www.haberyorumgazetesi.com
www.haberyorumgazetesi.com

RAMAZANA ÖZEL BESLENME ÖNERİLERİ

RAMAZANA ÖZEL BESLENME ÖNERİLERİ

Özel Medi-Ce İnegöl Hastanesinde göreve başlayan Diyetisyen Büşra Diler, Ramazan ayında beslenme alışkanlığının değişmesine bağlı olarak kilo artışı olabileceğini ifade ederek bu dönemde uygun beslenme programının yapılması gerektiğini vurguladı.

Özel Medi-Ce İnegöl Hastanesinde göreve başlayan Diyetisyen Büşra Diler, ramazan için uygun beslenme programı konusunda bilgi verdi.

 

Ramazanda genel olarak toplam öğün sayısının sınırlandığını, ancak buna karşın öğünlerdeki yiyecek çeşidinin daha fazla olabildiğini dile getiren Büşra Diler, “Ramazanda ideal beslenme, öğün sıklığının normal hayata yakın şekilde uygulanması ile sağlanabilir. Oruç tutan kişiler, yaklaşık 18 saat açlık ile karşı karşıya kalıyor. Bu açlık süresi içinde kan şekeri düşer. Sahura da kalkılmadığında kan şekerinin düşüşü günün erken saatlerinde başlar ve daha düşük değerlere ulaşır. Bu nedenle az ve sık beslenme ilkesi kan şekerini dengelemek için mutlaka uygulanmalıdır. Öğünler, sahur, hafif iftar ve ara öğün şeklinde 3 öğün olarak düzenlenmelidir” dedi.

 

SAHURU KAHVALTIYLA YAPIN

Sahur menüsünün olabildiğince kahvaltı şeklinde yapılması gerektiğini belirten Diler, “Özellikle yumurta çok tok tutar ve besleyicidir. Bunun yanında ayran veya kefir kabızlık ve mide rahatsızlığı çeken kişilerde hem rahatlatıcı, hem tok tutucudur. Ekmek olarak tam tahıllı ekmekler tercih edilmeli ve pide seçeneği iftara saklanmalıdır. Su tüketimi bir anda yüklenerek değil iftar- sahur arası ara ara içilmelidir. Ayrıca son yapılan araştırmaya göre iftarda hızlı ve çok miktardaki su alımının kilo almaya zemin hazırlayabileceği kanıtlanmıştır. Şöyle ki fazla alınan su mide kapasitesini doldurarak yemek yemeyi engellemekte ve ilerleyen saatlerde açlığa sebep olmaktadır. Geç saatte tüketilen besinler kilo fazlalığına sebebiyet verir” diye konuştu.

TATLI İFTARDAN 1-2 SAAT SONRA YENİLMELİ

Büşra Diler, Ramazan`da beslenme şeklinde dikkat edilecek noktaları şöyle sıraladı: “İftarda ve sahurda birdenbire ve çok fazla yemekle mide doldurulmamalı. Çünkü ani mide gerginliği hem tansiyon yükselmesine hem de insülin gibi kan şekerini dengeleyen hormonların hızlı salgılanmasına yol açıyor. Yemeğin mutlaka, azar azar ve iyi çiğneyerek yenilmesi gerekiyor. Çorba içildikten sonra 10 dakika ara verilmesi çok yararlı oluyor. Yemeklerin seçiminde çok yağlı, çok tuzlu ve aşırı tatlı besinlerden kaçınılmalı. Bunların yerine hazmı kolay, mide-barsak sisteminde uzun süre kalabilen lifli ve selüloz içeren sebze, meyve ve tam tahıllı ekmek tercih edilmesi tavsiye edilmeli. Pide tercih edilecek ise 1/8 dilim pide, 1 dilim ekmeğe eşdeğer olarak düşünülebilir. Yetişkin bir insanın yaklaşık en az 2 litre su içmesi gerektiğinden sıvı alımına çok dikkat edilmeli. İftarın çorba ile açılması ve bir süre ara verdikten sonra yemeğe geçilmesi önerilir. İftara su, çorba, peynir, hurma veya kuru kayısı ile hafif başlayarak, akşam yemeğine geçilmesi gerekiyor. Özellikle hurma kan şekeri regülasyonunu sağladığından sağlıklı bir başlangıç yapılması açısında önemlidir. Yemek sonrası yenilecek tatlıların, hamurlu ve kızartma şeklinde değil daha çok sütlü tatlılar olması gerekir. Ramazanın simgesi haline gelen güllaç, bu dönem için en uygun tatlı olarak söylenebilir. Haftada 1-2 kez sütlü tatlı yenilebilir fakat tatlının yemek üzerine değil iftardan 1-2 saat sonra tercih edilmesi gerekir. Dondurma tüketilecek ise 3 top yeterlidir ve geçilmemelidir.”



  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19