www.haberyorumgazetesi.com
www.haberyorumgazetesi.com

CAMİLERDE RAMAZAN BEREKETİ

CAMİLERDE RAMAZAN BEREKETİ

Ramazan ayının gelmesi ile beraber ilçemizde bulunan camilerde vakit namazlarında Cuma namazlarını andıran görüntüler yaşanıyor. İshakpaşa Camii İmam Hatibi Mehmet Nuri Memiş, yaşanan bu durumun Ramazan ayının ardından da devam etmesi için cemaatle diyal

İshakpaşa Camii İmam Hatibi Mehmet Nuri Memiş, Ramazan ayı ile ilgili açıklamalarda bulunarak, vatandaşların normal vakitlerde de camilere iştirak ettiklerini, bazen cami içerisinde yer kalmadığını ve dışarıya sedir sarıldığını ifade etti.

HALKIMIZ CEMAATLE NAMAZ KILMAYI SEVİYOR

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Memiş, ?Şimdi zaten özellikle son dönemlerde cemaatimizde,cemaatle namaz kılma konusunda bir bilinç oluştu. Yani evde yada işyerinde namazı kıldığınız zaman bir sevap elde ediyorsak, cemaatle bunu kıldığımız zaman 27 dereceye kadar daha yüksek sevap elde edeceğimizi Peygamberimiz Hadis-i Şeriflerinde buyuruyor. Dolayısı ile genel olarak bizim halkımız cemaatle namaz kılmayı seviyor. Cemaatede ilgi gösteriyor. Bir de şuan içerisinde yaşamış olduğumuz Ramazan Şerif ayı rahmet, mağfiret ve bereketin bolca müminler üzerine aktığı günlerde, tabii cemaate daha fazla ilgi ve alaka olmaya başladı. Özellikle kendi camimiz açısından düşünürsek gerçekten öğlen ve ikindi namazında, yatsı namazı işte cemaat dışarlara kadar taşıyor desek abartmış olmayız. Yoğun bir ilgi var. İnegöl´ün aşağı yukarı bütün camilerinde aynı ilgi ve alakanın olduğunu bilmekteyiz. Temennimiz bu Ramazan-ı Şerif ayı içerisinde böylesine yoğun gösterilen ilginin bayramdan sonrada devam etmesidir. Zaten bütün sohbetlerimizde, vaazlarımızda biz kardeşlerimize bunu hatırlatıyoruz. Bu Ramazan-ı Şerif ayı bizler için hayatımızın geri kalan kısmıyla alakalı önemli kararlar alacağımız ve o kararları uygulayacağımız bir Ramazan olsun. Yani bu Ramazan geçmiş hayatımız ne olursa olsun, bir beyaz sayfa açarak bunda sonraki eskide yapmış olduğumuz hataları tekrarlamadan, keşkelerimizi, pişmanlıklarımızı geride bırakarak bu Ramazan ile beraber kazandığımız bu güzel hasretleri sabır en önemli Ramazan-ı Şerifte elde ettiğimiz kazanç, cemaatle beraber namaz kılma bilinci duyarlılığı, en önemli elde ettiğimiz kazançlardan bir tanesi, yine Kuran-ı Kerim ile olan irtibatımız. Pek çok insan sabahleyin camilere koşuyor, sabah ezanı ile beraber.Ne için? Mukabele takip etmek için. Kuran-ı dinlemek için ve o mukabeleyi iştirak etmek için. Sonuçta bunlar çok özel ve çok güzel davranışlar. Önemli olan bunları bundan sonraki hayatımızın geri kalan kısmına da yayabilmek, aksettirebilmek. Böyle olduğu zaman gerçekten bu Ramazan´ı en güzel şekilde idrak etmişiz demektir. Öncelikle Ramazan-ı Şerif getirdi, bayram götürdü diye halk arasında bir deyim vardır. Bu tabirin gerçekleşmemesi için bizlerin asgariye ibadet dediğimiz beş vakit namazımıza çok dikkat etmemiz lazım. Bu konu ile alakalı gerekli hassasiyeti gösterebilmemiz için elbette ki bazı bilgilerimizin olması gerekir. Özellikle İslam ile alakalı, namaz ile alakalı bilgilerimizi şöyle bir gözden geçirdiğimiz zaman bununla alakalı cemaate devam etme ile alakalı çok önemli Hadis-i Şerifler olduğunu görürüz. Bunları idrak ettiğimiz zaman, içimize yerleştirdiğimiz zaman ve Ramazan-ı Şerifte de bunuperçinleştirdiğin zaman bu bir melek haline geliyor. Aynı 10´u gibi Ramazan-ı Şerif´ten sonrada bayramdan sonrada mutlaka yine bu şekilde cemaate devam etme kültürü otomatikman kazanmış oluyoruz. Yani Efendimizin bulmuş olduğu bir Hadis-i Şerif var mesela cemaate özellikle sabah namazı cemaatine gelmeyenlerle alakalı. Hz. Ebubekir´in yerime vekâleten Muhammed´e geçirsem de şu hiç bir mazereti olmadığı halde sabah namazına gelmeyenlerin evlerine gidip de onların evlerini yaksam, başlarına yıksam tarzında bir Hadis-i Şerif var. Bu cemaate devam etmenin ne kadar önemli olduğunu gösteren en önemli Hadis-i Şeriflerden bir tanesidir. Zaten Kuran-ı Kerim´e baktığımızda, Hz. Peygamber´in hayatına baktığımızda hep cemaat vurgusu vardır. Yani işte ?Ayrılığa düşmeyin, parçalanmayın, bir olun, bir cemaat haline gelin, tek bir ümmet gibi olun´ ayeti kerimesi bize bunu en güzel şekilde ifade etmektedir. Dolayısıylada bizler bu birlik ve beraberliğimizi bu cemaat kültürüyle anca elde edebiliriz. Ramazan-ı Şerifte yaptık, beş vakit yaptık, hem oruçluyken yaptık hem çok sıcak günlerde yaptık. Dolayısıyla Ramazan bittikten sonrada daha rahat bir şekilde bu cemaat alışkanlığımızı devam ettirmemiz gerekir.Tabii bununla alakalı da bir duyarlılığımızın olması lazım.Bizler her kıldığımız namazımızı son namazımızmış gibi kılarsak hiç bir problem kalmaz. Dünya hayatı çünkü ne derdi biter, ne mal kavgası biter, ne telaşı biter.Bütün bu hayat içerisindeki telaşenin, meşguliyetin içerisinde hem bedenen hemde ruhen dinlenebilmek için namaza hayatımızı endekslememiz ve beş vakit camiye gelerek bu ruh dinginliğini sağlamamız lazım? dedi.

