Bir önceki yazımda Çorumspor maçının İnegölspor için dönüm maçı olacağını bu karşılaşmanın teknik heyetin geleceğinin de belirleneceği bir maç olacağını ifade etmiştim. Zira 5 haftalık bir süreç bir hocanın başarısını görmek için yeterli bir süreydi. Çorum maçı bana göre, doğru kararlar alınmazsa kabus dolu günlerin bir başlangıcı olacak.
Zira geçmişe baktığımızda oynadığımız takımlar arasında hatırı sayılır tek takım Manisaspor’du ona da zaten farklı yenildik.
İlk maçta sahamızda ağırladığımız Zonguldak Kömürspor ve yine sahamızda karşılaştığımız Çorumspor ve deplasmanda oynadığımız Gümüşhane maçlarından en az 7 puan toplamalıydık. İnegölspor ayarında olan Sarıyer’i kendi sahamızda mutlaka yenmeliydik. Bu 4 karşılaşmadan toplayacağımız asgari 10 puan, bizi şuan ligde ilk 5’te yapacaktı ama olmadı, başaramadık.
Peki bundan sonra ne olacak derseniz, evet kötü gidişatın faturası hocaya kesildi ve işine son verildi. Bu doğru bir hamle olsa da, Osman Özdemir’in en başta takımın başına getirilmesi yanlıştı diyenlerin çoğunlukta olduğunu biliyorum.
İnegölspor’da daha önce görev yapmış ve başarılı olmuş birçok isim varken, herhangi bir başarısı olmayan hocayla lige başlamak, sadece macera olurdu ve bu biz bu macerada şuan uçurumun başına geldik.
Bu hafta zorlu Kocaelispor maçı ve ardından sahamızda oynayacağımız Afyon maçı var. Bu iki karşılaşmadan alacağımız 4 puan bana göre başarı sayılır. Afyon maçının ardındaki haftayı dinlenerek geçireceğiz. Yani İnegölspor önündeki iki maçtan 4 puan toplar ise, 8 hafta sonunda 6 puana ulaşmış olacak. Sonra deplasmanda Niğde, kendi sahamızda Ergene Velimeşespor’la oynayacağız. Bu iki karşılaşmadan da 6 puan topladığımızı varsayarak, 10’uncu hafta sonunda ekibimiz 12 puana ulaşıyor. Tabi tüm bunların hepsi tahmin ve beklenti…
Moral bozmak istemem, ama İnegölpor’u izleyenler, oyuncu kadrosunu bilenler, önümüzdeki iki haftada İnegölspor’un puan alacağına ihtimal vermiyorlar…
Şayet bu kötü senaryo vuku bulursa, İnegölspor 8’inci hafta sonunda, 2 yada 3 puanla küme düşme ihtimali en yüksek iki takımdan birisi olarak dibe demir atacaktır.
Peki ne yapılmalı, nasıl bir yol izlenmeli… Öncelikle İnegölspor’un geçtiğimiz sezon başarılı olan eski yönetime, siz biraz dinlenin diyerek kenara çekenlerin, mevcut yönetimin önünü açıp destekleyenlerin taşın altına ellerini değil, gövdelerini koyarak bir çıkış yolu bulması gerekir.
En başta takımı disipline sokacak, oyuncuları 90 dakika mücadele eden güce, moral ve motivasyona kavuşturacak kendini ispatlamış, tecrübeli bir hocaya ihtiyaç var. Bu saydıklarımı da öyle sıradan bir hocanın başarması mümkün değil. Mümkünse süper lig tecrübesi olan, en kötüsü 1’inci ligde kendini ispatlamış bir hocanın takımın başına getirilmesi gerekiyor.
Peki buna ekonomik olarak imkan var mı? Şuan yaşadıklarımıza sebep olanları sahaya sürenlerin ve omuz verenlerin bu imkanları var… Onlar takım küme düştüğünde neler kaybedeceğimizi hesap ederek, yeni maceralara yelken açmadan, iş işten geçmeden İnegöspor’u ligde tutma başarısı gösterecek hocayı bulup getirsinler. Bu konuda ilk aklıma gelen isimlerden biri Yılmaz Vural. 2. Lig takımına gelir mi bilemem, ama araya hatırlı birileri girerse ve istediği para ve imkan verilirse neden gelmesin…
