MEYDAN MUHAREBESİ

İnegöl Belediyesi, kaçak yapıyla ilgili başlattığı mücadele kapsamında dün yeniden yıkım gerçekleştirdi. Belediye ekipleri, 2 hafta önce Ortaköy’de 5 binanın yıkımıyla başlayan kaçakla mücadeleyi, yine Ortaköy Mahallesi’nde sürdürdü. Olayların da yaşandığı yıkımlarda Ortaköy’de 1, Kulaca Mahallesi’nde ise 2 kaçak bina yerle bir edildi.

 

MEYDAN SAVAŞINI ARATMADI

Sabah erken saatlerde jandarma nezaretinde Ortaköy’e gelen ekipler, kaçak yapıyı yıkmak istedi. Ancak ev sahiplerinin direnişi ile karşılaştı. Devreye Belediyenin zabıta ekipleri girmek istedi, ancak başarılı olamadı. Bu sırada yıkılmak istenen evin sahiplerinden biri baygınlık geçirdi. Olay yerinde hazır bulunan sağlık ekipleri, fenalaşan şahsı alıp İnegöl Devlet Hastanesi acil servisine kaldırdı. Tedavi sonrası sağlık ekipleri yeniden olay yerine döndü. Ancak arbede sürüyordu. Bu sırada çıkan olaylarda öfkeli kalabalık zabıta ekiplerini ve 112 acil servis ekiplerini hedef aldı. Kalabalığın saldırısına uğrayan 7 zabıta memuru ile 3 sağlık görevlisi yaralandı. Bu sırada yaralanan zabıtaları hastaneye getirmek isteyen ambulansa da taşlar ve sopalarla saldıran kalabalık, ambulansa da zarar verdi.

 

EV SAHİBİ DARP ETTİ İDDİASI

Arbedenin yatıştırılmasıyla zabıta memurları ve sağlık görevlileri hastaneye kaldırıldı. Selim Meydan ve Serdar Cengiz isimli iki zabıta memuru ile ambulans şoförü Hakan Güngör’ün yıkılmak istenen evin sahibi olduğu iddia edilen Selahattin Ç. tarafından darp edildiği, darp sonucu burunlarında çatlak olduğu öğrenildi. Diğer yaralılar ise ayakta tedavi edildi.

 

KULACA’DA BÜYÜK ARBEDE

Ortaköy’deki yıkım güçlükle de olsa tamamlanırken, daha sonra Kulaca Mahallesi girişinde bulunan iki evin yıkımına geçildi. Görevliler burada da ev sahiplerinin sert müdahalesi ile karşılaştı. Evlerini yıktırmamak için direnen vatandaşları jandarma güçlükle kontrol altına aldı. Kendi aralarında da bir ara kavgaya tutuşan Kulacalı vatandaşların sakinleşmesi için güvenlik güçleri büyük çaba harcadı. Ancak burada zabıta ekipleri tartışmalara müdahale etmekten kaçındı. Kulaca’da evin yıkımının başlamasıyla birlikte öfkeli kalabalık iş makinesine yöneldi. Jandarmayla da kavgaya tutuşan vatandaşlar, inşaat halindeki evlerini yıktırmamak için büyük çaba sarf etti. Tarlalık alanda jandarmanın kontrol altına almaya çalıştığı kargaşa sırasında evin bir bölümünün yıkımı gerçekleştirildi.

 

