www.haberyorumgazetesi.com
www.haberyorumgazetesi.com

BURSA´DA BİR VELİ: ÜFTADE HAZRETLERİ

BURSA´DA BİR VELİ: ÜFTADE HAZRETLERİ

Kültür A.Ş. tarafından Emir Buhari Kültür Merkezi´nde düzenlenen ?İrfan Sohbetleri? etkinliğine konuk olan Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli, Kanuni Sultan Süleyman zamanında yaşayan ve çeşitli camilerde müezz

 

Tasavvuf şiir geleneği içinde Üftade Hazretleri´nin önemli bir yere sahip olduğunu belirten Prof.Dr. Kemikli, Üftade´yi imamlığını yaptığı Emir Sultan´dan konuşmanın da anlamlı olduğunu söyledi. Üftade Hazretleri´nin Yunus Emre´yi örnek alan onun ekolünden gelen bir tasavvufçu olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bilal Kemikli, Üftade hazretlerinin Aziz MahmudHüdayi´nin üstadı ve aynı zamanda Celvetiye tarikatının kurucusu olduğunu söyledi. Kemikli, irfan mektebinin en önemli okullarından biri olan CelvetiliğinÜftade hazretlerinin en önemli eseri olduğunu İsmail Hakkı Bursevi´nin de celvetilik tarikatından yetiştiğini ifade etti.

 

CELVETİYE´NİN PİRİ MEHMED MUHYİDDİN ÜFTADE

Sufi şairlerin iki kalemi bulunduğunu, bu kalemlerden biriyle satıra ikincisi ile sadıra yani gönüllere yazdıklarını ifade eden Kemikli, Üftade´nin ariflerin sultanı, âşıkların burhanı, Bursa´nın kutbu olarak yâd edildiğinin altını çizdi. Prof.Dr. Kemikli, Manyaslı bir baba ile Bursa´nın Hamamlıkızık Köyü´nden bir annenin evladı olan Mehmet MuhyiddinÜftâde Hazretlerinin 1495 yılında Araplar Mahallesinde dünyaya geldiğini anlattı. Kemikli ?Hz. Üftade´nin tasavvuf yolculuğunda kilit isim ise şeyhi Hızır Dede´dir. Hacı Bayram-ı Veli´nin talebesi Akbıyık Meczab´dan ders alan Hızır Dede, Karacabey´de çobanlık yaparken soğuktan ayakları donmuş ve kötürüm halde Bursa´ya getirilmiştir. Hazret-i Üftade´nin hocası ile karşılaşması da bu zamana tesadüf eder. Şeyhini kaplıcalara götürür, hem de sırtında??diye konuştu.

 

Şiirleri, ilahileri, menkıbe ve kerametleri ile aramızda yaşayan Üftâde Hazretleri´nin iki büyük eser bıraktığını ifade eden Kemikli, bunlardan birinin Celvetiye tarikatı, diğerinin ise Aziz MahmudHüdâyî Hazretleri´ni yetiştirmek olduğunu söyledi. ?Hz. Üftâde, bu iki eseriyle din, zihniyet, sanat, fikriyat ve ruh dünyamızda asırlar boyunca iz bırakmıştır? diyen Kemikli Celvetiliğin kurucusu Hz. Üftade´nin talebesi Aziz Mahmud Hüdai olarak kayıtlarda yer aldığına dikkat çeken Prof. Dr. Kemikli , sözlerine şöyle devam etti: ?Celvet, halka karışmak, halkla birlikte olmak demek. İşte Üftade Hazretleri de mesleği gereği halkla beraber olurken Hakk´a dâhildir. Celvetîliğin kurucusu Hz. Üftade´nin talebesi Aziz MahmudHüdaî olarak görülse de Üftade hazretleri hem Celvet prensibini kurmuş hem de tarikata ad olarak koymadan önce bizzat yaşamıştır.?

 

DÜŞMÜŞ, BİÇARE ?HAZRETİ ÜFTADE?

Üftade Hazretleri´nin asıl isminin MehmedMuhyiddin olduğunu söyleyen ve Üftade´nin ?düşmüş, âşık´ anlamlarına geldiğini ifade eden Kemikli, veli zatın bu mahlasını alış hikâyesini de şu sözlerle anlattı: ?Genç MehmedMuhyiddin, Doğanbey Mescidi ve Ulucami´de müezzinlik yapıyordur. Sesi o kadar güzeldir ki o neredeyse, cemaat o camidedir. Öyle ki halk, ezandan önce caminin etrafına toplanır. Bir gün caminin mütevellisi Hazret´e yaptığı iş karşılığında akçe vererek, onu maaşa bağlar. O gece rüyasında kendisine hitaben, ?Mertebeden düştün Üftade oldun´ ikazı gelir. Genç müezzin ertesi gün maaşı derhal terk eder ve kendisine bundan böyle ?Üftade´ denilmesini ister.?

 

Haber ve Fotoğraf: Haber Merkezi



  • BIST 100

    9455,59%-0,72
  • DOLAR

    32,59% 0,37
  • EURO

    34,78% 0,16
  • GRAM ALTIN

    2496,79% 0,51
  • Ç. ALTIN

    4168,04% 0,00