www.haberyorumgazetesi.com
www.haberyorumgazetesi.com

?Darbeler, İnsanlığın ve Adaletin İdamıdır?

?Darbeler, İnsanlığın ve Adaletin İdamıdır?

Demokrat Parti (DP) İlçe Başkanı Murat Balakuş, darbelerin, insanlığın ve adaletin idamı olduğunu dile getirerek birlik ve beraberlik çağrısında bulundu.

DP İlçe Başkanı Murat Balakuş, 15 Temmuz hain darbe kalkışmasının yıldönümü münasebeti ile açıklamalarda bulundu.

İDRAK TAZELEMEYE İHTİYACIMIZ VAR

Konu ile ilgili konuşan Demokrat Parti İlçe Başkanı Murat Balakuş; ?15 Temmuz gecesinden başlayarak meydanlarda ?ekmeğimiz, aşımız´ dediğimiz demokrasiye sahip çıktığımız gibi FETÖ darbe teşebbüsünün 1. yıldönümünde de tüm Türkiye´de Demokrat Parti teşkilat ve yöneticileri; yine meydanlarda milletimizle beraber demokrasimize, cumhuriyetimize ve devletimize sahip çıkacaktır. Bu hainler, Türkiye´nin dinamiklerine saldırmış, karşılarında da milletin kendisini bulmuştur. Demokrasimizin en uzun günü diye tabir edebileceğimiz 15 Temmuz´dan bugüne 1 yıl geçti. 15 Temmuz darbe teşebbüsü; Türkiye´nin siyasi yürüyüşünde iç politikada olduğu kadar, dış politikada da iklim değişikliğine yol açtı. Tarihimizde pek çok kez yaşadığımız, millet nezdinde de boğulmuş bir hareket olan teşebbüs, 15 Temmuz darbe teşebbüsü, hepimizi derinden etkilemiş ve üzmüştür. Geçmişimizde de düşman namlularına alnını dayayan yüce milletimiz; bu sefer de devletinin üniformaları ve silahlarıyla beraber milletine kurşun sıkarak, milli iradenin mabedi diyebileceğimiz TBMM´yi, Özel Harekât Daire Başkanlığı´nı bombalayan, sokaklarda insanlarına silah sıkan, gözü dönmüş, robotlaşmış, insaniyet vasfından çıkmış bir hareketi, Allah´ın izniyle durdurmuştur. Bu hainler, Türkiye´nin dinamiklerine saldırmış, karşılarında da milletin kendisini bulmuştur. Türk siyasetinin tüm unsurlarının idrak tazelemeye ihtiyacı var. Türk siyasetinin tüm unsurlarının; başta Cumhurbaşkanı ve AKP hükümetinden başlayarak bu FETÖ Terör Örgütü´nün ´herkes tarafından bilinen´ sır mahiyetindeki devleti ele geçirme girişimi ve 15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrası bir idrak tazelemeye ihtiyacı vardır. Bu yaşanan ´şer´ teşebbüsü, bir anlamda Türkiye Cumhuriyeti Devleti, milleti ve demokrasisi için bir ´Rönesans´ fırsatı olmuştu. Bizler de bu süreçte ayrılıkların bir kenara bırakılarak Türkiye´nin birliğini ve beraberliğini tahkim etmek üzere bir devlet, vatan ve beka meselesi olarak gördüğümüz bu noktada seçilmiş hükümetimizin ve Cumhurbaşkanımızın yanında olduğumuzu defalarca tekrar ettik.?

