Türkiye Cumhuriyetinin 12. Cumhurbaşkanını 10 Ağustos’ta yapılacak seçimde, ya da ikinci turda belirlenecek.
Seçim çalışmalarını sürdüren 3 Cumhurbaşkanı adayının kamuoyuna verdiği mesajlara baktığımızda topyekûn 76 milyonu kucaklayan bir adayın olduğunu söylemek mümkün değil. Her biri bir yerlerde fire vermekte.
Örneğin HDP adayı Selahattin Demirtaş, bana göre en güvensiz aday. Zira eş başkanlığını yaptığı partinin bayrakla ve toprak bütünlüğü ile başından beri sıkıntısı var. Yıllarca gözü dönmüş terör örgütünün bayraktarlığını yapan bir parti liderinin çıkıp şimdi 76 milyonu kucaklayacağım demesi hiç inandırıcı değil. Selahattin Demirtaş’a batıdan oy çıkmaz. Partisi son genel seçimlerde ne oy aldıysa, onun bir puan aşağısını, ya da bir puan yukarısını ya alır ya alamaz.
Bir çok farklı görüşe sahip siyasi partinin ortak adayı olarak çıkan Ekmeleddin İhsanoğlu ise henüz seçimi kazanacak bir mesaj veremedi Türk halkına.
Kendisini destekleyen özellikle CHP ve MHP’lilerin bir takım endişeleri var İhsanoğlu ile ilgili. CHP’lilerin sıkıntıları kronik. İhsanoğlu hayatı boyunca muhafazakar camialar içerisinde bulunmuş, İslam aleminin dertleriyle hemhal olmuş, CHP politikalarına tamamen uzak bir devlet adamı profilinde. Hal böyle olunca tıpış tıpış sandığa gidecek olan CHP’lilerin tulum çıkaracağını düşünmüyorum.
İhsanoğlu’nun CHP’yi rahatsız eden muhafazakârlık tarafı ise tam tersine MHP tabanını tatmin etmiyor. Zira MHP’ye gönül vermiş muhafazakâr kitle, İhsanoğlu’nun hem dinsel söylemlerinden, hem de şu günlerde yaşanan İsrail vahşetine sessiz kalışından rahatsız.
İhsanoğlu’nun daha net ifadelerle MHP tabanına mesaj vermesi gerekiyor. İhsanoğlu’nun yaşadığı keşmekeşliğin bir bakla deyişle kendini ifade edememesinin en büyük sebebi, CHP ve MHP gibi iki farklı kutuptaki partinin kendisini desteklemesi. Hem CHP’nin, hem MHP’nin tabanına şirin görünmeye çalışmak adamı palyaçoya dönüştürür..
Gelelim Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a. Daha önceki yazımda da ifade ettiğim üzere, Başbakan Erdoğan seçimin yüzde 99 favorisi. Çünkü Türkiye’deki siyasi konjonktür, hala AK Parti’nin lehine işliyor.
Her seçim öncesi bir planın sahneye konduğu Türkiye’de, 10 Ağustos’taki Cumhurbaşkanlığı seçimi İsrail vahşetinin gölgesinde yapılacak. İsrail Müslümanları öldürdükçe, Başbakan Erdoğan sesini yükseltecek ve böylelikle dünya liderimiz! mazlumların şahı Cumhurbaşkanlığına tereyağından kıl çeker gibi uzanacak.
Yaklaşık 500 Müslüman’ın şehit edildiği Gazze’de ki saldırılara farkındaysanız, en ağır eleştiri ve tepkiyi her zaman olduğu gibi yine Başbakan Erdoğan veriyor. Hem İsrail’e, hem destek veren batılılara, hem de sessiz kalan İslam alemine çatıp duruyor, Başbakan Erdoğan.
Başbakan Erdoğan’ın siyasi hayatı boyunca yaptığı en iyi iş zaten arkasında sürüklediği kitlelerin gazını almak. Gazlı içeceklere bayılan milletimizde, her seçim sofrasında tericihini AKP gazozundan yana kullanıyor.
Tayyip Erdoğan’a seçim kazandıran one minute çıkışı da bu iddiamın en büyük delili değil mi. Bakın Başbakan Erdoğan one minute çıkışından sonra İsrail’e ne kıyaklar yapmış.
40 yıldır OECD üyeliği bekleyen İsrail, Türkiye’nin vetoyu kaldırmasıyla hayaline kavuşmuş.
Yine NATO tatbikatlarına katılamayan İsrail, Başbakan Erdoğan döneminde veto edilmeyerek bir başka hayaline daha kavuşturulmuş.
“İsrail’de nükleer silah var mı?” diye yapılan oylamada Türkiye çekimser kalmış.
3 Şubat 2009′da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik imzasıyla bütün okullara “İsrail mallarını boykot etmeyin.”genelgesi gönderilmiş.
3 kez Gazze’ye gidiş tarihi vermiş, ama ABD’den gelen ikaz üzerine gidememiş
Şuan Gazze’de Müslümanlar çoluk çocuk demeden katlediliyor, dünya Müslümanlarının ümidi olarak gösterilen Başbakan Erdoğan, ancak şarkıcı Yıldız Tilbe kadar ses çıkarabiliyor. Yani sadece kınayabiliyor.
Ama benim iddiam odur ki, Başbakan Erdoğan bayrama kalmaz, hemen bu hafta sonuna kadar, İsrail ile ilgili Aziz Türk Milletinin gazını ve oyunu alacak fiili adımı atar. Bu adımda zaten kendisine 1. turda seçimi kazandırmaya yetecektir.
Dip not; Başbakan’ın one minute çıkışı sonrası İsrail lehine yaptıkları, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’tan alıntıdır. Sakın ola Başbakan Erdoğan’a seçim üzeri iftira attığımı filan düşünmeyin hakkıma girersiniz…
