www.haberyorumgazetesi.com

İsmail Özdemir


ATI ALAN ÜSKÜDARI GEÇTİ


       Yazının başlığı Türkiye´de yapılan Başkanlık seçiminden sonra Cumhurbaşkanı´nın kullanmış olduğu ?Boşuna uğraşmayın Atı alan Üsküdar´ı geçti.?Atasözümüzü Kuzey Irak´ta yapılan Referandum için kullanmak istiyorum. Maalesef Kuzey Irak´ta iş bitti.?Atı alan Üsküdar´ı geçti.? Barzani; ABD ve Rusya´dan aldığı gizli destek ile işi bitirdi. Bu devleti başta İsrail olmak üzere Suudi Arabistan, BAE gibi ABD´nin işbirlikçisi birçok devlet tanıyacaktır. Ardından Güneydoğu Anadolu´da Referandum talepleri gelmeye başlayacaktır. Bunun altyapısı 2004 yılında çıkarılan 4867 ve 4868 sayılı İkiz Yasalar ile hazırlandı. Halen bu yasalar yürürlüktedir. Türkiye´de bu yasalara göre bağımsızlık istemek suç değildir. Irak Devleti bile bu yasaları kabul etmedi ve kanunları arasına koymadı. 

      ABD ve RUSYA maalesef Türkiye´ye karşı samimi değiller. Her ikisi de el altından Irak ve Suriye üzerinden Türkiye´nin bölünmesini istemektedir.Güçlü bir Türkiye asla istemiyorlar. 

     Türkiye maalesef ABD-Rusya arasında şamar oğlanına döndü. Türkiye Dış politikası ABD-RUSYA arasına sıkıştırılmış durumdadır.AKP´nin 2002´den beri izlediği yanlış dış politika nedeniyle çok tehlikeli bir sürece girmiş bulunuyoruz. Bundan sonraki süreçte, Kuzey Irak´ta kurulan devletin nefes alabilmesi için Suriye´deki PYD/YPG üzerinden Akdeniz´e bir koridor açılacaktır. Bu nedenle FIRAT KALKANI ile girilen yerlerden geri çıkılmaması gerekiyordu. Günübirlik siyasetle Dış Siyaset yönetilemez.

      ABD´nin Suriye´de PYD-PKK´yı açık bir şekilde desteklemesi karşısında, Türkiye´nin Rusya ile yakınlaşması olumlu bir adım olarak görülüyorsa da, nihayetinde bunun kesin bir çözüm olmadığını Yöneticilerimiz mutlaka farkına varmalıdır. 

       Rusya´nın PYD/YPG´yi terörist bir örgüt olarak tanımlamaması, Moskova´da hâlâ PYD temsilciliğinin faaliyet göstermesi ve Kremlin´in PYD´nin Cenevre görüşmelerine katılması konusundaki çağrısı, 21 Mart 2017´deki Nevruz kutlamaları sırasında da Halep´teki Rus askerlerinin Öcalan resimleri önünde PYD´nin silahlı gücü YPG armalarıyla birlikte fotoğraflarının yayınlanması, dikkate alındığında, RUSYA-TÜRKİYE arasında yapılan geçici işbirliğinin çok sağlam temellere oturmadığının göstergesidir..Yine de bu ilişkiler devam etmeli, ancak alternatifler üretilmelidir. TÜRKİYE+İRAN+IRAK+SURİYE ittifakı mutlaka gerçekleşmelidir. 

        ABD-RUSYA arasında sıkışmış Türkiye´nin en önemli alternatifi D-8´lerdir.Şimdi tam zamanıdır. Yıllarca ihmal edilen Endenozya-Malezya-Pakistan-İran-Türkiye-Mısır-Bangladeş-Nijerya arasında 1997 yılında kurulmuş olan Siyasi+Ekonomik+Askeri ve Kültürel bir birlik olan D-8´lerin tekrar canlandırılması gerekir. Türkiye maalesef şu anda D-8 dönem başkanlığı sırası geldiği halde, Dönem Başkanlığı´nı kabul etmiyor ve D-8 aidat borçlarını ödemiyor. 

         Türkiye maçı 2003´te kaybetti. Cidde´de bir iş forumunda ?Dine  dayalı birlik olmaz? diyerek D-8 oluşumunu reddeden Recep Tayyip ERDOĞAN, aynı zamanda Erbakan´ın İslâm Birliği alternatifini de dondurucuya koymuştur. Çünkü D-8 kullanılarak İSLÂM BİRLİĞİ kurulabilirdi.  

        İslâm Birleşmiş Milletleri+İslâm Ortak Savunma İşbirliği (İslâm Nato´su)+İslâm Ortak Pazarı+İslâm Ortak Para Birimi+İslâm Kültür İşbirliği adımlarından oluşan gerçek İSLÂM BİRLİĞİ şu andaki bütün sorunların çözümüdür. Şu anda var olan ve kınamaktan öte bir icraat yapamayan İslâm Konferansı Örgütü, Erbakan´ın ortaya koyduğu ve yukarıda saydığım 5 adımı atarak gerçekleşecek İslâm Birliği´nin yerini asla tutmaz.

        2003 yılında D-8 toplantısına katılan Cumhurbaşkanı Sezer´in ?Bu birlik mutlaka hedefine ulaşacaktır. Size Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına söz veriyorum.? Sözlerine istinaden D-8´lerin biran önce canlandırılması gerektiğini ifade etmek istiyorum.