MİLLİ MUTABAKATIN SÜRDÜRÜLMESİ GEREKİYORDU

?Bu zaman dilimi içinde Demokrat Parti olarak geçmişimizden getirdiğimiz fikrimiz, inancımız ve vazgeçmediğimiz davamızın gereği olarak, bugün de darbelerin insanlığın, adaletin idamı olduğunu açık yüreklilikle ifade ettik. 15 Temmuz sonrası oluşan birlik ve beraberlik ikliminin devamı için siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına, milletimize defalarca telkinlerde bulunduk. Türkiye´nin iklim değişikliğine ihtiyacı olduğunu, Türkiye´nin yeni bir rotaya ihtiyacı olduğunu dile getirdik. 15 Temmuz sonrasında iktidar ve muhalefeti ile tabii bir şekilde oluşan ortak payda ve siyasi iklim maalesef dağıtıldı. 15 Temmuz FETÖ Darbe Teşebbüsü ve bu teşebbüs ile adli-siyasi zeminde mücadelenin, bir ´Milli Mutabakat´ siyaseti olarak sürdürülmesi gerekmekteydi. FETÖ ile mücadelemiz hem yurtiçi hem de yurtdışında ?milli mutabakat´ zemininde götürülmemesinin Türkiye´ye karşı özellikle kimi ülkelerin tarihsel önyargı, kötü niyet ve FETÖ´nün yurtdışındaki propagandaları neticesinde yeteri kadar uluslararası kamuoylarına mal edilememesi zafiyeti ortaya çıkmıştır. FETÖ´nün ?mücadele azmini´ yok etmeden bu mücadele kazanılmış sayılamaz. Diğer terör örgütleri tarafından cezaevlerinin bir ?eğitim merkezi´ne dönüştürülmesine müsaade edildiği gibi, bugün de, mahkeme sürecinde üzülerek görüyoruz ki FETÖ, Türk milletinin çalınmış evlatlarımızın zihnini cezaevlerinde yönetmeye devam etmektedir. Ancak mücadele süreci ilerledikçe OHAL kapsamı dışına çıkan KHK uygulamaları ve 16 Nisan referandum süreci başta olmak üzere; darbe teşebbüsü vesile edilerek muhalif düşünceye sahip olan kişilere ve kurumlara yönelik bir tehdit oluşturulmuş, onları sindirme manivelasına dönüştürme gayretleri ile karşı karşıya kalınmıştır. Bugün artık her bir vatandaşımızın zihninde bir terör örgütü olarak tescillenmiş FETÖ adı koyulan örgütlenmenin bugüne kadar nasıl geldiğini de hep beraber sorgulamalıyız. Tüm siyasi parti ve liderler, FETÖ´nün yurtiçi ve uluslararası alanda propagandasını yaptığı ´tiyatro tezine´ argüman üretmesine yol açacak söz ve tavırlardan kaçınmalıdır. 15 Temmuz FETÖ Darbe Teşebbüsü ile ilgili kamuoyunun zihninde halen pek çok boşluklar olmakla beraber, bu sorgulamayı yaparken 15 Temmuz Darbe teşebbüsünü yapan FETÖ´nün yurtiçi ve uluslararası alanda propagandasını yaptığı ´tiyatro tezine´ argüman üretmesine yol açacak söz ve tavırlardan tüm siyasi parti ve liderler kaçınmalıdır. Milletin paralarıyla alınmış silahı millete doğrultan bu FETÖ mensuplarını bizler de milletimiz de tarih de asla affetmeyecektir. Yaşama aşkından vazgeçip kendilerini yaşatmaya adayan, vatan toprağının hamuruna karışan şehit Başbakanımız Adnan Menderes, O´nun bakanları Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu başta olmak üzere 15 Temmuz´da can veren tüm demokrasi şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Geride kalan 15 Temmuz gazilerine sıhhat ve uzun ömürler diliyorum. Bu vesileyle cihanşümul bir iddianın sahibi medeniyet kurmuş, asırlar boyu yüzbinlerce şehit vermiş bir millet olarak yüce Türk milletinin tüm şehitlerini eşit görmeli ve ayrıma tabi tutulduğu gibi bir zannın ortaya çıkmaması için de ayrıca hassasiyet göstermeliyiz. Devletimiz umarım bir daha bu tür darbe teşebbüs ve felaketleri yaşamaz? ifadelerini kullandı.

BALAKUŞ´TAN KANSU´YA: ?KADIYA ADALET MÜLK DEĞİLDİR?

