www.haberyorumgazetesi.com

Şerif Gürbaş


BABALAR AĞLAMASIN

BABALAR AĞLAMASIN


Mahalleden eski komşumuz geldi dün ziyaretime. İnegöl`de lise son sınıfa giden bir kızı var ve küçük oğlu da bu yıl Yenişehir`deki bir liseye gitmeye başlamış. Ancak baba oğlunun her gün Yenişehir`e gidip gelmesinden dolayı oldukça muzdarip, zira kendisi İnegöl`deki bir fabrikada 1100 lira maaşa çalışıyor.

350 lira ev kirası, 200 lira oğlunun servis ücreti ve 200 TL de çocuklarının aylık okul harçlığı olduğunu söyleyen baba, geriye kalan parayla geçinmenin mümkün olmadığını söylüyor. Haklı...

Yaşadığı çaresizliği anlatırken neredeyse ağlayacak duruma gelen babanın hali, gerçekten beni de çok üzdü. Kendisine maddî anlamda destek vermeyi çok isterdim...

Bir an düşündüm, bu baba gibi İnegöl`de yüzlercesi var. Okul dönemi başladığında, kış geldiğinde ve bayram yaklaştığında, başını iki eli arasına alıp, hangi ihtiyaca yetişeyim diye kara kara düşünen...

Çocukları tercihler nedeniyle şehir dışında okumak zorunda kalan bu babalar için bir şeyler yapılabilir diye düşünüyorum.

Yazıyı okuduktan sonra bu babanın derdine merhem olacak biri çıkar mı bilmem ama, tercihleri nedeniyle şehir dışında okumak zorunda kalan öğrenciler, açılacak kontenjan ile İnegöl`de ki dengi bir okula dönüş yapabilir.

Bu noktada yapılması gereken, her öğrenciye en yakınındaki dengi okulda bir kontenjan hakkının verilmesidir.

Bu konuyla ilgili ilçe milli eğitim müdürümüz Fatih Bilican`ın, ya da kaymakamımız Ali Akça`nın bir yetkisi varsa lütfen kullansın. Eğer kendilerini aşan bir konu ise, o zaman iktidar temsilcileri ve milletvekilimiz Hüseyin Şahin devreye girsin ve bu sorunu çözsün.

Zira bu ve bunun gibi birçok babanın yaşadığı ekonomik sıkıntı, eğitim sisteminden kaynaklanmaktadır. Hiç bir baba, sabahın köründe 14 yaşındaki çocuğunu bir başka ilçeye göndermek istemez.

Birde harçlık veremeyecek durumdaysanız, geriye iki seçenek kalıyor. Ya çocuğunuzu okuldan alacaksınız, ya da müsait zamanlarda ek iş yapacaksınız.

Bu konuda yetkisi olanlara sormak isterim. Siz o babanın yerinde olsaydınız,  "yavrum paramız yok seni okutamayacağım" mı derdiniz, yoksa geceleri ek bir iş mi yapardınız...