Beyaz grup temsilcimiz İnegölspor´da gol sıkıntısı devam ediyor. Tam işleri düzene koyduk dediğimiz sırada, iç sahadaki puan kayıpları artık tahammül edilmez bir duruma geldi. Görünen köye kılavuz istemez derler ya, temsilcimiz aynen bu ata sözüne layık durumda, Puan cetvelinde aynı sıraları koruduğumuz Gümüşhanespor maçı, daha önce oynadığımız maçlara benzemiyor. İnegölspor´un, Gümüşhanespor´dan hiç bir farkı, Gümüşhanespor´un da İnegölspor´dan hiçbir farkı yoktu. İnanın Amatör maçlarda bu karşılaşmadan daha iyi futbol oynanıyor ve daha fazla heyecan veriyor.
Beklentiler içinde gittiğim İnegölspor - Gümüşhanespor maçından hüsranla döndüm. Rakibini yenmesi durumunda 2 sıra birden yükselip puan cetvelinin 11. sırasına yükseleceği karşılamayı 1 puanla kapatınca, puanını 14 yapıp yine 13 sırada kaldı.
Geçen hafta zor şartlar altında kazanılan Diyarbakır Amed maçında alınan 3 puanın da hiçbir cazip tarafı kalmadı. İnegölspor içeride oynadığı hiç bir maçında bu kadar ezik oynamadı, bu oyun tarzı tribünleri dolduran taraftarlarında isyan etmesine neden oldu. İnegölspor, Gümüşhanespor karşısında adeta kendi sahasında değil de, deplasmanda oynar gibi futbol oynadı. Temsilcimiz şimdiye kadar içeride oynadığı ve mağlup olduğu hiçbir maçında bu kadar kötü futbol oynamadı. Bu durum taraftarı da rahatsız eder hale geldi. İçeride kaybettiğimiz puanları çok arayacak durumlara düşebiliriz. Nasıl ki, puan cetvelinin üstleri cadı kazanı gibiyse, sıralamanın 9. sırasından aşağısı da aynı durumda. Ligde 14 maçı geride bıraktığımızda, attığımız 11 gol İnegölspor´un, 3. bölgedeki zayıflığını göstermektedir. O nedenledir ki, İnegölspor´a çok acil bir santrafor lazım.
Gümüşhanespor maçın başlama dakikaları olan 2. ve 4. dakikada yakaladığı yüzde yüzlük 2 gol pozisyonunu gole çevirse, İnegölspor maça 2-0 mağlup başlayacaktı. Bu iki gol pozisyonu hariç, ne İnegölspor için, ne Gümüşhanespor için kayda değer hiç bir şey yoktu. Gümüşhanespor´da - İnegölspor gibi yukarıya nasıl yükselebilirim hesaplarının peşinde, rakibin isimli futbolcuları yok ama çalışkan sporcuları var. Bizim iki bekimiz Yasin Görkem ve Orhan Evci zaman zaman kanat bindirmesi yaptı, maç 0-0 bitince geri dörtlüye diyecek bir şey yok, ama orta üçlüde Emirhan Aydoğan ve Taner Yalçın son derecede kötü idiler. Serdar Mermer´de eh işte dedirtecek kadar futbol oynadı. Forvet hattı yok denecek kadar yoktular.
İlk yarıyı 4-2-4 düzenin de oynayan temsilcimiz, 2. yarıya orta sahayı güçlendirme adına 4-3-4´le başladı. Geriye dönük defansa katkı koyma adına geriye dönük oynattığı Emirhan´ı 3. bölgeye daha rahat top taşıma adına ileriye dönük oynattı. Oynattı ama yukarıda belirttiğim gibi ciddi denecek bir pozisyon yaratılmadı. Fatih hoca orta saha elemanlarının top kaybettiğini göre göre oyuna bir türlü müdahale edemedi. Birde bunlar yetmezmiş gibi 73. dakikada takımın tek gol ayağı olan Ahmet Hakan´ı oyundan alarak yerine orta saha oyuncusu Birhan Vatansever´i oyuna alan hoca bu oyunu okuyamadı demek ki. Seyircinin bile bu kadar olmaz dediği dakikalar olan 86. dakika´da gol ayağı Yaşar Çetin´i oyuna dahil etmesi bunu göstermektedir.
Bence İnegölspor - Gümüşhanespor maçının en kayda değer yanı devre arasında tribünlerin hep bir ağızdan söylediği (Kaç kadeh kırıldı sarhoş gönlümde, Bir türlü kendimi avutamadım, Kaç gece ağladım böyle gizlice, Ne yaptımsa seni unutamadım.) Müslüm Gürses şarkısının söylenmesi idi. Bu hafta oynayacağımız Sancaktepespor maçında İnegölspor´a başarılar dilerim.
SAYGILARIMLA
