www.haberyorumgazetesi.com

Şerif Gürbaş


EVET Mİ?-HAYIR MI?


Türkiye yeni bir referandum sürecine girdi.  Cumhurbaşkanlı sistemi, ya da başkanlık sistemi adı verilen bu değişikliğin oylaması, en erken 2 Nisan 2017 tarihinde yapılacak.

Reefrandum sürecinden önce meclite gerçekleşen anayasa değişikliği sırasında milletvekileri arasında yaşanan yumruklu kavgalar ve birbirini ısırıp boğzlamalar seçmende olumsuz etki yaptı.

Siyasilerin meclisteki kavgaları ve sert söylemleri sonrası sosyal medya üzerinden fikir tartışmasına giren partililier, bir zaman sonra birbirlerini ikna edemeyeceklerini anlayınca, hakarete varan söylemlere başvurabiliyorlar. Birbiriyle dost olan aynı fikre sahip  insanların sosyal medya üzerinden herkesin gözü önünde hakarete varsan tartışmaları açıkçası hiç hoş olmuyor.

Sosyal medyada başkanlık sistemini destekleyenler ile karşı çıkanların başkanlık sisteminin ne getirip götüreceğinden ziyade, hangi siyasi partilerin, ya da hangi dış mihrakların başkanlık sistemini desteklediğine ilişkin paylaşımları daha bir dikkat çekiyor.

Anayasa değişikiliğinin yapıldığı TBMM´de AK Parti ve MHP parti olarak birlikte hareket etse de, sosyal medya da MHP tabanının bölündüğünü ve Bahçeli karşıtlarının referandumda hayır diyeceğini görmekteyiz.  Sosyal medyadan gözlemlediğim kadarıyla CHP´lilerin yüzde 95´i, AK Partililerin yüzde 98´i başkanlık sistemini destekliyor.

Daha çok AK Parti ve CHP liler arasında yaşanan tartışmalara, SP lideri Temel Karamolaoğlu´nun ?mevcut haliyle başkanlık sistemine hayır diyeceğiz? açıklamasının ardından Saadet Partililerde katıldı. Saadet Partililerin oy oranını düşündüğümüzde çok etkili olacağını düşünmüyorum, ancak sosyal medyada yapılan paylaşımları özellikle AK Partili seçmende ciddi etkiler yapıyor. Tabi bazen ters etkide?

Parti liderlerinin geçmiş yıllarda başkanık sistemine yönelik olumlu yada olumsuz düşüncelerinin paylaşıldığı sosyal medyada, PKK´nın, HDP´nin ve CHP´nin başkanlık sistemine hayır demesinin bu yasayı desteklemek için yeterli bir argüman olduğunu savunanlara, ABD, İsrail ve batının başkanlık sistemini desteklemesi karşı bir tez olarak sunuluyor. Ama kimse birbirini ikna edemiyor.

Hal böyle olunca, AK Parti´nin 15 yıldır devam eden seçim kazanma stratejisi devreye  giriyor.

Zira Ak Parti 2002 yılından bu yana hem genel seçimlerde, hem yerel seçimlerde Recep Tayyip Erdoğan kozunu çok iyi kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan´a olan sevgi ve muhabbetin halen devam ettiği seçmen kitlesinin karşısına, CHP, HDP ve PKK´yı koyduğunuzda, seçimin kimin kazanacağını tahmin etmek güç olmasa gerek.

Başkanlık sistemini destekleyenlere ve karşı çıkanlara buradan sormak istiyorum.

Mevcut sistemde, halkın seçip iktidar yaptığı bir partiye bir lidere yeterince imkan veriliyormu? Mesela olmazsa olmaz dediğimiz (güçler ayrılı prensibi) yasama, yürütme ve yargı gerçekten mevcut sisemde birbirinen ayrımı. Yoksa, sonu izm ile biten kutsanmış sistem neye müsaade ediyorsa, o mu icra edilebiliyor.

Yine başkanlık sistemini savunan iktidar mensuplarına sormak istiyorum. Cumhurbaşkanımızın isteyipte hayata geçiremediği hangi mesele varda, başkanlık sistemi ile bu hayata geçirilecek.

Hülasa ha mevcut sistem, ha başkanlık sistemi Allah korkusu olmayan insanların başa geçmesi halinde ülkeyi tarumar edeceği, insanlara zulüm edeceği gerçeğinden bizi kurtarmıyor.