www.haberyorumgazetesi.com

İsmail Özdemir


SON NEFES KREDİSİ !!!

.


Koronavirüs salgınının ekonomik etkilerinin sınırlanmasına katkı sunmak ve KOBİ'lere uygun koşullarda finansman desteği sağlamak amacıyla hayata geçirilen 2021 Nefes Kredisi ile ilgili yazmak istiyorum.

Öncelikle KOBİ’lerin faizli kredi ile asla kurtulamayacağını, tam tersine salgın nedeniyle yaşadıkları sıkıntıların daha da büyüyerek KOBİ’lerin batışına neden olacağını tahmin ettiğimi belirtmek istiyorum.

Bu nedenle 2021 NEFES KREDİSİ’ni “SON NEFES KREDİSİ” olarak nitelendiriyorum.

6 ay ödemesiz olması büyük bir tuzaktır.Çünkü ödeme yapılmayacak olan 6 ayda faiz işlemeye devam edecektir.Toplamda 18 aylık bir kredi kullandırılacaktır.

Salgın nedeniyle işleri duran veya ciro kaybı yaşayan işletmeler zaten 1,5 yıldır borçlanarak hayatlarını idame ettiriyorlar. Şimdi onların bu borçlarını kapatabilmeleri için gerekli olan, işlerin açılması ve cirolarının artması ve kâr elde edebilmeleridir.Bunun için insanlarımızın alım gücünün arttırılması gerekiyor.

 

Özellikle alt gelir gruplarının; işçi, memur, çiftçi, emeklilerin alım gücünün arttırılması ile piyasada oluşturulacak hareketlilik esnafımıza yansıyacak, esnaf malını sattığında, yenisini sipariş verecek.Böylece KOBİ’ler ve Sanayimiz harekete geçecek.Sanayi kesimi vardiya arttıracak,işsizlik azalacak.

 

Alt gelir gruplarının gelirlerinin arttırılması için, öncelikle hibe desteklerinin arttırılması ile işe başlanabilir. Cumhurbaşkanımız, Kurban Bayramı nedeniyle yapılacak 1000 TL ödemeleri 2000 TL.ya çıkartsa, Sadece bu karar bile esnafımıza ve KOBİ’lere NEFES KREDİSİ’nden daha yararlı olacaktır.

Havuzun suyunun temizlenebilmesi için, havuza alttan su vermek gerekiyor. Havuza üstten su verirseniz havuzun suyu temizlenmez.Aynı şekilde ekonomideki sıkıntıyı atlatabilmek için alt gelir gruplarının gelirini artıracak adımlar atılması gerekir. Alt gelir gruplarına verilecek hibe ve desteklerin ekonomiye hiçbir zararı olmadığı gibi tam tersine faydası vardır.Alt gelir grupları eline geçecek fazla parayı yurtdışına kaçırmaz, tam tersine eksik ihtiyaçlarını karşılamak için alışverişe koşar.Bu durum ticaretin artması, ekonominin canlanmasına sebep olur.Kansız kalmış bir vücuda, kan verildiği zaman nasıl canlanırsa, alt gelir gruplarına verilecek para ile ekonomi canlandırılabilir.Enflasyonu önlemek için de üretimi arttırmak gerekir.İnsanların boğazını sıkarak enflasyon önlenemez, ekonomi durur, işszilik artar.

 

Mevcut sistem BANKALARI daha zengin etmekten başka bir işe yaramıyor.Bankalar daha da güçleniyor. Esnaf, sanayici, çiftçi, köylü, memur, işçi bankalara daha fazla esir hale geldi.

 

Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi, 2021/ŞUBAT ayı verilerine göre bankalara bireysel kredi borcu olan kişi sayısı 34,4 milyona ulaştı.18 yaşın altındakileri ve 65 yaşın üstündekileri çıkaracak olursak neredeyse toplumun tamamı bankalara borçlandırılmış durumda.2002 yılında bu rakam 3 milyon civarındaydı.               Bireysel krediler; konut, taşıt ve ihtiyaç kredilerinden oluşuyor. Bu 3 kredi türünde en büyük artış ihtiyaç kredilerinde yaşandı. Risk Merkezi’nin verilerine göre şubat ayı itibariyle vatandaşlarımızın bankalara olan ihtiyaç kredisi borcu 400 milyar TL’nin ilk kez üzerine çıkarak 403,6 milyar TL’ye ulaştı.Bu borç, 28,2 milyon kişiye ait.Sadece ihtiyaç kredisi kullanan sayısı 28,2 milyon.

 

İhtiyaç kredisi borcu olanların ortalama kişi başına borcu 14 bin 291 TL’ye ulaşarak rekor kırmış durumda. Geçen yılın aynı ayında bu tutar 11 bin 265 TL’ydi. Böylece ihtiyaç kredisi borçları kişi başına 3 bin 26 TL daha arttı.Öte yandan Risk Merkezi’nin aylık bültenine göre şubat ayında 153 bin kişi ilk kez kredi kartı, 76 bin kişi de ilk kez ihtiyaç kredisi kullandı. İlk kez Konut kredisi kullanan kişi sayısı ise 11 bin oldu.

Görüldüğü gibi daha önce Bankalara bulaşmamış insan sayısı her yıl artıyor, bankalara borçlu olanların da her yıl borç miktarı artıyor.Yani yakayı kaptıran bir daha kurtulamıyor.

Esnafımızı, kobilerimizi ve sanayicimizi buradan uyarıyorum.”Taşıma suyla değirmen dönmez” Bu “SON NEFES KREDİSİ” oyununa gelmeyin.ABD ve batı ülkelerinde faizler  sıfırlandı.Buna rağmen esnaf ve kobiler kredi kullanmıyorlar.Masrafları ile yüzde 20’leri bulan bu faizler esnafımızı ve kobilerimizi batırır.

Geçmişi hatırlatmak istiyorum. KOBİ’ler ve esnaf batarken ”Batan batar, kalan ayakta kalanlar bize yeter” sözünü kullanan Başbakan’lar gördük.

Milletimizin tüm fertlerini uyarmak istiyorum. “Kurban Kredisi” adı altında faizli kredi asla ve asla kullanmayın.

Faiz dinimizde haramdır.Allah C.C. faiz konusunda; “Allah ve Resulü’ne savaş açmaktır” buyuruyor.                Kurban kesmek ise ekonomik gücü olanlara vaciptir.Zaten kurban kesme imkanı olmayan kesmesin ki, kurban kesenler kurbanlarını infak edebilsinler.