ENİŞTE İLE KAYINÇO

23 Mayıs 2013, günlerden Perşembe.

Benim için tarihi bir gün.

Zira hayatımda ilk kez mahkemeye çıkacağım ve hakkımda açılan bir hakaret davasından yargılanacağım.

O günü iple çekiyorum.  Sanki mahkemede hakimin karşısına değil de, nikah dairesinde, nikah memurunun karşısına çıkacakmış gibi heyecanlı ve bir o kadarda mutluyum.

Zira ben o gün hakaretten değil, Türk olmanın verdiği gurur ve onurla, bölücü terör örgütü PKK’ya ve milletin meclisinde terörün ve teröristin sözcülüğünü yapan BDP’ye duyduğum öfkeden dolayı yargılanacağım. Aslında yargılanmayacağım, Türklüğümle yeniden nikâh tazeleyeceğim.

30 yıldır ülkemi bölmeye çalışan, 40 bine yakın insanı genç yaşlı, kadın çocuk demeden öldüren, polise, askere kurşun sıkıp şehit eden, savcıyı, hakimi, öğretmeni, mühendisi, kaymakamı kaçırıp günlerce alıkoyan, bölücü terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı BDP’nin, sözde masumane taziye ilanını girerek, bir nevi propagandasını yapan Yıldırım Gazetesi’nin Sahibi Mehmet Hanefi Yıldırım’a, buradan tüm İnegöl halkı huzurunda şükranlarımı sunuyor ve bana bu gururu yaşattığı için kendisine binlerce kez teşekkür ediyorum.

İnegöl’den de şehitlerin verildiği o hassas günlerde, Yıldırım Gazetesinde yayınlanan BDP’nin taziye ilanına, internet üzerimden yaptığım eleştiriye tahammül edemeyen Yıldırım Gazetesi’nin yazarlarından Mustafa Güngör, “YILDIRIM GAZETESİNİN DÜŞMANLARI İŞBAŞINDA” başlıklı yazısında BDP’yi, AK Parti, CHP, MHP, SP, BBP, DP ve diğer partiler gibi Türkiye’nin yasal bir partisi olduğunu söyleyerek savunabilmiştir. Aynı Mustafa Güngör yazısının devamında beni, “ülkede huzurun, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin tesis edilmesini istemeyen biri olarak göstermeye çalışmıştır.

Ama bugün iktidarın huzur, barış, kardeşlik adına yaptığı girişimleri, Mustafa Güngör’ün patronu, kayınçosu, Yıldırım Gazetesi Sahibi, Sorumlu Genel Yayın Müdürü, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, Kanal 16 TV’de yayınlanan lafın sırası programının yapımcısı ve moderatörü Mehmet Hanefi Yıldırım, endişe ile takip etmektedir.

Beni BDP ilanına tepki gösterdiğim için mahkemeye veren vatanperver Mehmet Hanefi Yıldırım, bugünlerde iktidarın terörist başı ile başlattığı barış görüşmelerinden duyduğu rahatsızlığı dillendirerek, ülkenin bölünme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ifade etmektedir. Hatta  “PANSUMAN TEDBİR” başlıklı yazısında ki bir paragrafta Yıldırım Gazetesi köşe yazarı ve eniştesi Mustafa Güngör ile görüş ayrılığına düşerek; “PKK’nın adını bile anamayanların, şimdilerde Türkiye Büyük Millet Meclisinde tehditkâr konuşmalarına göz yumulur, taviz üstüne taviz verilir oldu” diyerek adeta BDP’nin PKK ile olan kutsal bağını ispatlamıştır.

Enişte ve kayınçoya şimdi bir çift lafım var, evelemeyin gevelemeyin açık konuşun. PKK’nın sözcülüğünü yapan BDP yasal bir partimidir, değimlidir. Yasal ise yarından itibaren BDP’nin her türlü haber ve propagandasını gazetenizde görmek istiyorum. Yok, BDP’yi benim gibi PKK’nın sözcüsü olarak görüyorsanız, taziye ilanı ile de olsa,  neden onların propagandasını yaptığınızı, anlatın da öğrenelim.