Kent konseyi Başkanı Haydar Cerrah STK başkanları ile oluşturdukları yeni çalışma grubu toplatışında İnegöl´ün sorunlarını dile getirmiş.
Getirmiş getirmesine de, getirirken acayip eyyamcılık yapmış. Demiş ki sevgili Cerrah, ?Dostlarımız daha önce İnegöl´e geldiklerinde; ?Kaldırımlar çok kötü´ diyorlardı, bu sorunu çözdük, ama şuan ?İnegöl ne kadar kirli bir yer´ diyorlar. Belediyenin temizlik ile alakalı çalışmaları diğer il ve ilçelere oranla çok güzel, ama bu kentte yaşayan insanlar, bu kenti çok fazla sevemiyor, çok fazla koruyamıyor.?
Yani Cerrah, ilçemizde var olan sorunlarda topu İlçe halkına atarken, sorunları çözmesi gereken İnegöl Belediyesini ise aradan sıyırıp almış.
Hani zamanın Milli Eğitim Bakanı Emrullah Efendi demiş ya, ?şu mektepler olmasa, şu maarifi nede güzel yönetirim? diye. Cerrah´ın anlatmak istediği aslında özetle bu ?İnsanlar İnegöl´ü korusa, Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İnegöl´ü ne de güzel yönetecek?
Sevgili Cerrah´ın açıklamaların dadaha da ilginç ifade ise, ömrünün büyük kısmını okey masalarında geçiren insanların varlığından duyduğu rahatsızlık olmuş.
Gerçekten Sayın Cerrah´a katılıyorum. Hele o uzun kış gecelerinde yemeği yiyip kahvehanelere ya da derneklere koşup, 4´lüyü tamamladılar mı, saat 12:00 ye kadar al kızı ver papazı, ya da taşlı okeyin beline vuranlar yok mu?
Ama nasıl vurmasınlar ki, imam hatip mezunu koskoca başkan, yardımcıları ve meclis üyeleri okey oynarsa, avam oynamaz mı?
Bence Sevgili Cerrah, okey sorununa okul arkadaşı ve kankası Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve ekibinden başlamalı derim.
Önce onların masalarına gidip okey ıstakalarını devirerek, ?Kardeşim İnegöl´ün onca sorunu varken, siz nasıl olurda okey oynarsınız? diyebilmeli ki,sonra gönül rahatlığı ile diğer kahvehanelere ve derneklere el atabilsin.
Ama her şeye rağmen sevgili Cerrah´ı, İnegöl´ün sorunlarını bir şekilde dile getirebilme cesareti gösterdiği için kutluyorum.
Birde sevgili Cerrah´ın sorunları dile getiren açıklamalarını okurken, ne kadar da çok benzer yanlarımız varmış meğer diye düşündüm. İkimizde sorunları korkusuzca dile getirebiliyoruz gerçekten. Tek farkımız, Sayın Haydar Cerrah, maaş alıyor, ben se ambargolara maruz kalıp, tu kaka oluyorum?
