www.haberyorumgazetesi.com

İsmail Özdemir


YAHUDİ VE HRİSTİYANLARLA DOSTLUK


AGD Anadolu Gençlik Derneği ve MGV Milli Gençlik Vakfı Konya Şubesi´nin reklâm panoları üzerine Maide Suresi 51.Ayet-i Kerime´nin mealini astırması üzerine başlayan tartışmalar, afişlerin kaldırılması ile sonuçlandı.

       Yahudi cemaatinin yayın organı Şalom yazarı Karel Valansi de afişlere tepki gösterdi. Ayrıca; Afişlerle ilgili açıklama yapan HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, ?Nefret söylemleri ve nefret suçları ile mücadeleye devam? diyerek konuyu sosyal medya hesabından paylaştı ve meclis gündemine taşıdı. Paylan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu´nun yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Paylan, ?Nefret söylemini kullanan, Anadolu Gençlik Derneği ve Milli Gençlik Vakfı hakkında Bakanlığınızca bir soruşturma başlatılmış mıdır? Bakanlığınız yerel yönetimlerde nefret söylemlerini engellemek için ne gibi çalışmalar yapmaktadır? Nefret söylemlerinin yaygınlaşmasında, sizin de dahil olduğunuz muktedirlerin sıkça nefret söylemi kullanmasının etkisi olduğunu düşünüyor musunuz?? diye sordu.

İşte bu tartışmalar üzerine bu yazıyı yazmak ihtiyacı hissettim. Öncelikle asılan afişlerde ki ifadeleri yazalım:

?Ey İman Edenler! Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirinin dostudurlar.Sizden kim onları dost edinirse, O´ da onlardandır.Allah zalimler topluluğunu doğru yola eriştirmez.?Maide Suresi 51

Bu meal, tamamen Diyanet İşleri Başkanlığı´nın verdiği mealdir.

Ancak Ayet-i Kerime´nin orjinalinde ?EVLİYA? geçer. ?Evliya? ise ?veli? kelimesinin çoğuludur. Âyetlerde ve hadislerde velâyet yanında aynı kökten türeyen ?velî, vâlî, evliyâ, mevlâ, mevâlî, tevellî? kelimeleri de geçmektedir.Bu nedenle Ayet-i Kerime´nin orijinal  Meali ?Ey İman Edenler! Yahudi ve Hristiyanları EVLİYA edinmeyin.? Şeklindedir.Yani Yahudi ve Hristiyanların yönetimi altına girmeyin.Kanunlarınızı yapma yetkisini onlara vermeyin şeklindedir. Bunun sebebi çok açıktır.Çünkü gerek Yahudiler, gerek Hristiyanlar tarih boyunca hiçbir dönem adil bir yönetim sergileyememişlerdir.Kendi kendilerine bile zulüm etmişlerdir.Bunun sebebi ise kendi görüşlerini Allah´ın emri gibi gösteren kendi din adamlarıdır.Papazlar ve Hahamlar, kutsal kitapları İncil ve Tevrat´ı değiştirmişler.Allah´ın ayet´lerinin yerine kendi görüşlerini koymuşlardır.Bunun sonucunda yüzyıllarca Hristiyan Aleminde Mezhep savaşları olmuştur.Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul´u feth ettiğinde: Ortodoks Hristiyanlar´dan Grandük Notoras Bizanslılar´ın duygularını "Şehirde Latin külahı görmektense Türk sarığını yeğlerim" diye en veciz biçimde ifade etmişti.

      Bugün yeryüzünde orijinal, aslı değişmemiş tek İlâhi Kitap Kur´an-ı Kerim´dir. Bütün insanların bir arada huzur ve barış içinde yaşayabileceği ADİL DEVLET DÜZENİ ve ADİL BİR DÜNYA ancak yaratıcının koyduğu kurallarla mümkün olabileceğinden,  dünyanın yönetimi bir an önce İSLÂM DİNİ esas alınarak yürütülmelidir.

Bunun nasıl olabileceğini son Peygamber Medine İslâm Devleti´ni kurarak ortaya koymuştur. Medine İslâm Devleti´nin nüfusu 10.000 ve bu nüfusun 8500´ü gayri müslimdi. Yani Müslüman değildi. Bunu örnek alan İslâm Devletleri Adil bir yönetim ortaya koymuşlardır. Bu ilkelerden uzaklaştıklarında ise zulme saplanmışlardır.

Selçuklu, Endulüs,Osmanlı yüzyıllar boyunca Müslüman ve Müslüman olmayanların bir arada huzur içinde yaşayabileceği devlet düzeni kurmuşlardır.Ne zaman bu ilkelerden uzaklaşmışlarsa, çöküşe geçmişlerdir.

Günümüzden örnek verecek olursak; kanun yapma yetkisi Hrıstiyanların elinde olan Avrupa Birliği´ne girmeyin. Demektedir. Çünkü AB´de kanunları Avrupa Parlamentosu yapar.Üye ülkeler mevcut kanunlarını buna göre düzenler.En üst karar organı Avrupa Parlamentosudur.AB´yi oluşturan 28 ülkenin tamamı Hristiyan´dır. Parlamento; üye ülkelerin nüfuslarına göre gönderdikleri Milletvekillerinden teşekkül eder.Toplam 751 milletvekili vardır.Üye Ülkenin nüfusu kaç olursa olsun en fazla 99 vekil, en az 5 vekil gönderirler.İsa A.S. 12 havarisinden esinlenerek bayrağında 12 yıldız vardır.Merkez binası tam bir HAÇ şeklindedir.Temel esaslar olarak Hristiyan Kültürü esas alınmıştır.

         Gelelim dostluk meselesine. Aslında Yahudi ve Hristiyanlarla dostluk vardır.Mesela:Müslüman bir erkek Hristiyan veya Yahudi bir kadınla evlenebilir.Kadın Müslüman olmasa bile bu evliliği devam ettirebilir.Peki bir erkeğin en yakın dostu kimdir? Elbette en yakın dostu; Hanımı, evli olduğu kadındır. Yine komşumuz Yahudi veya Hristiyan olsa, iyilik yapmamız, iyi geçinmemiz gerekir. Komşumuz da en yakın dostlarımızdır. Komşusuna  iyilik yapmış ve Müslüman olmasına vesile olmuş, Alimlerimiz, tasavvuf büyüklerimiz çoktur.

        Dostluk kelimesinin karşıtı, zıt anlamlısı ise düşmanlıktır. Bakara Suresi 193. Ayet-i Kerime´de Allah C.C.

?Zalimlerden başkasına düşmanlık yoktur? buyuruyor. Zalimin ise dinine bakılmaz. Zalim, zalimdir. Müslümanlar ancak zalimlere düşmanlık eder. Zalim olmayan hiç kimseye inancından dolayı düşmanlık etmez.