BÜYÜKŞEHİR KENDİNE BAKAMIYOR

●İnegöl’ün Bursa’ya merkez ilçe yapılmasına ilişkin soruları yanıtlayan CHP Bursa Milletvekili Turan Tayan; “Bu gün büyükşehir belediyesi kendi ihtiyaçlarını karşılamaktan acizdir. Bir yağmur yağdığı zaman Bursa’da merkez ilçelerde caddeleri sel götürmektedir. Bursa’nın merkez ilçelerinin altyapısı tamamlanmamış iken İnegöl’ü büyükşehir hudutların almak, rasyonel değildir, yanlıştır. Bunun kesinlikle karşısında dururuz. İnegöl’ü 82. il olarak Türkiye Cumhuriyetine kazandırmaya hazırız.”dedi.

 

Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekilleri, Cumartesi günü İlçe örgütünün organize ettiği kahvaltılı toplantıda İnegöl basını ile bir araya geldi. CHP’nin Bursa’daki ağır topları Turan Tayan, Sena Kaleli, İlhan Demiröz ve Aykan Erdemir; İnegöl basınının yerel ve genel konulara ilişkin sorularını yanıtlarken, İnegöl’ün Bursa’ya bağlanması, hava kirliliği ve barajlarla ilgili sorunlar hakkında iktidar partisini hedef alan açıklamalar yaptılar. Toplantıda vekillerin yanı sıra; CHP İl Başkanı Gürhan Akdoğan, İlçe Başkanı Erol Kazanç, Kurşunlu Belediye Başkanı Erkan Dönmez ve ilçe örgütü de hazır bulundu.

 

İnegöl’ün İktidar Milletvekilleri, İnegöl’ün Sesini Ankara’da Duyuramıyor

Kahvaltının ardından toplantının açış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Erol Kazanç, ilçe başkanlığına aday olma sürecinden bahsederek; siyaseti İnegöl sevdasıyla yapma düşüncesi ile 2 yıl önce başkanlığa aday olduğunu söyledi. Geçen süre içerisinde, meclis üyesi ve il genel meclis üyesi olmamasına rağmen, İl teşkilatı ve İl Başkanının İnegöl’ü bu konuda hiç yalnız bırakmadıklarını anlatan Kazanç; “Yerel seçimlerden önce milletvekili adaylarımıza İnegöl’le ilgili dosya verdik. İnegöl değer verilmesi gereken bir yer. AK Parti iktidarı İnegöl’deki hem sosyal hem de insani ilişkilere bakıp, Türkiye’ye İnegöl’ü model yapması lazım. İhracatı ithalatından fazla bir bölgedeyiz. Komşu ülkelerden ve Türkiye genelinden gelen farklı etnik kültüre sahip insanlarla İnegöl’de bir arada yaşamayı becerebiliyoruz. Türkiye için bir örnektir. Ne yazık ki 3 dönemdir bizim dışımızdaki siyasi partilerin İnegöl’den milletvekili çıkarmalarına rağmen İnegöl’ü bu konuda Ankara’da yeterli derece sesini iletmemişlerdir. CHP olarak bunun sıkıntısını yaşıyoruz. İnegöl gerçekten Türkiye’ye model olması gereken bir ilçe. Biz Türkiye’de hep ilkleri yaşayan bir ilçeyiz. Modellikte de ilk olmak istiyoruz. Ama ne yazık ki İnegöl’den seçilmiş mevcut iktidar milletvekilleri bunu beceremiyor” dedi.

CHP’nin Modeli Kurşunlu

Kurşunlu Belediyesi’nden bahsederek İnegöl’de bir model daha yarattıklarını ifade eden Kazanç, “Kurşunlu belediyesiyle, kurşunlu halkıyla birlikte yerel idarenin nasıl yapılacağını tüm İnegöl’e gösteriyoruz. Ekonomik zorluklarla, yeteri derece devletten destek almamakla gösteriyoruz. Ama yinede Kurşunlu’da bir örnek. Yerel seçimlerde İnegöl’de örnek olmak istiyoruz” diye konuştu.