?Sözlerime son verirken 15 Temmuz gecesi programında başımıza gelen talihsiz bir muameleye de değinmeden edemeyeceğim. Göreve geldiğimiz günden bu yana siyasi terbiye sınırları içerisinde hareket etmiş, hiçbir kurum ve kuruluş ile problem yaşamadan görev yapan bir ilçe teşkilatıyız. Muhalefet görevini yapar iken her zaman dikkat etmiş, çamur at izi kalsın siyasetine asla bulaşmamış, eksik gördüklerine ve yapılmasında uygun bulunanlara dikkat çekmiş, iyi yapılan bir hizmeti her zaman desteklemiş bir ilçe başkanı olmaya hep dikkat etmişimdir. Kadim bir geleneğin ve mazisi şerefli hizmetlerle dolu, hayatımın en şerefli ve değerli yılları diye yâd edeceğim DP İnegöl İlçe Başkanı olarak programa başkan yardımcım ile iştirak ettim lakin görev yaptığı kuruma ve görevine yakışmayan fakat bizlerin kurum ve görevi ile asla bağdaştırmadığımız ve şahsına cevap verdiğimiz Sayın Adil Kansu´nun bu hareketi başta şahsım olmak üzere tüm Demokrat Parti teşkilatını ve demokratları üzmüş ve kırmıştır. Davetli olarak katıldığımız, mütevazılığimizden asla ödün vermediğimiz, yer konusunda hiçbir zaman problem olmamış, makam ve görevine bakmadan kendimizden büyüğüne ya da misafire yerini vermiş, saygı göstermiş bir İlçe Başkanı olarak misafir edildiğimiz yerden, toplum içerisinde rencide edilecek şekilde fütursuzca ve terbiyesizce kaldırılmamız bizim de buna aynı tavır içerisinde cevap vermememiz demokrat bir gelenek ve ahlaktan gelmemiz, temsil ettiğiniz makama saygı göstermemizden ibarettir ve bu yaptığınız şahsımdan çok demokrat parti teşkilatına ve ailesine bir hakarettir. Lakin kurumunuz ile değil maalesef şahsınızla alakalıdır. Bizlere her zaman misafirperver olmuş, ilgisini alakasını esirgememiş Sayın Belediye Başkanımız Alinur Aktaş ve kurumunu asla bağlamamaktadır ve bu yaşanın kendisini ne kadar üzdüğünü ben ve teşkilatım çok iyi biliyoruz. Bizim nezdimiz ve kamuoyunca STK´lar ve vatandaşlar ile her zaman problemli olmuş, küçük dağları ben yarattım havasında gezen, fırıldak gibi dönerek hasbelkader bu makama gelen Sayın Adil Kansu´ya bu görevlerin geçici olduğunu ve bir gün mutlaka biterek yine geldiğimiz yere yani halkın içine döneceğimizi ve eski bir deyimle kadıya adalet mülk değildir diyerek hatırlatmak istedim. Siyasetin ve hizmetin en güzel tarafının gök kubbede hoş bir seda bırakmak olduğunu da hatırlatarak, ben iktidar günlerini fazlasıyla görmüş bir geleneğin temsilcisi olarak çok şükür hizmetimiz ve servetimizin hesabını İnegöl kamuoyuna fazlası ile vermekten hep onur ve gurur duymuşuzdur. Bundan sonra yapacağınız hizmetleri ve sizi teşkilat olarak daha yakından takip edeceğimizi buradan beyan ederek asıl işiniz olan İnegöl´ün sorunları ile ilgilenmek olduğunu, egonuzu tatmin etmek için misafir kovmak olmadığını buradan bir kez daha hatırlatarak DP ailesinin sizin yutamayacağınız kadar büyük bir lokma olduğunu belirtir, partimize yaptığınız bu hakarete cevaben orada görevde olduğunuz sürece belediyenin hiçbir programına katılmayacağımızı beyan ederiz. Sizlerin nazarında katılımımızın bir önemi olmasa da İnegöl halkının nezdinde büyük ve güçlü hatıraları olan DP´ye yapılan bu hakaretin ve eksikliğin halkımızca zamanı gelince mutlaka bir cevabı olacaktır? açıklamalarında bulundu.

Haber ve Fotoğraf: Onurhan BAYRAKTAR



  • BIST 100

    9756,27%1,15
  • DOLAR

    32,53% -0,05
  • EURO

    34,79% -0,20
  • GRAM ALTIN

    2425,45% -0,18
  • Ç. ALTIN

    4017,93% 0,00