Tarih: 30.03.2016 10:28

BURSA´DA BİR VELİ: ÜFTADE HAZRETLERİ

Facebook Twitter Linked-in

 

Tasavvuf şiir geleneği içinde Üftade Hazretleri´nin önemli bir yere sahip olduğunu belirten Prof.Dr. Kemikli, Üftade´yi imamlığını yaptığı Emir Sultan´dan konuşmanın da anlamlı olduğunu söyledi. Üftade Hazretleri´nin Yunus Emre´yi örnek alan onun ekolünden gelen bir tasavvufçu olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bilal Kemikli, Üftade hazretlerinin Aziz MahmudHüdayi´nin üstadı ve aynı zamanda Celvetiye tarikatının kurucusu olduğunu söyledi. Kemikli, irfan mektebinin en önemli okullarından biri olan CelvetiliğinÜftade hazretlerinin en önemli eseri olduğunu İsmail Hakkı Bursevi´nin de celvetilik tarikatından yetiştiğini ifade etti.

 

CELVETİYE´NİN PİRİ MEHMED MUHYİDDİN ÜFTADE

Sufi şairlerin iki kalemi bulunduğunu, bu kalemlerden biriyle satıra ikincisi ile sadıra yani gönüllere yazdıklarını ifade eden Kemikli, Üftade´nin ariflerin sultanı, âşıkların burhanı, Bursa´nın kutbu olarak yâd edildiğinin altını çizdi. Prof.Dr. Kemikli, Manyaslı bir baba ile Bursa´nın Hamamlıkızık Köyü´nden bir annenin evladı olan Mehmet MuhyiddinÜftâde Hazretlerinin 1495 yılında Araplar Mahallesinde dünyaya geldiğini anlattı. Kemikli ?Hz. Üftade´nin tasavvuf yolculuğunda kilit isim ise şeyhi Hızır Dede´dir. Hacı Bayram-ı Veli´nin talebesi Akbıyık Meczab´dan ders alan Hızır Dede, Karacabey´de çobanlık yaparken soğuktan ayakları donmuş ve kötürüm halde Bursa´ya getirilmiştir. Hazret-i Üftade´nin hocası ile karşılaşması da bu zamana tesadüf eder. Şeyhini kaplıcalara götürür, hem de sırtında??diye konuştu.

 

Şiirleri, ilahileri, menkıbe ve kerametleri ile aramızda yaşayan Üftâde Hazretleri´nin iki büyük eser bıraktığını ifade eden Kemikli, bunlardan birinin Celvetiye tarikatı, diğerinin ise Aziz MahmudHüdâyî Hazretleri´ni yetiştirmek olduğunu söyledi. ?Hz. Üftâde, bu iki eseriyle din, zihniyet, sanat, fikriyat ve ruh dünyamızda asırlar boyunca iz bırakmıştır? diyen Kemikli Celvetiliğin kurucusu Hz. Üftade´nin talebesi Aziz Mahmud Hüdai olarak kayıtlarda yer aldığına dikkat çeken Prof. Dr. Kemikli , sözlerine şöyle devam etti: ?Celvet, halka karışmak, halkla birlikte olmak demek. İşte Üftade Hazretleri de mesleği gereği halkla beraber olurken Hakk´a dâhildir. Celvetîliğin kurucusu Hz. Üftade´nin talebesi Aziz MahmudHüdaî olarak görülse de Üftade hazretleri hem Celvet prensibini kurmuş hem de tarikata ad olarak koymadan önce bizzat yaşamıştır.?

 

DÜŞMÜŞ, BİÇARE ?HAZRETİ ÜFTADE?

Üftade Hazretleri´nin asıl isminin MehmedMuhyiddin olduğunu söyleyen ve Üftade´nin ?düşmüş, âşık´ anlamlarına geldiğini ifade eden Kemikli, veli zatın bu mahlasını alış hikâyesini de şu sözlerle anlattı: ?Genç MehmedMuhyiddin, Doğanbey Mescidi ve Ulucami´de müezzinlik yapıyordur. Sesi o kadar güzeldir ki o neredeyse, cemaat o camidedir. Öyle ki halk, ezandan önce caminin etrafına toplanır. Bir gün caminin mütevellisi Hazret´e yaptığı iş karşılığında akçe vererek, onu maaşa bağlar. O gece rüyasında kendisine hitaben, ?Mertebeden düştün Üftade oldun´ ikazı gelir. Genç müezzin ertesi gün maaşı derhal terk eder ve kendisine bundan böyle ?Üftade´ denilmesini ister.?

 

Haber ve Fotoğraf: Haber Merkezi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —