Hani bazı bahçeli evlerin önünden geçerken bir yazı ilişir gözünüze, dikkat köpek var diye. Bu uyarı, ister dost olsun ister düşman, sakın ola bizden izinsiz eve girmeye kalkışmayın uyarısıdır.
Bende bugün İnegöl’deki STK’lar da görev yapan yetkilileri uyarmak istiyorum. Aman ha, açıklamalarınıza ve söylemlerinize dikkat edin. Sizi şu seçim sathında ziyaret eden muhalefet partilerinin temsilcilerine çok fazla ağlanıp sızlanmayın, zira belediye başkanı Alinur Aktaş’ın bir kulağı Ankara’dan gelecek telefonda, bir kulağı da dudaklarınızın arasından çıkacak muhalif cümlelerde. Şayet bir muhalefet partisinin adayına övücü bir söz ederseniz, yada belediye hizmetlerinden dert yanarsanız, başkanınız size bir telefon kadar yakındır. Ansızın aranabilirsiniz…
Evet, dostlar seçim sathındayız. Adayları belirlenen partiler, sahaya indi ve yaptıkları ziyaretlerle İnegöl’ün sorunlarını öğreniyorlar. Medya yoluyla da paylaşılan bu sorun ve şikâyetler, maalesef iktidar mensubu başkanımızı oldukça rahatsız etmekte. Zira kendisine muhalefet eden STK temsilcilerini bizzat arayarak baskı yaptığı duyumunu aldım.
SAYIN AKTAŞ’A SORMAK İSTİYORUM?
Sizi eleştiren gazetelere tahammül edemeyerek ambargo uyguluyorsunuz eyvallah. Peki, seçim sathına girdiğimiz şu günlerde, kendilerini ziyaret eden muhalefet partilerinin adaylarına içlerini döken, sorunlarını anlatan yetkililere bu tahammülsüzlük neden? Nedir bu endişeniz Allah aşkına…
Biliyorum adaylığınız açıklanmadığı için strestesiniz. Geceleri uyku uyuyamıyorsunuz. Sabahı zor ediyorsunuz. Ya da biraz dalıp uyandığınızda acaba Şerif Gürbaş bugün benim hakkımda ne yazdı endişesine kapılıyorsunuz. Ama korkunun ecele hiç faydası yok. Doğruları da yanlışları da yazmaya devam edeceğiz.
Ama sizin hizmetlerinizi eleştirenlere telefon açıp baskı kurmaya, yaptığınız bir takım hizmetleri, yada jestleri başlarına kakmaya hakkınız yok.
Sayın Aktaş şunu iyi bilin ki; ne merkezde, ne beldelerde, ne köylerde sorunlar bitmiş değil. Hangi evin kapısını çalsanız bir yığın şikâyetle karşılaşmanız mümkün. Siz değil, muhalefet partileri de iş başına gelse, aslında çok fazla değişen bir şey olmayacak. Zira insanın olduğu yerde ne sorun biter, ne dert.
İşte bu yüzden sizi eleştirenlere, yâda var sorunları dile getirenlere saygı duyun. Zira sizi eleştiren yetkililerin sorumlu olduğu camialar var. Elbette bu sorunları her kim kendilerini ziyaret ediyorsa iletecekler ve çözüm bekleyecekler. Kadı ki, siyasi partilerin birçoğu zaten seçimden seçime bu STK’ları ve camiaları ziyaret etme lütfunda bulunuyorlar.
Sayın Aktaş, yapılan eleştirileri kesinlikle bir nimet bilin, hatta eleştiri yapanları kucaklayın derim. Size her kim yanlışınızı söylüyor ve sizi doğruya sevk ediyorsa, emin olun düşman değil dostunuzdur.
Son olarak; her şeye sinirlenip kalp kırmayı bırakın. Gerekliliğine inanıyorsanız biraz ilmi siyaset yapmayı öğrenin. Adresi zaten biliyorsunuz! “Yok, ben ne yaptığımı biliyorum sen işine bak” derseniz, haberiniz olsun ya oyundan alınacaksınız, ya da kırmızı kartı yiyeceksiniz. Demedi demeyin…