“İnegöl İl Olmaya Namzet Türkiye’deki İlçelerin Başında Gelir”

Kazanç’ın konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlamak istedikleri belirten vekillere ilk sorulan soru ise İnegöl’ün Bursa’ya merkez ilçe olarak bağlanması konusu oldu. Sorulan bu soruya; İnegöl’ü geçmiş tarihlerden iyi bilen CHP Bursa Milletvekili Turhan Tayan cevap verirken, Tayan İnegöl’ün kendilerine göre il olmaya namzet, Türkiye’deki ilçelerin başında geldiğinin söyleyerek cevap verdi.

Hava Kirliliği İktidarın Suçu

İnegöl için bir diğer önemli husus olan hava kirliliğinden de bahseden Tayan; “İnegöl bu gün hava kirliliği ile ilgili can çekişiyor. İnegöl’de 65 bin haneye yetecek kadar geçmişte doğalgaz getirildi. Şu anda doğalgaz kullanım sayısı 34 bin. Bunun da sadece 28 bin 500’ü doğalgazdan yararlanıyor. Yani 7 bin 500’ü, yüzde 20’si doğalgazı kullanmıyor. İnegöl’ün değil içinden, dışından geçerken bile vatandaşın genizleri yanıyor. İnegöl’e getirilen doğalgazın tüm evlere ulaştırılmamış olması, ulaştırılmış olan evlerin yüzde 20’sinin doğalgazı kullanmıyor olmasının bir sebebi var. Türkiye’de AK Parti iktidarında gelir dağılımı daha da kötüleşmiştir. Fakirlik, işsizlik artmıştır. Bu karşılıkta sadaka ekonomisi gelişmiştir. Vatandaşa düşük kalorili kömür dağıtmakla birlikte bu kömürlerin yakılması İnegöl’ün havasında yaşanılmaz hale gelmiştir. Bunun suçu iktidara aittir” dedi.

Büyükşehir Kendi İhtiyaçlarını Karşılayamıyor

Konuşmasının devamında, İnegöl’ün il olmasını beklerken, İbüyükşehir sınırları içerisine almanın yanlış olduğunu vurgulayan Turan Tayan, şöyle devam etti: “Bu İnegöl’e bir yarar sağlamaz. Bu gün büyükşehir belediyesi kendi ihtiyaçlarını karşılamaktan acizdir. Bir yağmur yağdığı zaman Bursa’da merkez ilçelerde caddeleri sel götürmektedir. Bursa’nın merkez ilçelerinin altyapısı tamamlanmamış iken İnegöl’ü büyükşehir hudutların almak, rasyonel değildir, yanlıştır. İnegöl il olmalıdır. İnegöl’ün üniversitesi olmalıdır. İkinci etap arıtma tesisi çalışmasının bir an evvel tamamlanması lazımdır. Boğazköy barajını kirleten bu kirliliğin önlenmesi lazımdır. Çünkü sulama için su kullanılamamaktadır. Sulama kanalları ile ilgili herhangi bir faaliyette yoktur.”

Her Türlü Desteği Vermeye Hazırız

“İnegöl’ün düzlüğüne hayat verecek olan Babasultan barajı ile ilgili Orman Bakanlığına sorduğumuz sorunun cevabında, sulama kanalları ihalesinin 2011 yılında yapılacağını söylediler. 2012 yılının Ocak ayındayız, halen barajın sulama kanaletlerinin projesi ile ilgili gelişme yok. Bütçe görüşmelerinde milletvekilleri olarak asgari ücretten vergi alınmaması konusunda önerge verdik. Bu önerge AK Parti çoğunluğu tarafından red edildi. Ayrıca köy ve mahalle muhtarlarının ücretlerinin asgari ücret seviyesine çıkarılması için önerge de verdik. Yine red edildi. Bu konuların bir an evvel ele alınması lazımdır. İnegöl’ün il olmasından tutun hava kirliliğine kadar her türlü desteği vermeye hazırız.”

Bağlanma Konusu Bursa’ya Faydalı Olacak İnegöl’e Değil

Turan Tayan’ın Bursa’ya bağlanmaya ilişkin yaptığı açıklamanın ardından, daha önce İl Genel Meclis Üyeliği de yapmış olan ve İnegöl’ü yakından tanıyan bir diğer Milletvekili İlhan Demiröz’de konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Demiröz Demiröz, İnegöl’ü çok iyi bildiğinin altını çizerek; “İnegöl’ün Bursa’ya bağlanması gerçekten çok yanlış. İki hafta önce Türkiye’deki tüm il genel meclis üyeleriyle bir toplantı yaptık. Gündemin birinci maddesi de büyükşehir hudutlarının genişletilmesiydi. Bu durumda İnegöl’ün çok büyük kaybı olur, ama Bursa kazançlı olur. Bursa belediyesinin satacak yerleri yok. Bu gün mobilya konusunda tek olan, tarım ürünlerinde gerçekten önemli bir yeri olan İnegöl’ü bende Büyükşehir belediye başkanı olsam almak isterim. İnegöl bakir bir alan. Burada mera vasfını değiştirmiş yerler var. 659 köyü olan Bursa’nın içindeki yol problemini çözemeyen bir belediyenin, ta ki Ömeratlı köyüne nasıl uzanacağını merak ediyoruz. Amaçları İl Genel Meclis Üyelerini devre dışı bırakmak ve tek olarak yönetmek. İl Genel Meclisi onların çoğu olaylarının önüne taş koyuyor. Bağlanma konusu bundan kaynaklanıyor. Bağlanma konusuna karşı çıkıyoruz. Çok yanlış bir karar. İnegöl’ün il olmayı hak ettiğini biliyorum. Daha önce bir çağrı yapmıştım. AK Parti milletvekili Hüseyin Şahin’e, ‘İnegöl’ün bağlanması söz konusu olduğu zaman, biz Bursa milletvekilleri mecliste karşı çıkacağız. Acaba İnegöllü AK Parti Milletvekili Hüseyin Şahin bizimle hareket edecek mi?’ demiştim. Aynı sözümü tekrar söylüyorum” ifadelerinde bulundu.

İnegöl’ü 82. İl Olarak Kazandırmaya Hazırız

 CHP’nin İnegöl’ün Bursa’ya bağlanması konusunda işin neresinde olduklarını sorması üzerine Tayan; “İnegöl’ün Büyükşehir Belediyesine bağlanması yanlıştır. İnegöl’ün biran önce il olduğu açıklanmalıdır. Geçmişte İnegöl’ün il olması ile ilgili yasa teklifim vardı. O zaman da İnegöl’den otobüslerle heyetler vardı. Biz destekledik ama olmadı. Ama şimdi bu teklifimiz yeniden tekrarlayabiliriz. İktidarda bizi destekliyorsa biran evvel İnegöl’ü il yaparız. Söylediklerim açık ve nettir. İnegöl’ün yer altı ve yer üstü zenginliklerinin, kamu zenginliklerinin büyükşehre aktarılması karşısında İnegöl’ün kazanacağı bir şey yoktur. İnegöl bugünkü potansiyeli ile geleceğe umutla bakarken, İnegöl’ü geriye götürmeye, İnegöl’ü bir mahalle yapmaya hiç kimsenin gücü yetmez. Bunun kesinlikle karşısında dururuz. İnegöl’ü 82. il olarak Türkiye Cumhuriyetine kazandırmaya hazırız” dedi.

