bina yapıyoruz. Bu binanın ısıtma sisteminden çıkan atık gazı nasıl bertaraf edeceğiz?´ diye çalışacaklar. Bacayı yapmamak kolay. Nasıl olsa hermetik kombiler var. Baca yaptığınız zaman daire maliyetlerine ekler geliyor deniyor. Doğalgaza uygun sertifika bacalar var. Bunların kullanılmasını ısrarla talep ediyoruz ama bu bacalar yoksa İNGAZ asla standarda uygun olmayan bacaya doğalgaz cihazını taktırmaz. Çünkü risktir. Ama istiyoruz ki inşaatlarımızı yapan müteahhitler, mühendisler, mimarlar standarda uygun doğalgaz baca sistemini hayata geçirsinler. Beraberinde bir takım destekler almak da gerekir. Bu bizim kanayan yaramızdır? açıklamalarında bulundu.