ÇALIŞMALAR SEMERESİNİ VERMEYE BAŞLADI

Çocukların namazda yaramazlık yapmalarına rağmen, artık vatandaşların bu gibi konularda daha yumuşak davrandıklarını belirten Memiş, ?Sohbetimizin başında da söyledik, artık şimdi ki camii cemaatimiz bundan 15-20 sen önceki camii cemaati değil. Gerçekten bazı konularda bilinçlenmiş vaziyette, özellikle bu çocuk konusu ile alakalı Diyanet İşleri Başkanlığı´nın yaptığı pek çok çalışma semeresini vermeye başladı. Camiiler çocuklarla dolup taşmaya başladı. Cemaat içerisinde artık o ilk dönemlerdeki gibi tepki gösteren, bağıran, çağıran, çocukları döven, onlara şiddet uygulayan, onların gelmesinden rahatsız olan kişilerin çok çok azaldığını görmekteyiz. Özellikle şunuda söylememiz lazım ya çocuğu camiye hiç sokmuyoruz, yada çocuğu camiye soktuğumuz zamanda hiç ilgilenmiyoruz. Salıyoruz, kendi ne hali varsa görsün tarzında. Bunun ikisinin arasında bir yol tutmamız lazım. Camilerimize çocuklarımızı elbette getireceğiz, ama sadece camiye gelsin, caminin içerisinde hoplasın, zıplasın mantığıyla değil, aynı zamanda o çocuklara camii içerisinde bir eğitimde vermemiz lazım, onu camii kültürüne alıştırmamız lazım. Yani camide nasıl oturulur, camide nasıl kalkılır, camide namaz kılarken nelere dikkat ederiz, caminin yerlerini öğretiriz, mihrabını, minberini, kürsüsünü, çocukların camide nerede durması gerektiğini, birinci safın kimlere ait olduğunu onunla alakalı çocuklara ufak tefek camii kültürü ile ilgili bilgi vermeliyiz. Yoksa bir çocuk camiye geliyor, gidiyor. Hiç bir şekilde eğitim almıyor, hiç bir şekilde camii kültürü ona anlatılmıyorveya bununla alakalı güzel örnekler çocuğun elinden tutulup gösterilmiyorsa bir yerde de yanlışlık yapılıyor demektir. İşte o zaman bunun mutlaka düzeltilmesi lazım. Bunun ikisi arasında bir yol tutmamız lazım. Çocukları camiden uzaklaştırmayacağız, çocukları camiye getireceğiz ama getirdiğimiz çocuklarıda camide eğiteceğiz, terbiye edeceğiz, onlara güzel bir cami ahlakı, cami kültürünü öğreteceğiz? ifadelerini kullandı.

 

HBR: Onurhan BAYRAKTAR



  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19