Dün öğle saatlerinde biraz yürüyüş yaptım. İyi ki yapmışım iyi geldi!. İnegöl`ün trafik ve park sorunundan, okullar bölgesindeki rahatsız edici görüntülere, hastane deki hijyensizlik ve bakımsızlıktan, mezarlık girişindeki gülünç ve bir o kadar düşündürücü tabelâya kadar birçok şeyi görme fırsatı buldum.
Pazartesi pazarın civarında başlayan trafik ve park sorunu, yürüyüş yaptığım Cuma Mahallesi`nin ara sokaklarında da devam ediyordu. Kaymakamlık lojmanın arka sokağına park edilmiş araçların, tek yön olmasına rağmen, trafik akışını alabildiğine engellediğini fark ettim.
Yine Hükümet Konağı ile İshakpaşa okulunun arasındaki yol ve hükümet konağının yan kısmındaki yolda trafik ve park sorunu inanılmaz boyutta, kesinlikle bu bölgede bir revizyon şart.
Yürüyüşe devam ederken, ihtiyaç hasıl oldu, hastanenin WC`sini kullanayım dedim. Aman Allah`ım ben o WC`lere daha öncede girmiştim ama bu derece değildi sanki. Tuvaletin kapısı kilitlenmiyor, tuvalet alafranga ve oturulmayacak kadar pis, lâmbası yanmadığından içerisi zifiri karanlık, ayrıca tuvalet kâğıdı da yok. Açıkçası hastane gibi kurumların çok daha temiz ve hijyenik olması gerekir. Sanırım tüm bu olumsuzlukların sebebi yeni hastaneye taşınılacak olması.
Hastaneden çıkıp okullar bölgesine doğru yol aldım ki, huzurevi civarında sigara içen gençleri gördüm. Duvar diplerine çökmüş, yüksek sesle konuşan birbirine `Aga` diye hitap eden ve argo konuşan lise öğrencilerini...
İmam Hatip`in oraya geldiğimde yaşlı bir adamın yatılı kısımdan çıkıp, sigara içen gençleri azarladığına ve uzaklaştırdığına şahit oldum. Keşke daha olgun ve ikna edici bir şekilde uyarsaydı diye düşündüm bir an, ama kim bilir kaç kez uyardı da, söz dinletemedi...
Açıkçası öğrencilerin boş derslerde, ya da okul çıkışlarında bu şekil sersefil zaman geçirmeleri, kaldırım ve duvar diplerinde sigara içmeleri hiç hoş değil. Bu görüntünün değişmesi, okulları kampüs içerisine almakla mümkün olabilir. Tabi mevcut okullar bölgesinde böyle bir şey mümkün gözükmüyor. Ama yeni yapılacak okullar, kampüs içerisinde projelendirilirse, öğrencilerin kontrolü daha kolay olur ve bu şekil uygunsuz görüntülerin ortaya çıkması engellenebilir.
Mezarlığa yaklaştığımda ise, bir uyarı tabelâsına gözüm ilişti. Tabelâ hemen mezarlık girişindeydi ve üzerinde aynen şu ifadeler yer alıyordu. "Öğrencilerin mezarlığa girmeleri kesinlikle yasaktır". Aklıma inşaatların girişine asılan tabelâlar geldi. Hani ölüm tehlikesi var ya, ondandır diye düşündüm, kendi kendime gülümsedim.
Hayret doğrusu. Müslüman bir gençlik yetiştirmekten bahsediyoruz. Ama Müslümanların güzel bir vecibesi olan kabir ziyaretini yeni neslimize yasaklıyoruz.
Elbette bu yasağın amacı kabir ziyaretini engellemek değil. Oralarda uygunsuz durumlar vuku bulduğundan böyle bir yasak uygulanmakta. Ancak gerçek niyeti kabir ziyareti olan öğrencileri de engellemek hiç doğru değil.
Şayet birileri uygunsuz işler için mezarlıkları mesken edindiyse, bunu engellemek mezarlık yasağıyla çözülmez. Uygunsuz iş tutmak isteyen mutlaka yolunu bulur ve yapacağını yapar.
Mezarlık girişlerine yasak tabelası yerine, ölmüşlerin ardından dua okunmanın faziletlerini anlatan bir kaç Hadisi Şerif ile ölüm ve sonrasını anlatan ayetlerin yazılı olduğu tabelalar asılması daha uygun düşer. Böylelikle hem uygunsuz iş yapmak isteyenler engellenmiş olur, hem de öğrencilerimizi kabir ziyaretine teşvik etmiş oluruz.