İktidar İnegöl’ü Buz Dağına Sürüklüyor

CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’e yöneltilen, ‘İnegöl’ü Ankara’dan nasıl görüyorsunuz’ sorusuna cevap veren Erdemir, “Ben İnegöl’ü İnegöllülerin kendilerini değerlendirdiği gibi görüyorum. Çünkü İnegöllü kendisine dünyadan bakar. İnegöllünün rekabeti dünya iledir. İnegöl’e dünyadan baktığımızda hem çok büyük olanaklar, hem de çok büyük tehditler görüyoruz. Zaten sosyal demokrasi buzdağının üstünü değil, altını gören demokrasidir. Ve sosyal demokrat siyaset bugün İnegöl ile ilgili çok önemli uyarılar yapıyor. Bugün İnegöl’deki mobilya, tekstil, orman ürünleri ve makine kümelenme modeli olumlu bir model olarak görülebilinir. Fakat bu model büyük riskler içeriyor. Geleceği belli değil. Uzak doğu rekabeti karşısında ayakta kalıp kalamayacağı belli değil. İnegöl ancak ve ancak markalaşmayla, tasarımla, inovasyonla mümkündür.  Nitelikli iş gücünü, tasarımcıları bugün İnegöl’e nasıl çekebiliriz? Aynı şekilde İnegöl’de hangi tasarım ve Ar-Ge merkezleriyle ayakta kalabiliriz. İktidar partisinin teşvikleri iller bazındadır. İnegöl bir il olarak değerlendirilmediği için gerekli teşvikleri alamamaktadır. KDV oranında indirime giderek, yani hastaya ağrı kesici vererek tedavi edemezsiniz. Bunun ilacı ancak kalıcı çözümlerle mümkündür. Bunun içinde sosyal devletin olması gerekir. İktidar İnegöl’ü buz dağına doğru götürmektedir. Biz İnegöl’ün önündeki fırtınalı okyanusa dikkat çekmek istiyoruz. İnegöl’e dünyadan baktık. Şimdi de Kurşunlu’dan bakalım. Bizim çok başarılı genç bir belediye başkanımız var. Eğer İnegöllü üretim, yatırım, markalaşma, kurumsallaşma görmek istiyorsa Kurşunlu’ya baksınlar. Ama inanıyorum ki yerel seçimlerde İnegöllü o buz dağına çarpmayacak, dümeni sola kırarak bu badireden kurtulacak” şeklinde konuştu.

Bursa Kazanacak, İnegöl Kaybedecek

TBMM’de İnegöl’ün Bursa’ya bağlanması ile ilgili bir yasa çalışması olup olmadığı şeklindeki soruyu yanıtlayan Milletvekili Sena Kaleli ise; bu durumda İnegöl’ün kaybedip Bursa’nın kazanacağını yineleyerek; şu ifadelerde bulundu: “Biz Bursa Büyükşehir’in İnegöl’ü bünyesine kattığında çok şeyi kazanacağını, aynı zamanda İnegöl’ün de çok şey kaybedeceğini biliyoruz. İnegöl kaybedecek, Bursa kazanacak. İnegöl’ün Bursa’ya bağlanmaması için çok sıkı bir şekilde mücadele etmesi gerekiyor. Büyükşehir’in sınırları ne kadar genişlerse, geliri o kadar çok artacak. Ama bu doğru mu? Hayır. Asla değil. Çünkü kendi kendine yetebilen il kıvamındaki İnegöl’ün il olması için çok daha fazla çalışılması gerekir. Ancak her zaman olduğu gibi çıkarlar kişiliğin önüne geçebiliyor. Biz kişiliğimiz çıkarlarımızın çok önünde gören bir sosyal demokrat anlayışına sahibiz. Ama bugün insanlar susturulmaya çalışılıyor. Bugün İnegöllüler bile İnegöl’ün il olması konusunda taleplerini söyleyemez hale gelmiş durumda. Hakkını arayanlar artık tutuklanır hale geldi. Artık herkesin hakkı, hukuku bilinir hale gelsin. Gerçekler örtülmemeli. Uludere’de olanlar, Başbuğ’un tutuklanmasıyla örtülmemeli. Bunlar artık bitsin. Her şey şeffaf olsun. Bu kurgusal anlayıştan vazgeçelim.”

