Araçlarla amaçları birbirine karıştırmamak gerekir. Amaç halkın huzurunu, refahını, saadetini temin etmektir. Bu amaca ulaşmak için çeşitli araçlar kullanılabilir. Parlâmenter sistem, başkanlık sistemi veya farklı bir sistem, bunların hepsi araçtır.
Araçların faydalı olup olmadıkları kullanıldıkları alanlara ve kullanıldıkları amaçlara bağlıdır. Bıçak çok yararlı bir araçtır. Ancak adam öldürmekte kullanıldığında yayarlıdır diyemeyiz.
Siz Türkiye’yi Avrupa Birliği bataklığına sokmak için daha hızlı hareket edebilmek için Başkanlık Sistemi’ni istiyorsanız ki, bugüne kadar yaptıklarınız bunu gösteriyor. Kusura bakmayın. Bu durumda elinizdeki imkânlar da sizden alınmalıdır. Size Parlâmenter sistemde bile yetki verilmemelidir. Çünkü sizlere verilen yetkiyi halkın aleyhine kullanıyorsunuz.
Halkın yüzde 60’ı karşı olmasına rağmen, Avrupa Birliği Bakanlığı kurdunuz ve bu bakanlık eliyle Avrupa Kültürünü milletimize aşılamaya çalıştınız.Medeni Hukuku değiştirip eşcinsellere dernek kurma hakkı verdiniz, zinayı suç olmaktan çıkardınız, domuz etini kasaplık et sınıfına soktunuz.Kiliseleri onardınız, cemaati olmamasına rağmen kullanıma açtınız.Size göre parlamenter sistemde verilen sınırlı yetkiyi bu kadar kötü kullandınız.Şimdi daha fazla yetki isterken hiç yüzünüz kızarmıyor mu?
Cumhurbaşkanı ısrarla Başkanlık Sistemi’ni istiyor. Öncelikle seçimlere dönük yapılan bu müdahalenin gayrimeşru olduğunu ifade etmek istiyorum.
Seçimlere Cumhurbaşkanı’nın AKP saflarında müdahil olması seçimlerin meşruiyetine şimdiden gölge düşürüyor.
Muhalefet ise maalesef yine R.Tayyip Erdoğan’ın oyununa gelmiştir.
AKP başkanlık sistemini temsil ediyor.
Muhalefet ise başkanlık sistemine karşı.
Bu durum sanki AKP+CHP+MHP’nin arasında bir danışıklı dövüş. Muhalefet nasıl olur da bir araca karşı çıkar. Bir zamanlar matbaanın getirilmesine karşı çıkanlar nasıl yanlış yaptı ise, muhalefet aynı yanlışı yapıyor. Her seçim aynı tiyatro oynanıyor. Muhalefet partileri AKP’yi iktidarda tutabilmek için hep kötü adam rolünü üstleniyor.
Muhalefet ve iktidar arasında her seçim yeni bir tiyatro oynanıyor.
Milletime tavsiyem şudur, artık bu oyunu bozun. Mecliste oynanan bu tiyatroya mahkûm değilsiniz. Meclisteki partiler Avrupa Birliği’ne girilmesinden yana tavır koymuşlardır. Türkiye`nin bölünmesi için oynanmakta olan Avrupa Birliği oyununa âlet olmayın. Başınızı meclisin dışına çevirin lütfen.
