Ülkemiz son yılların en acı doğal afetlerini yaşıyor. Türkiye’nin güneyinde ve kuzeyindeki orman yangınlarıyla binlerce hektarlık ormanlık alan ve içerisindeki 10 binlerce irili ufaklı canlıyı yitiren ülkemiz, önceki gün Kastamonu ve ilçelerinde yaşanan sel felaketi ile 30’a yakın vatandaşını kaybetti.
17 Ağustos 1999 yılında yaşanan o unutulmaz depremin arifesinde, yine benzer acıları yaşayan milletimize, Rabbim bir daha böylesine büyük acılar yaşatmasın. Yaşananlardan başta devletimizi yönetenler olmak üzere, yerel idarecilerin ve vatandaşların ders çıkarmasını temenni ediyorum.
Tabi ateş düştüğü yeri yakıyor. Yangın ve sel bölgelerinde can kayıplarının dışında evini, bahçesini tarlasını, dükkanını ve eşyalarını yitirenler oldu. Yitirilen canları geri getirmek mümkün değil, ama devlet millet el birliği ile kaybedilen dünyalıklar bir şekilde telafi edilebilir
Güneşin kavurduğu, herkesin bir gölgelik bir serinlik aradığı şu yaz günlerinde ormanların, yeşilin ve buz gibi akan derelerin değerini bir kez daha idrak ettik. Anladık ki, doğa (ağaçlar, yeşillikler ve dereler) Allah’ın yaratmış olduğu tüm canlılar için bir lütuf ve çok büyük bir nimet.
Tüm canlıların ihtiyaç duyduğu tertemiz oksijeni bizlere hiçbir ücret istemeden sunan, irili ufaklı uçan, kaçan, yırtıcı, sürüngen tüm hayvanların barınağı ve adeta mutfağı konumundaki ormanlara gözümüz gibi bakmamız ve korumamız gerektiğini yaşadığım felaketlerle umarım 7’den 70’e herkes anlamıştır.
Ormanların, yeşilin ve derelerin asıl sahibi olan Yüce Allah, biz kullarına emanet ettiği bu nimetlere sahip çıkmadığımızda ve hoyratça kullandığımızda, elimizden nasıl alıvereceğini büyük acılar ve korkular yaşatarak bir kez daha gösterdi.
O halde ormanları korumak, yeşile sahip çıkmak, derelerimizi kirletmemek için bundan böyle herkes çok daha duyarlı olmalı.
Özellikle İnegöllümüz için de ormanların, derelerin ve yeşilin önemi çok büyük. Rahmetli Belediye Başkanı Hikmet Şahin döneminde 360 dönüm alan üzerine yapılan Kültürpark, ilçe halkının en çok kullandığı yeşil alan.
Yaz aylarında gün boyu ve özellikle de akşam saatlerinde insanların akın ettiği Kültürpark, halkımızın hem dinlendiği, hem eğlendiği merkezdeki tek yeşil alan. Kültürkpark dışında, sanayi içerisindeki Botanikpark ve yine Alanyurt bölgesinde çöplükten bozma bir yeşil alanımız daha var. Ancak buralara kimse rağbet etmiyor. Zira buralarda halkın eğleneceği, oturup çayını yudumlayacağı mekanlar ve tesisler oluşturulamadı.
İnegöl’ün en değerli yeşil alanı olan Kültürpark’la ilgili ise bugünlerde bitmeyen bir tartışma yaşanıyor. 2012 yılında belediye meclisinden de geçen kararla, kaymakamlık lojmanının Kültürpark içerisine yapılması planlanmış. Bu planlanan alan sözde parkın dışındaymış ama, koruma amaçlı içine dahil edilmiş. Tabi o günlerde belediye başkanı Alinur Aktaş, belediye meclis üyeleri ise çok daha farklı kişilerdi. O günkü şartlarda alınan kararı kimse hangi sebep ve gerekçe ile alındı hatırlamıyor bile.
O gün haklı sebeple bile alınmış olsa, 1 m2 yeşilin çok değerli hale geldiği şu günlerde, kaymakam lojmanı da olsa bu yeşilin içerisinde kalan alanı betonlaştırmanın doğru olmadığı kanaatindeyim. 2012’de bu kararı alanları, bugün mecliste bir kez daha oylamaya soksak eminim hiç biri kabul etmez.
Evet kabulümüzdür, Kaymakamlık makamı herkesin saygı duyduğu bir makam. Şehrimizin mülkü amirine elbette yakışan bir lojman yapılmalı. Ama hatırlayın, bugün İnegöllülere Kültürpark gibi güzide bir mekanı emanet eden rahmetli başkan Hikmet Şahin’de, zamanında çok itiraz edilmesine rağmen şehrin göbeğine bir cami inşa ettirmişti. Konu cami olunca tabi, akan sular duruyor. Ancak rahmetli Şahin’in bile, “Keşke o gün itiraz edenleri dinleseydim de, camiyi başka yere yaptırsaydım” dediğini işitenler var. Yani Kültürpark gibi çok doğru ve isabetli bir hizmeti hayata geçiren rahmetli Şahin, cami konusundaki itirazlara kulak asmadığından pişman olduğunu yıllar sonra itiraf etmiş…
Hal böyle iken dün lojman kararı alanlar ile, bugün bu kararı uygulamaya kararlı olanlar, geçmişten mutlaka ders çıkarmalılar. Halkın ekseriyeti bu konuda hem fikirken, yerel yöneticilerimiz ve milletimiz ne derse o diyen iktidar temsilcilerinin Kültürpark içerisine lojman yapmaktan vazgeçmeliler.
Geçmişte meclis kararı ile alınan birçok uygulamadan dönülmüşken, verilen onca vaat halen icra edilmemişken, toplumun ekseriyetinin karşı çıktığı lojman için, birçok alternatif yerimiz mevcut.
Kültürpark içerisine lojman yapılmasını savunanların en önemli gerekçesi güvenlikse, hemen emniyetin karşısında fatih parkı var. Yeşilin neredeyse hiç olmadığı bana göre otopark olmasının daha isabetli olacağı o alan, halkımızın çokta kullanmadığı atıl bir park. 2 bin 500 M2 alana sahip o bölgeye hem lojman yapılabilir, hem de çevresi yeşillendirilebilir. Bu alan polis merkezine 20 metre, jandarmaya da 50 metre uzaklıkta. Bundan daha iyisini arıyorsanız o da Şam’da kayısı..