İnegöl’ün Değil, Altepe’nin İsteği Uygulanıyor

Bursa’ya bağlanma konusunda yeniden konuşan İlhan Demiröz, merkez ilçe konusunda İnegöl’ün isteğinin değil, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin isteğinin uygulandığının altını çizerek; “Neden diyeceksiniz; İnegöl’ün ova koruma planı Recep Altepe tarafından onaylandı. Peki, Bursa’nın ova koruma planı neden onaylanmadı; çünkü Bursa’da istediklerini yapabilmeleri gerekiyordu. Buranın ova koruma planını onayladı, nasıl olsa buraya gelip istedikleri gibi tarım alanlarını kullanacaklar” dedi.

İnegöllü Ne İstiyorsa Onu Yapacağız

Demiröz’ün konuşmasının ardından konuya son noktayı koyan ise, eski Bakan Turan Tayan oldu. “Ya halk iktidarını kuracağız, ya da Ankara’daki oldubittiye boyun eğeceğiz” diyen Tayan; “İnegöllü ne istiyorsa onu yapacağız, o doğrultuda koşup hareket edeceğiz. İnegöl’ün hak ettiği yere gelebilmesi için üzerimize düşeni yapmaya hazırız” ifadelerinde bulundu.

4+4+4’e karşıyız

Hükümetin zorunlu eğitimi kesintili olarak 12 yıla çıkarmasıyla ilgili planını değerlendiren Turan Tayan, “8 yıllık kesintisiz temel eğitimin 14 yıla çıkarılması, yani Avrupa Birliği standartlarına çıkarılması CHP’nin temel hedeflerinden biridir. Bunu savunmaya devam ediyoruz. Geçmişte birinci etapta 8 yıla çıkarılırken 5+3 olması için çok ısrar edilmişti. Biz bunun kesintisiz olması için büyük uğraş verdik dönemin Milli Eğitim Bakanı olarak. Yasa da öyle çıktı. Şimdi temel eğitimi 12 yıla çıkarıp bu artışı bir yenileşme gibi göstermek yutturmacadır. 4+4+4 uygulamasının yanlış olduğu görüşündeyim. Bu da bir karar olarak getirilemiyor, hükümetin bunu teklif olarak meclise sunacağı söyleniyor. Biz böyle bir teklif gelirse bunun yanlış olacağını, kesintisiz eğitimin devam etmesi gerektiğini her fırsatta söylemeye devam edeceğiz. Pedegojik yönden 4. sınıftaki bir çocuğun mesleki eğitimle ilgili tercih yapabilecek olması mümkün değildir. Onun için yönlendirmenin 8. Sınıf ve sonrası olması öngörülerek yasalaşmıştır” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu Artık Yerel Kanallara Çıkacak

Toplantıda son konuşmayı ise İlhan Demiröz yaptı. Şu anda Türkiye’de ayakta kalan, vatandaşın umudu olan tek kurumun Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu ileri süren Demiröz, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: “Başka bir örnek gösterme şansınız yok. Genel Başkanımız dün ulusal kanaldaydı. Türkiye’de başka kanal yok mu? Biz bu kadar gündem içerisinde hangi kanalda size ulaşmaya çalışıyoruz. Çünkü diğer kanallarda bununla ilgili en ufak bir şey gösterilmiyor. Diğer kanallarda enginar nasıl temizlenir, nasıl evlendirilir bunlar gösteriliyor. Hangi kanal hükümetin icraatlarıyla ilgili bir şey söyleme cesareti kullanılabilir. Genel Başkanımız bundan sonra yerel basına gideceğim diyor. Onun için CHP’nin kıymetini herkes bilmeli.”diye konuştu.