www.haberyorumgazetesi.com

Şerif Gürbaş


ERDOĞAN BAŞKAN OLURDA?


Bu ülkede vesayet sisteminden beslenen siyasetçilerin, işadamlarının,  gazetetcilerin, bürokratların, askerlerin ve akdemisyenlerin en önemli silahı hep laiklikti.

İnsanların yaşam tarzına müdahale etmeyi kendilerine amaç edinen bu vesayetçiler, elde ettikleri makamları ilelebet sürdürmek uğruna, kendileri gibi düşünmeyenlere her türlü zulmü reva gördüler. Zulüm yaparken de hep Atatürk maskesi taktılar.

Onlara göre;

Kız çocukları başörtüsü ile okuyamaz, laikliğe aykırıydı,

Anneler, bacılar başörtüsü ile askeri alanlara giremez, laikliğe aykırıydı,

Sakallı baba, amca, dede askeri lojmanlara giremez laikliğe aykırıydı,

Üniversite mezunu olmuş kadın başörtüsü ile memurluk yapamaz, laikliğe aykırıydı,

Başbakanlık konutunda cüppeli sarıklıya iftar verilemez, laikliğe aykırıydı,

Subay, astsubay namaz kılamaz, eşi başörtülü olamaz, laikliğe aykırıydı,

6 kişi bir evde toplanıp Allah´ın adını anamaz, zikredemez, laikliğe aykırıydı,

Mesai saatleri İftar vaktine göre ayarlanamaz, laikliğe aykırıydı,

Camilerden Allah´ın kelamını anlatıp sistemi eleştiremezsin, laikliğe aykırıydı,

Meclise başörtülü giremezsin, laikliğe aykırıydı,

Cumhurbaşkanın eşi başörtülü olamaz, laikliğe aykırıydı,

Kuran Kurslar´ına ilköğretimi bitirmeden öğrenci alamazsın, laikliğe aykırıydı,

Kız erkek karma eğitime son vermek istersin, laikliğe aykırıydı,

İnsanların inancına göre çok hukuklu bir sistem getirmeye kalkarsın, laikliğe aykırıydı,

İslami hayatı özendiren kanunlar çıkarmaya kalkarsın, laikliğe aykırıydı,

İslami dizeleri olan  şiirler okuyamazsın, laikliğe aykırıydı,

İşte bu ve benzeri, laikliğe aykırı herhangi bir eylemde, ya da söylemde bulunanlar eğitim hayatından mahrum bırakıldı, TSK´dan atıldı, memurluk men edidi, iş adamıysa yeşil sermaye denilip tepesine binidi, siyasetçi ise partisi kapatılıp, siyaset yasağı getirildi ve hapse atıldı. Ve tüm bu zulümler Atatürk maskesi takılarak ve de laiklik gerekçe gösterilerek yapıldı.

Ondan sonra bir adam çıktı ve tüm bu insanlık dışı uygulamaların hepsini ortadan kaldırıp, herkese inandığı gibi yaşama hakkı verdi.

Ama O´na yine de diktatör dendi.

Ha, O diktatör denilen adam, anayasa değişikliğinin ardından devlet başkanı seçilirde, yukarıda saydıklarımın tam aksini yaparsa, yani laik kesimin yaşam tarzına müdahaleye kalkışırsa, işte o zaman gelin yeniden konuşalım.