17 günlük “sözde tam kapanma” adı altında maalesef küçük ve orta ölçekli esnaf dışında her yerin açık olduğu “sözde tam kapanma” ile karşı karşıyayız.Başta özellikle CHP olmak üzere muhalefetin istediği oldu.
Cumhurbaşkanı’nın açıklaması ile Türkiye, bayrama kadar tam kapanmaya geçti.İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İMAMOĞLU, Cumhurbaşkanı’na tam kapanma kararı nedeniyle teşekkür etti.
Muhalefet bu karara çok sevindi.Çünkü bu karar üzerinden iktidarı ciddi anlamda yıpratacak gibi.
İktidar ise bu karar ile yaşanan ve yaşanacak haksızlıklıklar nedeniyle epey yıpranacak, oy kaybedecek.
Bankalar açık, fabrikalar üretime devam ediyor.Zincir mağazalar ve marketler açık.Herkes dışarıda.
İşçi servislerinde bu mikrop bulaşmıyor mu?Yoksa marketlerde, zincir mağazalarda bu mikrop bulaşmıyor mu?Siyasi parti kongrelerinde bulaşmadığını biliyorduk, fakat bu yeni varyant herhalde.
Eline bir poşet alan sokakta dolaşıyor.Zincir mağazalardan alışverişini yapabiliyor.Ancak bütün ümidini Ramazan ve Kurban Bayramlarına bağlamış Ayakkabıcı, konfeksiyoncu, beyaz eşyacı, berber, vs. kapalı.
Zincir mağazalar gıdanın yanında ayakkabı, konfeksiyon, beyaz eşya satmaya devam ediyor.Bu büyük bir haksızlık değil mi?Haksız rekabet oluşmuyor mu? İktidarın gücü bunlara yetmiyor demek ki.
“Adalet Mülkün temelidir” ne demek? Sadece Adliyelerde, mahkeme salonlarında bu yazıyı asmak bu devleti ayakta tutmaya yetmez.Çünkü bir devlet zulümle ayakta duramaz.Şu andaki 17 günlük “sözde tam kapanma ile büyük bir zulüm işleniyor.Bu zulüm bu iktidarı götürür.
Özellikle küçük ve orta ölçekli esnaf büyük oranda bu iktidarı destekliyordu. Ancak iktidar 20 yıl boyunca
Her geçen gün bu kesimin tasfiyesine dönük adımlar attı.
Bu 17 günlük “sözde tam kapanma” yerine bir haftalık gerçek anlamda tam kapanma kararı alınıp uygulansaydı, çok daha iyi sonuç alınabilirdi.Maalesef bu sözde kapanma bittiğinde salgın yayılmaya devam edecek.Çünkü büyükşehirlerden ve il-ilçe merkezlerinden kırsal bölgelere büyük bir kaçış yaşandı.Gidenler gittikleri yerlere, tekrar dönüşte de gittikleri yerlerden şehir merkezlerine mikrobu taşıyacaklar.
Kapalı kalan işyerleri ve çalışamayan insanların kayıpları boşuna gidecek.Bu işten bedava tatil imkanı bulan memur kesim kazançlı çıkacak.Onların maaşlarında bir kesinti yok.Milletvekillerinin maaşlarında bir kesinti yok.Cumhurbaşkanı’nın maaşında bir kesinti yok.Zavallı gariban kesim bedel ödemeye devam edecek.
Küçük ve orta ölçekli esnaf bedel ödemeye devam edecek.
Zaten 20 yıldan beri taahhüt ettiği halde AVM yasasını çıkarılmadığı için, küçük ve orta ölçekli esnaf sıkıntıda Bu son “sözde tam kapanma” nedeniyle bitme noktasına geldi.
Kiralar işliyor,bankalar açık olduğu için ödemeler devam ediyor.Satış yapmadan esnaf borcunu, kirasını, işçisinin maaşını, vergisini vs. nasıl ödeyecek?
Aslında Avrupa Birliği uyum sürecinin bir parçası olan, küçük esnafın ve küçük çiftçilerin 2/3’ünün tasfiye edilmesi projesi gereği mevcut esnaf ve çiftçilerin 2/3’ünün tasfiye edileceği 20 yıl öncesinden biliniyordu.
Şimdi bu salgın dolayısıyla düşüncesizce alınan kararlar, her şeye rağmen ayakta durmaya çalışan küçük ve orta ölçekli esnafa kepenk kapattıracak.
Kosgeb kredileri ile bu esnafı kurtaramazsınız. Daha önce bu kredileri alanlar kredi kartı borçlarını ödediler. Çünkü küçük ve orta ölçekli esnaf, kredi kartının birinden çektiği kredi ile diğer kartının asgari tutarını ödeyerek hayatını devam ettiriyordu.Şimdi yine aynısı olacak.Bir işyerinin kira, işçi vs giderleri ancak o işyerinin satış yapması ve kâr etmesi ile ödenebilir.Satış yapamayan ve kâr edemeyen işletme batar.Kredi ancak bu batışı biraz geciktirir.Kredi ile yaşatmaya çalışmak Suni solunum, entübe yaşam demektir.
Esnaf Odaları ve Ticaret Odalarının da ne kadar pasif olduğunu gördük bu süreçte. Küçük ve orta ölçekli esnafın haklarını korumaktan çok uzaktalar.Sadece aidat almasını iyi beceriyorlar.Maalesef zincir mağazalar ve AVM’ler karşısında küçük ve orta ölçekli esnafı koruyamadılar.17 günlük “sözde tam kapanma” kararlarının ne kadar yanlış olduğunu iktidara anlatamadılar.İktidara baskı oluşturamadılar.Bunu yapmak yürek ister.Halen böyle bir imkan var.Esnaf ve Ticaret Odaları bu konuda iktidara bu haksız ve yanlış uygulamaları anlatabilir.Mağdur olan küçük ve orta ölçekli esnafın mağduriyetleri mutlaka giderilmeli.
Kısa çalışma ödeneği alamayan işçilere mutlaka destek verilmeli.Hibe şeklinde bu kayıplar karşılanmalı.
Bir de “tam kapanmaya karşı çıkan vatan hainidir” buyurmuş, bir Profosörümüz.Kendisi gibi düşünmeyenleri vatan haini ilan etmek, bu millete yapılabilecek en büyük kötülüklerden birisidir.Kendisini bu milletten özür dilemeye davet ediyorum.
