İstanbul Finans Zirvesi`nde konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, küresel krize rağmen Türk ekonomisinin Avrupa Birliği ülkelerinden daha iyi bir durumda olduğunu belirterek, “Türkiye bugün Avrupa Birliği`nin 27 üyeli ülkesinin 27 ülkesinden çok iyi durumda.. Türkiye böylesine küresel bir krizde bırakın IMF`den destek almayı adeta IMF`ye bir yerde belki bu tabirim biraz fazla kaçacaktır ama söyleyeyim rahatlayayım. IMF`ye cep harçlığı olmak üzere 5 milyar dolar da verecek duruma geldi."demiş.
Yine İktidar yetkilileri ekonomiye ilişkin yaptıkları açıklamalarda; Türkiye’nin dünyanın en güçlü 17. büyük ekonomisine sahip olduğunu ve kişi başına düşen gayri safi milli hâsılanın 10 bin doları geçtiğini ifade ediyorlar.
Tamam, iktidar yetkililerinin ekonomi ile ilgili söylediklerini doğru kabul edelim. Türkiye dünyanın en büyük 17. Ekonomisine sahip, kişi başına 10 bin dolar milli hâsılamız var ve doğal olarak ta 5 kişilik bir ailenin cebine yıllık 50 bin dolar para giriyor. Ve hatta dün bir milyar dolar borç için yalvardığımız İMF’ye, 5 milyar dolarcık cep harçlığı verecek duruma gelmiş olalım…
Hepsine Eyvallah…!
Peki devletimiz bu kadar zenginse, işsizliğin neredeyse sıfır olduğu, sanayileşmenin ve ihracatın örnek gösterildiği İnegöl’de, okul idarecileri NİÇİN velilerden fotokopi vs. ihtiyaçlar için para dileniyor.
NİÇİN okul idarecileri çalıştırmak zorunda oldukları hizmetlilerin maaşını ve sigortasını ödemek için, sınıf defteri, silgi ve tebeşir gibi ihtiyaçlarını karşılamak için karar kara düşünüyor.
Yetkililerin dediği gibi dünyanın en büyük 17. büyük ekonomisine sahip isek, İnegöl’ün merkezinde bulunan 26 ilköğretim okuluna NİÇİN sadece bakım onarım parası gönderiliyor da, rutin giderler için ödenek ayrılmıyor.
İMF’ye verebilecek 5 milyar dolarımız varsa eğer, NİÇİN okul idarecileri yada okul aile birlikleri işadamlarına el açtırılıyor, belediye başkanlarına muhtaç ediliyor.
Evet, ülkemiz iktidar mensuplarının dediği gibi, dünyanın en büyük 17. büyük ekonomisine sahip olabilir, birilerinin ceplerine değil yılda, ayda 10 bin dolar da giriyor olabilir. Hatta İMF’ye 5 milyar dolar cep harçlığı da verecek güçte de olabiliriz.
Ama kimse kusura bakmasın, bu ülkenin yüzde 80’i şuan devletin resmi verilerine göre açlık sınırının altında yaşıyor. Herkes gırtlağa kadar borçlu. Ticaret neredeyse durma noktasına gelmiş. İşveren çalışanına maaş vermeyecek durumda. Esnaf işçi geçim derdinde. Zamlar desen yağmur gibi...
Sözün özü; milletin içmeye ayranı yokken, iktidar yetkilileri, NİÇİN faytonla bir yerlere gidebileceğimizi söylüyorlar ki…