GÖREVLİLER KAÇIP CANLARINI KURTARDI

Evin yıkıldığını gören vatandaşlar bu defa yerel yönetime öfke kustu. Çarpıcı açıklamalar da yapan ev sahipleri, kendilerine haksızlık edildiğini ileri sürdü. Evin bir bölümünü yıkan iş makinesinin yıkım tamamlandı diyerek ayrılmak istemesi ise, kalabalığı daha da öfkelendirdi. Vatandaşlar bu kez de yarısı yıkılmış binaya çocukların girebileceği, tehlike arz ettiğini belirterek “madem yıkıyorsunuz tamamen yıkın” dediler. Yıkım şefi ile görüşen vatandaşların öfkesi her geçen dakika daha da artarken, yıkım ekibinin başındaki şef evin tamamın yıkılması emrini verdi. Tam bu sırada bir arbede daha yaşandı. Bir anda kontrolden çıkan kalabalık, yıkım ekiplerine, kepçeye ve görevlilere saldırdı. Jandarma araya girerek ayırmak istedi. Ancak karşılığında sert müdahale ile karşılaşan jandarma güçlükle vatandaşları sakinleştirdi. Bu sırada yıkım ekibi görevlileri yakalanmamak için kaçarak kendilerini kurtarmak istediler. Görevliler belediyenin araçlarına sığındılar.

 

BURSA-ANKARA KARAYOLUNU KAPATMAK İSTEDİLER

Yıkımın yapılmasına sinirlenen vatandaşlar, Ankara yolunu kapatmak istedi. Yaklaşık 20-25 kişilik kalabalık ana yola doğru yürümeye başlayınca jandarma tekrar devreye girdi ve yolu kapatmak isteyenleri ikna edip geri çevirdi.

 

“BİZE İSRAİL’DE BU HAKARETİ YAPMADILAR”

Yıkımla ilgili bir açıklama yapan evi yıkılan vatandaşın yakını olduğunu belirten Osman Sil, “Bana önce bunu yap dedi, şimdi yıkmaya geliyorlar. Ramazanda bu iş olur mu? 8 yıl İsrail’de çalıştım, Filistinlilere bu hakaret yapılmıyor. Başbakan da görsün. İsrail’de kampı bastılar bize bir şey yapmadılar, ekmeğimizi suyumuzu verdiler” dedi.

 

BELEDİYE ÇALIŞANI HAKKINDA ÇARPICI İDDİA

İnşaatın sahiplerinden Cemal Kabil ise, torunu ile birlikte evi yaptıklarını belirterek; “Bizim Gürcü tanıdığımız olmadığı için böyle oluyor. Ben buraya bir tuğla dahi almadan gittim İmar İşlerinde Mehmet Uğulu ile görüştüm. Git yap dedi, cezayı alırız. Geldik yaptık, cezayı da verdik. Beton atılacak zabıta geri çevirdi. Yine Mehmet Uğurlu’ya gittim. Anlattım durumu. Sen at betonu, ben varım burada benim masamdan geçecek evrak dedi. Git döktür betonunu dedi. Madem yıkılacak neden bana bunu neden yaptırdın. Ben buradayım dedi. Ben buraya tek katlı yapacaktım, Mehmet Uğurlu buraya iki katlı yakışır dedi iki katlı yaptırttı bana. Çocuk babasının toprağını satıp buraya gelmiş ev yapmaya kalkmış. Sorduğumuzda yıkılacağını söyleseler yapmazdık. Bize cezayı ödeyin sadece dediler. İçerde bir tane adamımız olsa yıkılmazdı burası” diye konuştu.

“SİYASETÇİ TANIDIĞIMIZ OLSA BÖYLE OLMADI”

Çevrede 10-15 tane kaçak bina olduğunu da vurgulayan Kabil, “Adamlar ceza bile ödemediler. Bizim gürcü tanıdığımız, siyasetçi tanıdığımız yok. Ondan böyle oluyor. Şereflilik buysa ben bunu kabul etmiyorum. Ben 2 tane hata yolladım hastaneye şimdi. Bugüne kadar biz ne polise ne jandarmaya bir taş atmadık. Televizyonlarda görüyoruz da çıldırıyoruz. Ama bize olanlara bakın” dedi.

“SEÇİM ÖNCESİ GELİP RUHSAT VERECEĞİZ DEDİ”

Kemal Uzun isimli bir vatandaş ise “Bu adam oy zamanı geldi ruhsat verilecek dedi gitti. Son dönemi olduğu için mi böyle yapıyorlar. Caminin açılışında kendisi söyledi. Burada izni onlar verdi. Bu adamlara günah. İzni de onlar verdi. Bir cezayla yırtarsın diyerek de 9 bin TL ceza yazdılar” diye konuştu.