7 Haziran`da yapılacak genel seçimlerde AK Parti`den aday adayı olmak isteyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.
Bu ilginin sebebi hiç şüphesiz, AK Parti`nin seçimleri yine büyük bir farkla kazanacağına dair olan inanış.
Bu sebepledir ki gerek iş dünyasında, gerek kamuda, gerekse de sivil toplum örgütlerinde üst düzey görev yapan birçok kişi, tercihini AK Parti`den yana kullanmakta.
Tabi AK Parti`nin yine tek başına iktidar olacağına inanarak aday adayı olanların derdi, illa ki milletvekili adayı olmak değil, safını belli edip, seçimden sonraki süreçte var olan koltuğu sağlama almak, ya da rütbe almak.
Bunu daha önce İnegöl ekseninde de gördük. AK Parti`den milletvekili aday adayı olarak safını belli eden bazı isimlerin önleri açıldı.
Aslında kişi milletvekili adaylığını Türkiye`ye hizmet olarak görüyorsa, bunu sadece iktidar partisinde görev alarak düşünmemeli.
Muhalefet Partisi`nde görev alan bir milletvekili de, şayet iyiliklere motor, kötülüklere de fren olabiliyorsa, vazifesini layıkıyla yapıyor demektir.
Hak ve hakikati dile getirip hakkı üstün tuttuktan sonra, milleti ve devleti aziz kılacak kararlara imza attıktan sonra İktidar milletvekili olmuşsun, muhalefet milletvekili olmuşsun hiç önemi yok.
Ama illâ da ben iktidar partisinin milletvekili olayım, olmasam da safımı belli edeyim, yarın lâzım olur düşüncesinde olanlar varsa, Allah bu milleti böyle menfaatçi insanların şerrinden korusun...
Tabi bu sözlerimi iktidar partisinden aday adayı olan abilerim üzerine alınmasınlar, sözüm meclisten dışarı...
