www.haberyorumgazetesi.com
www.haberyorumgazetesi.com

Şerif Gürbaş


UTANDIM!

UTANDIM!


Bahardan kalan bir hava vardı dün. İsmail Güldüren’li İnegölspor’u henüz seyretmemiştim.

Oğlumun biri foto muhabiri olarak sahadaydı. Küçüğünü de alıp stadın yolunu tuttum. Biraz gecikmiştim maçın 20. dakikalarıydı stada girdiğimde…

 

Havanın güzelliğinden olsa gerek tribünler neredeyse fuldü ve coşkuluydu. Sahaya baktığımda futbolculardan daha çok, Teknik Direktör İsmail Güldüren’in hareketleri dikkatimi çekti.

 

Genç hoca heyecanlıydı ve yerinde duramıyordu. Oyuncularının bir türlü istenilen futbolu ortaya koyamaması nedeniyle de sürekli sahaya talimatlar yağdırıyordu.

 

İsmail Güldüren’in heyecan dolu hareketleri ve yerinde duramayışı, onun hırsını ve kazanma arzusunu ortaya koyuyordu ama…

 

Sahada yürüyen, hatta ayakta durmakta zorlanan, iki pas yapmaktan aciz, ruhsuz bir takım vardı.

 

Taraftar sahadaki oyundan memnun değildi ve tribünlerde homurtular başladığı sırada kalemizde golü gördük ve 1-0 geriye düştük.

 

İşte o dakikadan sonra takım iyice dağıldı. Bilinçsizce paslar, gereksiz fauller ve rakip takımın agresif tavırları tribünleri iyice gerdi.

 

Sürekli uyarılara rağmen, taraftarlar biran da adeta bir koro halinde rakip takıma ve taraftarlarına küfür etmeye başladı.

 

Bayanların ve çocukların olduğu bir maçta böylesine ağır küfürlerin edilmesi hiç hoş değildi. Utandım, hem o kadınlardan, hem de çocuğum başta olmak üzere diğer çocuklardan.

 

Seyircinin küfürlü tezahüratına dayanamayan Kulüp Başkanı İlhan Korkmaz,  yerinden fırlayarak taraftarları susturmaya çalıştı, bazı yöneticilerde tepki verdi ama nafile. Zira taraftarlar tüm ikazlara rağmen yine bildiğini okudu.

 

Kulüp yöneticileri taraftara tepkide haklıydılar. Çünkü İnegölspor bugün varsa, başta İnegöl Belediyesi’nin desteği ve bu işe parasını ve zamanını vermiş insanların fedakârlıkları ile var.

 

Her küfürlü maç sonrası hâsılattan daha çok, ceza ödemek zorunda kalan İnegölspor’lu yöneticilere Allah bol kazançlar ve sabırlar versin…

 

Bu arada, taraftar kardeşlerimize naçizane tavsiyem; oyuncularımız gününde olmayabilir,  hakem yanlış kararlar verebilir, rakip oyuncular tahrik edebilir. Aslolan her türlü sonuca sabretmek ve takımını sonuna kadar desteklemektir. Susarak ya da ıslık çalarak ta takımınızı, hakemi, ya da rakibi protesto edebilirsiniz.

 

Unutmayın! Rakibe küfür etmek ne sahadaki ruhsuz futbolcumuzu ateşler, ne de skoru değiştirir.