www.haberyorumgazetesi.com

Şerif Gürbaş


TEK UMUDUM ?İTSO´


Her şehrin kendine özgü yemekleri, yetiştirdiği ürünleri, ön plana çıkmış sektörleri yada doğal güzellikleri var. Bunların birçoğu o şehir ile özdeşleşmiş durumda.

Mesela Kayseri´nin mantısı ve pastırması, Malatya´nın kayısısı, Bursa´nın Uludağ´ı ve iskender kebabı, Afyon´un sucuğu, Adana´nın acılı kebabı ve şalgamı vs?

Bu konuda İnegöl´ümüzde şanslı ilçelerden biri.  Özellikle ekonomisini ayakta tutan mobilya sektörü ki, bırakın Türkiye´yi, artık dünyaya nam salmış durumda. Tabi bu nam salmamızın arka planında üreticisinden çalışanına, yerel yöneticilerinden STK´larına, herkesin taşın altına elini koyuyor olması yatıyor. Yani mobilya sektörünü daha ileriye götürmek için 7/24 seferberiz desek abartmış olmayız.

Mobilya´nın dışında şifalı suları ün salmış Oylatımız var. Oylattaki tesislerde belli bir ortaklığı bulunan İnegöl Belediyesi, buranın tanıtımı ve modernizasyonu için elinden geleni gayreti gösteriyor. Bu konuda hakkını vermek lazım. Ancak Oylat daha da geliştirilebilir mi, profesyonel yatırımcılara buralarda imkan verilse Oylatımız adını  dünyaya duyurabilir mi, bunu yetkililerin takdirine bırakıyorum.

Bir başka markamız ise köftemiz. 100 yıllık gçmişi olan Köftemizin ününü anlatmaya gerek yok. Ancak köftemizin ünü daha geniş kitlelere nasıl duyurulur, bu konuda hiç kafa yoran yok.

Farklı birşeyler yaparak köftemizin ününü duyurmak, tüm ülkenin ilgisini İnegöl´e çekmek içinde birşeyler yapmak icap etmez mi.

Mesela ününü hiç duymadığım dövme sucukla ilgili önceki gün Sivrihisar´da bir festival´ yapıldı. 2 ton sucuğun pişirilip ikram edidiği festival, tüm ulusal basında yer aldı. Festival sayesinde Sivrihisar ve sucuğu bir anda ününe ün kattı. Hiç tatmadığım Sivrihisar sucuğunu, o istikamete gittiğimde ilk fırsatta mutlaka tatmak isteyeceğim. Ve benim gibi bir çok insanda isteyecektir diye düşünüyorum.

Peki, biz 250 bin nüfuslu İnegöl, 25 bin nüfuslu Sivrihisar kadar niçin olamıyoruz.

Her yıl tonla para harcayıp yurt içinden ve yurt dışından davet ettiği misafirleri ilçemizde ağırlayan İnegöl Belediyesi, niçin bu tür organizasyonlara öncülük etmez.

Bugün 50 bin kişiye köfte ayran ikram edilen bir festival organize edilse maliyeti 200 bin lirayı geçmez. Kaldı ki, böyle bir organizasyonun sponsorlarıda çok rahat bulunabilir.

Bu konuda İnegöl Belediyesi´nden ümidi kestim. Böyle bir organizasyonu yapacak ikinci bir güç İTSO´dur. İTSO bünyesin de İnegöl´ü başarıyla temsil eden sektör temsilcileri var.

İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Anıl Bey, üyesi olan sektör temsilcilerinin fikirlerini de alarak, yıllarca sürecek bir geleneği başlatabilir. Hadi Hayırlısı?